|
|
|
|
|
|
Gelişmiş ülkelerin sorunu kolon kanseri
Kalın bağırsak kanseri (kolon) dünyada oldukça yaygın görülen bir tür. Bu kanserin oluşmasında da yine beslenme alışkanlığı etkili.
Kalın bağırsak kanseri bugün gelişmiş batı ülkelerinin çok önemli bir sorunu. 100 bin kişilik bir nüfusta yaklaşık olarak yılda 40 ila 60 bireyde kalın bağırsak kanseri görülmekte. Bu oran, 1 milyon nüfusu olan bir toplumda, yılda ortalama 500 kanser vakasının görülmesi demek oluyor. Kolon kanseri, diğer kanserler içinde üçüncü sırada yer alıyor. Taramaların oturmuş olduğu toplumlarda kolon kanserlerinde yüzde 30 oranında bir azalma söz konusu. Bu da erken tanının önemini bir kez daha belirtiyor. Kalın bağırsak kanserinin belirtileri konusunda Prof. Dr. Faruk Aykan, şu bilgileri veriyor: "Kalın bağırsak kanserinin belirtileri içinde kısa sürelisi değil ama uzun süren kabızlık önemli. Uzun süren kabızlık ya da uzun süren ishal. Aslında bunu bireyin dışkılama alışkanlığındaki değişiklik olarak özetleyebiliriz. Örneğin her gün günde bir kez dışkılama alışkanlığı olan bir bireyde uzun süre ishal, kabızlık ortaya çıkarsa bunun üzerinde durmak gerekir" diyor.
Neler Yapmalı? Prof. Aykan erken tanıda hem bireye çok önemli rol düştüğünü belirterek, "Bireyde risk varsa, 50 yaşını beklemeye hiç gerek yok. Hemen doktora başvurması gerekmekte. Kolonoskopi, dışkıda gizli kan incelemeleri, muayene, fizik muayene mutlaka yapılması gerekiyor" diye konuşuyor. Prof. Dr. Faruk Aykan, son olarak nelere dikkat etmemiz gerektiğini, nasıl bir yaşam biçimi ve nasıl bir beslenme önerdiğini şöyle anlatıyor:
Genetik Soya Dikkat "Her şeyden önce ailesinde kalın bağırsak kanserine yakalanmış olan bireylerin mutlaka hastalığı beklemeden, hastalanmayı beklemeden doktora başvurması gerekir. Bu son derece önemli. Check up protokollerine başvurmaları lazım. Normal toplum için beslenme açısından şunu vurgulamak isterim. Aşırı yağlı gıdalar ve yağlı et tüketiminin olabildiğince azaltılması son derece önemli. Buna paralel olarak sebze ve meyve tüketiminin artırılması gerekir. Bunların yanında yemek pişirme özelliği de önemli. Etin, ileri derecede direk ateşte kömürleşecek kadar pişirilmemesi lazım. Buna biraz daha dikkat etmek gerekiyor. Kalsiyumun koruyucu olduğunu biliyoruz. O halde yoğurt ve benzeri gıdaların tüketiminin artırılması önemli. Ve son olarak da hareket... Günde en az yarım saat düzenli hareket önerebiliriz."
Cinsiyet Ayırmıyor Dr. Aykan, batılı ülkelerin hastalığı olarak da tanımladığı kalın bağırsak kanserinin risk faktörleri konusunda şunları söyledi: "Kalın bağırsak kanserinden söz ettiğimiz zaman cinsiyet farkı söz konusu değil. Kolon kanseri kadınlarda biraz daha fazla. Rektum kanseri de erkeklerde biraz daha fazla görülüyor. Ama ikisini topladığımızda cinsiyet oranı aşağı yukarı eşit" diyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|