Yanlış nerede?
Şimdi bir hesaplaşma... Hazırlık döneminden başlayıp sert eleştirilerde bulunduğum zaman Beşiktaşlı dostlar tepki koydular. "İçimizi karartıyorsun. Kapkara şeyler yazıyorsun. Beşiktaş için güzel şeyler yaz" dediler. Ben karamsar yazılar yazmaya devam ettim. Eleştiri sınırlarını zorlayarak Beşiktaş'ın gittiği tehlikeli noktaya ışık tuttum . Ama bu noktada karşıma çıkan Beşiktaş Başkanı Sayın Yıldırım Demirören idi. Kendini aklayıp Beşiktaş'ı eleştirenleri karalayarak "Bizim karşımızda olan 100 kişi. Beşiktaşlılar bu 100 kişiyi dışlayın" diyordu. Afedersin Sayın Başkan! 100 kişi içinde değilsem, beni de 101. muhalif olarak yazınız. Yazının başına dönüyorum. Ve Beşiktaş'ın geldiği kara noktayı karamsar biçimde yazıyorum. 4-0'dan sonra canlanıp peşpeşe goller atması özel bir durum. Buna Gaziantep izin verdi. Futbolun diliyle konuşalım. Del Bosque kontratak yenilgilerden aldığı dersle bu kez savunmasını ileri çıkartmadı. Çakılı oynattı. Yani gol yememeyi hedefledi. Ama kalesinde bir çuval gol gördü. Peki Del Bosque'nin yanlışı nerede? Yanlış şurada, Beşiktaş takım olmaktan çıktı. Dengeleri bozuldu. Yani Del Bosque kendi kararlarını değil, medyanın yorumlarını ön plana aldı. Bakın neler yaptı: 1- Sergen Yalçın 'ı ilk 11'de, üstelik santrfor oynattı. Arkasına da Tümer Metin 'i koydu. 2- Mustafa Doğan 'ı Ronaldo'nun yanına çekti, İbrahim Toraman'ı orta sahanın ortasına koydu. 3- İbrahim Akın 'a ilk 11'de görev verdi. Sahayı geniş ve istediği gibi kullanmasına izin verdi.
Del Bosque'nin düşüncesinde fazla yanlış yok. Yanlış olan Beşiktaşlı futbolcularda. 1- Savunma organizasyonunda inanılmaz pozisyon hataları yapıldı. Rakibin sağdan ve soldan sürekli orta yapmasına izin verildi. Arkaya atılan toplarda ofsayt diyerek kademeye girilmedi. Erdal Güneş 'in golünü Beşiktaş takım halinde yedi. Onur İçli 'nin golünü ise dikkatle izleyin. Korner topunu arka direkte Mehmet Polat çeviriyor. Onur İçli kafayı çizgide vuruyor. Oysa orada John Carew ve Guiaro Ronaldo gibi uzun futbolcular var. Kornerden de bu kadar kolay gol yenilmez ki! 2- Beşiktaş orta sahası yüksek top kaybıyla oynadı. Beşiktaş'ın ilk devredeki top kaybı 29. Üç pası birarada yapamadılar. Buna karşılık Gaziantep orta sahada özellikle Tarek El Taib , Bouazizi ve Jaziri ile adeta dans etti.
Eleştiriye Del Bosque ile devam edelim. Maçı kazanmak için sadece değişiklik yaptı. Değişikleri doğru ama sorun Beşiktaş'ın 4'lü savunma anlayışında. Beşiktaş'ın 4- 4-2 oynayamayacağını söyledik durduk, Del Bosque ısrar etti. Skor 4-0 olunca Beşiktaş 3-5-2 'ye döndü ve Beşiktaş gibi oynadı. Goller de peşpeşe geldi. Eleştiriyi şimdilik burada keselim, Nurullah Sağlam ve Gaziantep'i tebrik edelim. İşte transfer böyle yapılır. İşte takım olarak böyle oynanır. Hakem Yılnur Önen mükemmel bir maç yönetti. Ama ilk yarıda Sergen Yalçın ile Jaziri 'nin düşürüldüğü pozisyonlar penaltı. Hakem devam dedi. Yanlışı şuydu; penaltı değilse sarı kart nerede? MESAJ: Beşiktaş taraftarı içten ve kalben takımına sarıldı. Bu sevgiye layık olan sadece bir futbolcu vardı. O da İbrahim Akın 'dı. Seyirci "İbrahim Akın" diye bağırdı, o çılgınca koştu, oynadı ve takımı da ona eşlik etti.
|