Yeni hedef

İlk defa bir arada oynayan Ronaldo ve Mustafa Doğan'ı sahada görünce şaşkınlığımı gizleyemedim. Bu ikili antrenmanda bile beraber oynamamıştı . Hatta Mustafa Doğan üç maçtır hiç oynamamıştı, ilk kez, hem de direkt olarak 11'deydi.
Oysa maçın ilk dakikalarında Beşiktaş ilk defa gole dönük, arzulu bir futbol oynamaya başlamıştı. Bu müthiş ikili (!) öyle bir dakikada öyle bir gol yedi ki, ortada ne takım kaldı ne de oyun. Bu gole Del Bosque de çok güldü. Enteresandır Antepli oyuncular orta sahadan aldıkları her topla ellerini kollarını sallaya sallaya Beşiktaş ceza sahasına kadar indiler. En az 20-25 metre hiçbir müdahale görmeden top sürdüler. Bu bölgede oynayan Giunti ve Tayfur gibi iki futbolcunun yokluğunu , bunların yerine adam koyamamanın sıkıntısını hala yaşıyorlar. Jaziri, Ronaldo'yu o kadar çok oyundan düşürdü, o kadar çok zor durumda bıraktı ki, akıl alır gibi değildi. Aynı şekilde Sergen de top kaybında Ronaldo'dan aşağı kalmadı . Tarık El Taib orta sahada resmen şov yaptı.
Beşiktaş'ın bu denli aciz kalmasının izah edilebilir bir yanı yok. İlk yarı 2-0 bitti, ikinci yarı başlarken oyuncu değişikliği bekledik Del Bosque'den. Herhalde kendisi skordan ve futboldan memnun ki, maç 4-0 oluncaya kadar hiç oyuncu değişikliği düşünmedi. Beşiktaş ilk oyuncu değişikliğini 4-0'dan sonra yaptı. İspanyol teknik adam doğrusu sakin ve sabırlı adammış! Allah aşkınıza, insaf. İbrahim Akın hariç herhangi üç oyuncuyu alın, yenilerini koyun, o bile olurdu. Zaten öyle olunca, 4-0'dan sonra Beşiktaş 3 gol buldu.
Ayrıca bu sizi aldatmasın. Bence bu skor, Antep'in laubaliliğinden kaynaklanan bir sonuçtur. Yoksa Beşiktaş ortaya futbol adına herhangi bir şey koymadan 3 golü bulabildi.
Beşiktaş'ın artık şapkasını önüne koyması lazım. Bu takım yürümüyor. Alınacak her türlü radikal kararı almalıdır ya da yeni hedefinin ne olması gerektiğini sorgulamalıdır . Çünkü bence eski hedef ortada kalmadı. Ve bu Beşiktaş'ta pırıltı yok...