IMF, vergi ekibini temmuzda Ankara'ya yolluyor. Yeni düzenlemeyle Kurumlar Vergisi 3 puan indirilecek. Sektörel ve ürün bazında da KDV oranlarında farklılaştırmaya gidilecek.
TÜRKİYE ekonomisi için orta uzun vadeli yol haritası çizen IMF, vergi reformu ve kayıtdışılığın önlenmesine özel bir önem veriyor. IMF, vergi oranlarının düşürülmesini, her türlü istisna ve muafiyetin kaldırılmasını, tek oranlı vergi tarifesi uygulanmasını öneriyor. IMF'nin yaklaşımı, "gelir kaybı" yaratacağı gerekçesiyle maliye bürokrasisinde "ihtiyatla" karşılandı. Bunu gören IMF, özel bir vergi ekibini Ankara'ya gönderme kararı aldı. 8. gözden geçirme çalışması tamamlandıktan sonra, temmuz ayında Türk vergi sistemine yeni koordinatlar verecek uzmanlar işbaşı yapacak. Böylece, 2005 Bütçesi öncesinde hesap kitap yeniden ele alınacak. Bugünden görünen iki önemli düzenlemeyi biz açıklayalım. Birincisi, Kurumlar Vergisi indirilecek. 3 puanlık indirim, mükellef için yüzde 10 avantaj sağlayacak. İkincisi, sektörel olarak ve ürün bazında KDV oranlarında farklılaştırmaya gidilecek. IMF'nin yakından ilgilendiği Gelir İdaresi'nin yeniden yapılandırılması ise Türkiye için küçük, maliye için büyük adım niteliğinde. Kimin hangi makama geleceği kadar mükellefin ne olacağı da düşünüldü. Merkezde, mükellef sorunlarını çözmek için özel bir birim oluşturulması kararlaştırıldı.
2004 VE 2005 PLANI IMF görüşmelerinde, 2004 yılına ilişkin bazı güncel rakamlar da ortaya çıktı. Örneğin, bu yılın ilk çeyreğindeki büyüme rakamı. Ocak-Mart dönemindeki büyümenin yüzde 8'i aşacağı konuşuluyor. Nisan ayı itibariyle yıllık bileşik yüzde 24 olan ortalama iç borçlanma faizinin, dış ekonomik ve iç siyasi gerilimler nedeniyle Mayıs ayı sonunda ortalama yüzde 28.9'a tırmandığı belirtiliyor. Cari açık sınırı yukarı çekiliyor. İyimser tahminler 8.1 milyar doları, gerçekçi tahminler en az 9 milyar doları işaret ediyor. Hükümet, 2005 Bütçesi ile birlikte 3 yıllık büyüme ve borç stoku verilerini de öngörü olarak açıklamayı düşünüyor. Büyümenin, bu yıl yüzde 5'i kesin olarak geçeceği, gelecek yıl da en az yüzde 5 hedefleneceği ifade ediliyor. Yılbaşında, yüzde 70.4'e inen borç stokunun GSMH'ye oranı için bugün yüzde 67.7 oranı veriliyor. 3.7 katrilyon lira düzeyindeki özel gelir ve fonların 2.5 katrilyon lirasının bütçede tutulacağı ancak sonbahardaki gerçekleşmelere göre bloke tutarın artırılabileceği bilgisi veriliyor.
KRİTİK NOKTA Gelelim, bir başka önemli alana... Sosyal güvenlik. Öncelikle IMF'nin, yılbaşındaki asgari ücret artışını sürekli eleştirdiğini söyleyelim. "Asgari ücret zammı ile fakirlik sorunu çözülmez" görüşündeler. "Türkiye'de ekonomik istikrarı biz garanti edemeyiz. Bunun sağlayacak olan hükümet ve ekonomik aktörlerin çabasıdır" diyorlar. Çalışma Bakanı Murat Başesgioğlu'ndan, sosyal güvenlik reformunun ayrıntılarını dinleyen IMF Türkiye Masası Şefi Rıza Moghadam, "Çok cömert bir sisteminiz var" demekten kendini alamadı. IMF uzmanları, emeklilik yaşının yükseltilmesi gerektiği görüşündeler.
TORPİLE SON VERİLİYOR Sosyal güvenlik kuruluşlarınca ödenen emekli aylıklarının, geçinmeyi sağlayacak gelir olmaması gerektiğini savunuyorlar. Aradaki açığın özel emeklilik sistemleriyle telafi edilmesini istiyorlar. Emekli Sandığı, SSK veya Bağ Kur.. Adı ne olursa olsun, sosyal güvenlik çatısına giren herkesin unvanına göre değil ödediği prime göre emekli aylığı almasını talep ediyorlar. Böylece, bir yığın numaranın da önüne geçilecek. Örneğin, özelleştirme kapsamındaki bir kuruluşa torpille genel müdür olan birisi, ömür boyu ballı emekli aylığı alamayacak. Asgari ücret ise 6 ayda bir artırılarak, sanayici belirsizlikte bırakılmayacak. Yıllık bazda, 6'şar aylık dilimlerde ücret tutarları ilan edilecek. IMF'nin hassasiyet gösterdiği bankacılık alanında ise İmar Bankası Olayı, mevduat güvencesini sınırlamanın yaratacağı riskler, Kredi Kuruluşları Kanun Taslağı, mali durumu sorunlu bankalara likidite ile müdahale yöntemleri var. Son bir hatırlatma... Türk bankacılık sisteminin gözetim ve denetim açıklarını belirlemek üzere görevlendirilen Fransız uzman J. Louis Fort bu hafta Ankara'da birebir görüşmelerini sürdürecek. Aynı günlerde eski BDDK yöneticileri ise mahkeme önüne çıkacak.