|
|
|
|
|
|
Güney Afrika'nın gizemli şehirleri
Gezi Travel Dergisi, Güney Afrika'nın Johannesburg, Soweto, Pretoria ve Cape Town şehirlerini tanıtıyor. Tüm güzellikleriyle bu dört şehri keşfederken altın madenlerini de gezmeniz mümkün
Johannesburg (altın madeni) Güney Afrika'daki istikametiniz neresi olursa olsun önce Johannesburg'a uçmanız gerekecek. Ülkenin finans merkezi olan şehrin kendisi gibi büyük ve hareketli. Ülkenin finans merkezi olan şehir, çoğu turist için yalnızca zoraki bir durak olsa da kartpostallardaki Güney Afrika'nın izini sürmeye başlamadan önce, ülkenin siyasi geçmişi ile tanışmak isteyenler için iyi bir başlangıç noktası. Ne de olsa bu topraklar çok değil, yalnızca 10 yıl önce devrim yaşamış, ırkçılığa karşı tarihi zafer kazanmış bir ülkeye ait. İçinden nehir bile geçmeyen Johannesburg bu tarifiyle Mexico City ile birlikte dünyanın en büyük iki metropolünden biri. Bu anlamda şehrin dört bir yanı otobanlarla çevrili. Bir yerden bir yere gitmek için araba şart. İçinden bir nehir bile geçmeyen bu şehir bu konumuna rağmen yemyeşil. Dünyada en çok dikili ağacın bulunduğu şehir olarak biliniyor. Şehrin banliyöleri Güney Afrika'nın en büyük alışveriş merkezleri ile dolu. Şehir merkezi en yoğun siyah nüfusun bulunduğu yerlerden biri ve gündüz saatlerinde beyazlara rastlamak neredeyse imkansız. Güney Afrika'nın en zenginleri de en fakirleri de Johannesburg'da yaşıyor. Özellikle 1886'da şehirde altın bulunmasından sonra yoğun göç almış. Dünyada bugüne kadar çıkarılan altının yüzde 40'ı "beyaz su silsilesi" anlamına gelen Witwatersrand isimli alçak sıra dağlarından çıkarılıyor. Güney Afrika'nın efsanevi lideri Nelson Mandela da bu şehirde yaşıyor. Eğer yolunuz Johannesburg'a düşerse eski altın madeni Gold Reef City'i, Güney Afrika'nın en uzun soluklu müzikali African Footprint'i ve Apartheid Müzesi'ni mutlaka gezin.
Soweto (Apartheid'i tımar eden şehir) Güney Afrika'nın en büyük township'i 1979 yılındaki öğrenci ayaklanmasıyla ismini dünyaya duyurmuştu. Nelson Mandela ve eski eşi Winnie de uzun yıllar bu şehirde yaşamışlar. Çift boşanmasına rağmen Winnie Mandela hala Soweto'da yaşıyor ve halk tarafından çok seviliyor. Apartheid döneminde siyahlar için kurulmuş olan yerleşim bölgesinde bugün de siyah nüfus ağırlıkta. Şehrin yarısı işsiz ve suç oranı yüksek. BMW'nin Soweto dilindeki anlamı "break my window" yani Türkçesi "kır camımı!" Turistlerin büyük ilgi gördüğü şehirde en büyük sorun AIDS yüzünden yaşanan ölüm oranının yüksek olması. Soweto ayrıca iki Nobel ödülü sahibi Nelson Mandela ile başpiskopos Desmond Tutu'nun aynı sokakta yaşadığı tek yer. Soweta'ya giderseniz bu şehirde yaşanan ayaklanmada öldürülen ilk öğrencinin adını taşıyan Hector Peterson Müzesi ile Mandela'nın evini ziyaret etmeyi ihmal etmeyin.
Pretoria (leylak bahçesi) Güney Afrika'nın idari başkenti Pretoria, Johannesburg'un yalnızca 50 km kuzeyinde dağlarla çevrili bereketli bir vadinin üzerinde yer alıyor. 1.5 milyonluk nüfusa sahip şehir, zarif devlet binaları ve mor çiçekli jakaranda ağaçlarıyla süslü caddeleri ile Gauteng eyaletini tanımak isteyenlerin ziyaret etmesi gereken adreslerden biri. Yürüyerek gezilebilen şehir çok da güvenli.
Cape Town (güney yıldızı) Güney Afrika'nın en güzel, en romantik şehri. Kimilerine göre dünyanın en büyüleyici birkaç şehrinden biri. Okyanus kokusu, şefkatle ısıtan güneş, bembeyaz kumsallar ve dokunduğu her yeri güzelleştiren Akdeniz iklimi hayatı kolaylaştırıyor. Zamanın yavaş aktığı Cape Town, sanılanın aksine küçük bir şehir değil. Şehri kuşbakışı izleyebileceğiniz, insanı güzellikleriyle sarhoş eden Masa Dağı görmeniz gereken yerlerin başında geliyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|