|
![](/i/1_pix_gri.gif) |
|
![](/i/1_pix_trans.gif) |
Hiç yakışıyor mu
Mahmuti'nin davranışları, Ataman'ın agresifliği, bazı oyuncuların sinirli hareketleri, Türkiye Basketbol Ligi final serisini farklı yönlere götürdü.
Ergin Ataman'ın Efes Pilsen yenilgisinin ardından Federasyon Başkanı Turgay Demirel için, "3 aydır kendisinden randevu istiyorum. Benden kaçıyor. Bana ettiği hakaretleri geri almadı" deyince ortalık karıştı. Aslında final serisindeki gerilim ilk günden beri hissediliyordu. Efes Pilsen koçu Oktay Mahmuti, 2-0 öne geçtikten sonra çıktığı bir televizyon programında Bilgin Gökberk'in, "Bu serinin güzelleşmesi için Ülker'in önümüzdeki maçı kazanmasını istiyorum" masum sözlerine bile tepki göstermişti. Geçtiğimiz yıl iki takım arasındaki final serisinde salona gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bu kez yurt dışında olduğu için gelememişti. Gerilimin yine had safhada olduğunu anlamak çok zor değildi. Efes Pilsenli Kaya Peker'in 5.faulünü aldığı pozisyonda Mahmuti'nin karşılaşmanın hakemlerine gösterdiği "belalı" tepki televizyon ekranından evlere girmişti. Aynı Mahmuti'nin bitime 50 saniye kala galibiyeti garantilemişken aldığı "alaylı" mola ve Ülkerliler'in buna tepkisiyle iş iyice çığrından çıktı. Ergin Ataman'ın maç bitiminde Demirel'e gösterdiği fazlasıyla agresif tepki ve Fatih Solak'ın sokak kabadayısı tavırlarıyla seyirci dövmeye kalkması basketbol adına tehlikeli görüntülerdi.
Ya 3 Büyükler oynasaydı? Bu görüntüler insana şunu düşündürüyor: Tüm basketbolseverler 3 Büyükler'in potaya daha fazla ilgi göstermesini bekliyor. Peki ya bu finali F.Bahçe ile G.Saray oynasaydı bu düzeyde bir gerilim nasıl sonuç verirdi? Ve de Efes Pilsen'in şampiyonluk sevincinin gölgelenmesi, lacivert-beyazlı oyuncuların 1 yıllık emeklerine bir hakaret değil mi?
|
|
|
|
|
![](/i/1_pix_trans.gif) |
|
![](/i/1_pix_gri.gif) |
|