|
|
|
|
|
|
Bir avuç para hayallere yetti
Dar gelirli vatandaşlara, kefilsiz ve uygun koşullarda verilen "mikrokredi" Diyarbakırlı Buğdaycı kardeşlerin hayallerini de gerçeğe dönüştürdü. Hatun ve Perihan Buğdaycı, annelerinin 500 milyon TL'lik krediyle kurduğu iş sayesinde üniversite eğitimi alabilecek.
*** Kızların mikrokredi mucizesi
Diyarbakırlı on çocuklu, dar gelirli bir ailenin en büyükleri olan Hatun ve Perihan'ın ortak hayali üniversitede okumak öğretmen olmaktı. Ama parasızlık, önlerinde büyük bir engel olarak duruyordu. Sonunda çareyi anne buldu: Mikrokredi.
Hatun Buğdaycı 22, kardeşi Perihan 17 yaşında. Diyarbakırlı on çocuklu bir ailenin en büyükleri onlar. Bugüne kadar Diyarbakır'dan başka bir yeri ne görmüşler ne de hayal etmişler. Hayatları boyunca bir tek idealleri olmuş; üniversitede okumak. Ama söz konusu olan, Diyarbakırlı fakir bir ailede büyüyen iki genç kız olunca hayat zor bir yol çizebiliyor. Mikrokredi toplantılarından birinde rastladık Hatun ve Perihan'a. Haftalık toplantıya yeni doğum yapan annelerinin yerine katılmışlardı. Hatun ve Perihan Diyarbakır'ın en fakir mahallesi Benusen'de oturuyor. Yeni doğan kardeşleriyle birlikte on iki nüfuslu aile içinden sıyrılıp, sınava hazırlanmak ve üniversiteyi kazanmak Hatun ve Perihan için hayaldi. Ta ki geçtiğimiz yıl bir komşularından mikrokredi projesini duyana kadar. Alınan küçük kredilerle evini geçindiren kadınlar, kız kardeşler için de umut ışığı oldu. Anne Hediye Buğdaycı, kızlarının üniversite hayallerini gerçekleştirmek için mikrokrediye başvurdu. Kızlar annelerinin aldığı 500 milyon lira krediyle süs eşyaları yapıp satmaya başladılar. Amaç üniversiteye hazırlık kursuna yazılabilmekti. Hatun mikrokredi hikayesini şöyle anlatıyor: "Benim için ulaşılması çok zor bir şeydi üniversite. Ama hiç umudu yitirmedim, 'Bir gün üniversiteye gideceğim' dedim hep. Kursa gitmek istiyordum ama paramız yoktu. Babamın kazandığı para ancak geçinmemize yetiyordu. Annem komşusundan duymuş, "Şu mikrokrediyi alalım, sana dershane parası yapalım" dedi. Hemen komşularla birlikte iş eğitimine başladı annem."
500 MİLYON LİRALIK SERMAYE Bir hafta süren eğitimin ardından annesinin mikrokredi alarak yaptığı el emeği, göz nuru süs eşyalarını satmaya başlamış iki kız kardeş. Bir iki ay içinde aldıkları 500 milyon liranın bir bölümünü malzeme almaya bir bölümünü kurs parası için ayırmaya başlamışlar. Dersaneye başvurduklarında durumu anlatan Hatun, kız kardeşinin de lise son sınıf öğrencisi olduğunu ama sadece birinin kursa yazılabileceğini belirtmiş. Dersane yetkilisi, tek kişilik kurs ücretiyle iki kız kardeşi de kabul edince Buğdaycı Ailesi'nin evinde adeta bir bayram yaşanmış... Kursa yazılan kızkardeş bir yandan kendilerine destek olan annelerine satışta yardımcı olmaya bir yandan da üniversite sınavına hazırlanmaya başlamış. Hatun, kız kardeşine ve kendisine hep destek olan babalarından da söz ediyor; "Diyarbakır'da 'kız çocukları okutulmaz' denir. Genelde fakir aileler çocuklarını okula göndermek istemez. Ama babam hep bizim okumamızı istedi. En büyük ideali buydu. Annemin de babamın da diploması yok ama kendi çabalarıyla okuma yazma öğrendiler. Ve bize güvendiler. On kardeşiz biz, ailemizin desteği olmasa bu zorluklar içinde değil üniversitede okumak, liseyi bitirmek bile hayal olurdu" diyor. Sınav sonuçları açıklandığındaysa evde tam bir şenlik olmuş. Hatun sonucu aldığında gözlerine inanamamış: "Sınav sonucunu öğrendim gözyaşlarımı tutamadım. Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Kimya Bölümü'nü kazanmıştım. İdealim öğretmen olmaktı, bu kapı açıldı bana. Kimsenin yüzünü kara çıkarmayacağım" diyen Hatun, iyi bir öğretmen olacağını ve Diyarbakırlı kız öğrencilerine her zaman destek vereceğini söylüyor. Aynı gün eve ulaşan bir sevinçli haber daha vardı, Perihan da sınavı kazanmıştı... "Ben sınav sonucunu öğrendim inanamadım, en çok istediğim şey İngilizce öğretmeni olmaktı ve Dicle Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği Bölümü'nü kazanmıştım."
OKUMAK İÇİN PARA LAZIM Bugüne kadar Diyarbakır dışına çıkmamış olan Hatun, Kahramanmaraş'taki üniversite hayatı için biraz endişeliydi, "Okulu kazandım ama hangi parayla okuyacağım" diye kara kara düşünüyordu ki imdadına mikrokredi toplantılarına katılan Diyarbakır milletvekili Prof. Dr. Aziz Akgül yetişti. Toplantı sırasında kızların üniversite kazandığını öğrenen Akgül genç kıza yardımcı olacağını ve burs bulacağını söyledi: "Böyle hikayeler duyunca bir kez daha mikrokredi projesini başlatmakla ne kadar iyi yaptığımızı anlıyorum. Bu kızlara ve bunun gibi insanlara herkesin destek olması lazım. Eğitim tüm kötülükleri yener. Bu kızlar okumak istiyor destek olmak şart" diyor.
Sonat Canıdar
|
|
|
|
|
|
|
|
|