kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Nebil Ozgenturk @ SABAH
 

Hayatımız roman!

Tek bir günün gazete haberlerine ve o günün ekranından gelip geçenlere bakıp bir roman yazabilir ve adını, "Ne Yaman Şu Roman" koyabilirsiniz.
Arşivi taramanız, geçmişi düşünmeniz gerekmez...
Aslında, o bir tek günde yapılan arama tarama, sayfalar dolusu romanı yazmanız için her türlü fikri ve zikri (!) verir de artar bile...
Kahramanlar hazır, kurgu hazır, hikayeler hazır!
32 kısım tekmil-i birden, trajik, komik, dramatik, manik-depresif!.. Hayatımız roman!
Dalga geçiyorum sanmayın; "Oturmuş da kurulmuş, ahkam kesiyor!" diye de düşünmeyin! Hatta beni "felaket habercisi" de sanmayın.
İşte, bir günde kesip biçtiklerim ve gözle görünen köy!
(Şimdi yazdıklarım, yazacaklarımın teminatıdır!)

***

1960 Mayıs'ında başlar romanımız...
10 yıl süreyle o ülkeyi yönetmiş üç siyasetçi, İstanbul'a bir atım mesafedeki Yassıada'da askeri mahkemeye çıkarılır! Menderes, Polatkan ve Zorlu...
Günler süren ifadeler, sorgulamalar ve Çin işkencelerinin ardından, 27 Mayıs sabahı, boyunlarına ip geçirilmek suretiyle idam edilirler! (Romanımız siyasi temeller üzerine de oturacak ya!)
Yassıada ünlenir, şöhreti arş-ı alaya çıkar! Adı zikredildiğinde tüyleri ürpertir (!)
Yılar boyu "lanetli ada"olarak hatırlanır... Kuş uçmaz kervan geçmez üzerinden...
Aradan 42 yıl geçer...
Hırsız uğursuzlara İstanbul yetmemiş olacak ki...
Bir sabah bakarız ki, Yassıada da soyup soğana çevrilmiştir!
Başıboş, yalnız bırakılan Ada'da 42 yıl öncenin kalorifer peteklerinden lavabolara, cam ve kapılardaki pimapenlerden çatıdaki kiremitlere kadar ne varsa alıp götürülmüştür! Ancak filmin, pardon (!) romanın en çarpıcı bölüm ya da sahnesi şudur:
Hırsız uğursuzlar; Başbakan Adan Menderes'in idam edilmesinden önceki günlerini geçirdiği, hatta sıkıntı ve üzüntüden intihara kalkıştığı odanın kapısını bile söküp kamyona, pardon (!) korsan gemisine yüklemişlerdir!

***

Mebusluk zor zanaat tabii! Her on yılda bir mebusların yani Meclis'in fesh edildiği, başbakan ve bakanların asıldığı ülkede, bir kez daha seçim sathı-mahalline geçilir...Yıl 2002... Her önüne gelen parti, siyasetçi ya da lider atıp tutmaktadır!
Üzüm üzüme baka baka kararır ya... Isparta'dan milletvekili olmak için "yol"a koyulan Halil Doğan isimli bir mebus adayı da kampanya başlatır memleketinde... Malumunuz, Süleyman Demirel'in memleketidir Isparta (!).
Geleceğin mebusu Halil Bey, çıkar sokaklara ve atıp tutar!
Ama nasıl?.. Kenti sokak sokak dolaşan adayımız, bir hamal tutmuştur ve küfeye yükleyip, eline de megafonu alarak halkına hitap etmektedir! Hamalın tepesinde konuşma yaparken fotoğrafları çekilen mebus adayını gören gazeteler durur mu, onlar da atar başlığı: "Daha seçilmeden tepemize çıktı!"

***

Roman kahramanları "satır arası"nda dolaşmaya devam etmektedir! Bir kahraman Adana'da çıkar karşımıza... Birlikte yaşadığı kadını sokak ortasında delik deşik eden adam, sıra kadının yedi yaşındaki kızına gelmiştir ki, mahalleli tarafından linç edilmek istenir... Olay mahalline gelen polis, cinnet geçiren adamı (!) mahallelinin elinden zor kurtarır!
Kadıköy'de ise bir emekli polis, eşinin sevgilisi olduğu kişiyi ve onun kızını beylik tabancasıyla delik deşik ettikten sonra, beynine son kurşunu sıkıp intihar eder... İtham edilen eş ise gazetelere açıklama yapar: "Kocam hepimizin mezarlarını bile hazırlatmıştı!"

