|
|
Kırkpınar'ın ardından
Cirit, okçuluk ve güreş Türkler'in var olduğu her dönem sportif faaliyetidir. Türkler, özellikle çıktıkları sefer aralıklarında hem dinlenme hem de idman amaçlı güreşir ve ok atarak yarışırlar. İşte Kırkpınar'ın öyküsü de 14.yy 2.yarısında böyle başlamış. Rumeli'ye düzenlenen bir akın sırasında 40 kişilik bir asker grubu, Ahirköy civarında konaklar ve güreşe tutuşur. Güreş o denli uzun sürer ki, yenişemeyen iki rakip orada ölür ve aynı yere gömülürler. Daha sonra aynı yerde yapılan bir pınara "kırkların pınarı" adı verilir ve her yıl bu güreş geleneği o zaman bu zaman "Edirne Sarayiçi"nde sürdürülür. Hıdrellezden kısa bir süre sonra icra edilen kırkpınarımızı bir spor faaliyeti olarak düşünmek onu "fukaralaştırmaktan" başka hiç bir işe yaramaz. Çünkü, Kırkpınar 643 yıldır devam eden sporun müzikle birleştiği mistik bir kültür faaliyetidir. Bu faaliyet alınabilecek bir takım önlemlerle önem ve anlamına uygun, eksiksiz bir hale getirebilir. - Stadın yakın dış çevresinin ağaçlandırılması ve modern gölgelikler yapılması. - Yabani otlarla dolu olan çim zeminin ıslah edilmesi. - Yerlere uzanan basın mensuplarına bir platform kurarak prestijli bir görünüm kazandırılması. - Kırkpınar'ın başlamasından önce organizasyonun tüm yurtta duyurulması. - Güreşlerin özel kanallar tarafından da canlı yayınlanması. - Tribünlerin ilkel çatı sisteminden kurtarılması. İşte bunlar organizasyonun kıymetini arttıracak tedbirlerdir. Peki kimler yapacak bu işi? Kim Finanse eder diye düşünürken; umut veren bir ayrıntıda kendiliğinden ortaya çıktı. Müsabakayı izleyenler arasındaki Başbakan yardımcısı Sn."Şahin", Kültür Bakanı Sn."Mumcu" ve Maliye Bakanı Sn."Unakıtan" bu ve benzer çalışmalar için muhteşem bir konsorsiyum oluştururdu! Bir spor ve kültür faaliyeti olan Kırkpınar için Kültür bakanımızdan mutalak istifade edilmelidir. Küçük pehlivanları ödüllendiren "Erkan Mumcu", vizyon ve karizmasına uygun bir tavırla kültür bakanlığı imkanlarını bu kültürel miras için seferber etmelidir. Kırkpınar'a benzer bir sportif kültür mirası da Topkapı Sarayı içinde keşfedilmeyi beklemektedir. Osmanlı spor kültürünü gösteren bu nadide örnekte " Proje arayan" Kültür Bakanımız'a sunmak , destekleri ile bu tarihi ve otantik yapının günyüzüne çıkmasını sağlamak spor ve kültür adına önemli bir hizmet olacaktır.
|