|
|
|
|
|
Vücudunuzu alerjiye karşı güçlendirin
|
|
Elmadan soğana, yünden diş dolgusuna kadar pek çok şey alerji oluşumuna neden olabiliyor. Aile bireylerinde alerji olguları varsa, çocuklarında da saman nezlesi görülüyor.
Bugüne kadar alerjiye neden olan yaklaşık 20 bin madde bilinmektedir. Alerjen olarak tanımlanan bu maddelerin çoğunluğu bitkisel ya da hayvansal menşeli protein maddeleridir. Vücuttaki alerjik reaksiyon daima aynı şemaya göre gelişir. Vücudun bağışıklık hücreleri, ev içinde ve doğada bulunan, aslında zararsız olan protein maddelerine agresif reaksiyon gösterir. Bu aşırı reaksiyonun sonucunda tipik alerji belirtileri yaşanır: Ciltte döküntü ve kaşınma, burun akıntısı, gözyaşı akması, nefes darlığı, hatta hayati tehlikeli şok durumu (anaflaktik şok) en önemli belirtilerdir. Alerji eski zamanlardan beri olagelen bir hastalıktır. Örneğin Hipokrat peynire alerjisi olan bir hastasından bahsetmektedir. Ancak zamanımızda alerjik hastalıkların görülme sıklığı artmıştır. Örneğin saman nezlesi görülme sıklığı yüzde 20'dir. Bu olguların da yüzde 30'unda 8 sene sonra alerjik astım gelişmektedir. Saman nezlesi tıbbi deyimiyle alerjik rinit en sık görülen alerjik hastalıktır. Fakat yeteri kadar önemsenmemektedir. Polen alerjisi olan her üç kişiden birinde hastalık sadece burun akması ve göz kaşınması ile kalmaz, alerjik reaksiyon alt solunum yollarına kadar inerek alerjik astımın oluşmasına neden olur. Bu bakımdan polen alerjisinin uzmanınca elden geldiğince erken tedavisi yapılmalıdır. Solunumla polenlerin alınmasından 1 ila 2 dakika sonra ortaya çıkan ilk belirti;
* Hapşırmadır.
* Kısa bir süre sonra sulu burun akıntısı başlar.
* Burun mukozasında kaşıntı ve şişme olur. Ardı sıra burun tıkanıklığı oluşur.
* Gözlerde kızarıklık, kaşıntı ve gözyaşı akması başlar.
Nedenler Saman nezlesinin sezonal şeklini ortaya çıkaran etmenlerin başında ağaç, çayır ve otların polenleri vardır. Sene boyunca olan saman nezlesi ise daha çok ev akarları, hayvan tüyleri gibi burun mukozasını sürekli olarak uyaran etmenlere bağlıdır. Meslekle ilgili alerjenler de göz önüne alınmalıdır. Astımda olduğu gibi; soğuk, toz, duman ya da egzoz gazı gibi tahriş edici etmenler de burun mukozasının aşırı duyarlılığına yol açabilir. Saman nezlesi ile birlikte sıklıkla botaniksel olarak ağaç, çim ya da ot polenleriyle akraba olan elma, fındık, şeftali, kiraz, kayısı ve baharat gibi belirli besin maddelerine karşı da alerjik reaksiyon gelişebilir. Bu besinlerin yenmesi sırasında saman nezlesi olan kişiler dilde yanma, dudaklarda şişme ve boğazda kaşınma hissederler. Bu durum "polenle birlikte olan besin maddeleri alerjisi=oral alerji sendromu" olarak tanımlanır. Solunumla polen alan herkeste alerji gelişmez. Birçok faktörün bir araya gelmesi gerekir. Saman nezlesi ya da diğer bir alerjik hastalığın ortaya çıkması için bireysel yatkınlık genelde kalıtımla (irsi) olarak alınır. Aile bireylerinde ne kadar çok alerji olguları varsa, çocuklarında da saman nezlesi, besin maddeleri alerjisi ya da nörodermit riski o derece büyüktür. Alerji oluşmasında çevre faktörlerinin de (fabrika bacalarından çıkan gazlar, egzoz gazları, sigara vb.) önemli rolü vardır. Çünkü polenler çevrenin zararlı faktörleriyle (örneğin kurumla) birlikte vücut için daha agresif olurlar.
|
|
|
|
|
|
|
|
|