***

Müsaade ederseniz romanın "iç gıcıklayıcı" bölümüne geçelim şimdi...
Türkiye'nin "medar-ı iftiharı" üniversitelerinden Boğaziçi mezunu bir arkadaş (!) aynı okulda tanışıp evlendiği eşinin kendisinden boşanması üzerine (terk edilmesinin kızgınlığıyla)...
Ve intikam duygusuyla, "gerdek gecesinden, son gecelere" uzanan ve adını Çıplak Mektup koyduğu bir kitap yazdı... Kitapta, eşiyle tanıştığı günden bu yana "gelip geçen" ne varsa "rezil etmek adına" anlatıp duruyordu; arkadaşlarının "pişkin" diye tanımladığı arkadaş (!).. Fakat kitabı yayınlayıp dağıtması yetmiyor, bir de Boğaziçi Mezunları Derneği bülteninde "Kitap tanıtımı" sayfalarında kritiğini yapmak istiyordu...

***

Şaka bir yana, roman, film bahane, bu yazının ana fikri şudur:
Bir oku, bir ah işit! Fazla okuyup seyre dalmayın, şaşkınlıktan şah damarınız kesilir, "tövbe tövbe" cinnet geçirirsiniz, romanda adı geçen ülkede!
En büyük hayaliniz, hayatın yeni sahillerini arayıp bulmak olmalı!

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Yaşar Kemal'le sokaklarda...   / 03-07-2004
 Hayatımız roman!   / 27-06-2004
 Attila İlhan'a dertleşme niyetine   / 26-06-2004
 Unutulmaz ve vahim ekran öyküleri!   / 20-06-2004
 Hayatı ciddiye almak!   / 19-06-2004
 Bir kez daha Ahmet Kaya..   / 13-06-2004
 Bir günün hikâyesi...   / 12-06-2004
 Cihangir'deki dertleşme...   / 06-06-2004
 Bir İstanbul Masalı'ydı!   / 05-06-2004
 Aspendos'taki çınar ağacı   / 30-05-2004
ERDAL ŞAFAK
Menşevikler - Bolşevikler
Baykal'ın CHP'sinden önce...
AHMET HAKAN COŞKUN
Uras'ın bisikleti
Haberi Milliyet'te okudum: ÖDP'nin...
MEHMET BARLAS
Saddam "Cesur"cu ise, Bush da "Sarar"cı değil...
SAVAŞ AY
İki rektör, iki üniversite ve anılar!
Pertevniyal ...
REFİK DURBAŞ
Yeni üniversite açmak...
İstihdam alanları kurulmadan,...
NEBİL ÖZGENTÜRK
'Komşu'yla ayrımız, gayrımız!
Şu Yunanlılar'la da ikiz...
HINCAL ULUÇ
Da Vinci'nin Şifresi.. Ya da palavrası..
Bitirdim..
Okocha sesleri
Okocha sesleri
Türk vatandaşı statüsü nedeniyle G.Saray'a cazip gelen Okocha,...
Azmin zaferi
Azmin zaferi
Beşiktaş'ın tecrübeli oyuncusu Kaan Dobra, müthiş çabasıyla 15 günlük...
Silahların gölgesinde kurultay
Silahların gölgesinde kurultay
CHP'de olağanüstü kurultay "olağanüstü" şartlarda yapıldı. Baykal,...
Erdoğan'dan dobra dobra
Erdoğan'dan dobra dobra
Erdoğan, imam hatiplerle ilgili yeni bir girişimin bedelini hükümet...
Önce oğlu sonra dört torunu gitti
Önce oğlu sonra dört torunu gitti
Yığınçalı köyünün Hasibe Ninesi iki aydır dermansız acılar içinde...
Depremin yaraları sarılmaya başladı
Depremin yaraları sarılmaya başladı
Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesinde meydana gelen ve 18 kişinin ölümü, 32...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.