kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Bilgi ve Yaşam
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ahmet Hakan Coskun @ SABAH
 

Güzel bir gün

Ogünü, yani milletin meclisinden enselerinden tutularak götürüldükleri günü hiç unutamam.. Çünkü ne yapacağımı şaşırmış, nasıl tepki vereceğimi bilememiştim.
Cepheleşmelerin alabildiğine körüklendiği bir dönemdi.
Anımsıyorum: Kendimi o zamanların yükselen ideolojisinin kollarına bırakmıştım. Hangi olay karşısında nasıl tepki vereceğini bilen, kendinden emin bir adamdım.
Görüşlerim netti: Sadece bizimkiler mazlumdu, sadece bizimkiler haklıydı, sadece bizimkiler eziliyordu, sadece bizimkilere göz açtırılmıyordu..
Ama işte o gün "enselerinden tutulup milletin meclisinden çıkarılanlar" bu ezberi bozmuştu. Huzurum kaçmıştı. Ne yapacağımı bilemez olmuştum.
Benim gibi alabildiğine politik bir kişilik, böyle açık bir mazlumiyet karşısında kayıtsız kalamazdı. Kendimi onların yanında hissediyordum, bir vicdan ayaklanmasıyla karşı karşıyaydım.
Bir şeyler yapılmalıydı. Ama ortada bana engel olan acı bir gerçek vardı: Bizimkiler zaten bir meşruiyet mücadelesi veriyorlardı, eğer "enseden tutularak götürülme olayı"na karşı itiraz ederlerse, hiçbir meşruiyetleri kalmayacaktı.
Bu gerekçeye sığınıldı ve o gün ses çıkarılmadı.

***

Ama o günkü sessizlik, bizimkilerin yakasını hiç bırakmadı.
Ne zaman parlak özgürlük nutukları atsalar, "İyi ama siz DEP'li milletvekilleri yaka paça Meclis'ten çıkarılırken ne yaptınız?" sorusunun kahredici kuşatması altında kaldılar.
O gün sessiz kalmanın, hiçbir şey yapmamanın ezikliğini hep yaşadılar.
O gün ses çıkarmadıkları için, kendi milletvekilleri Meclis'ten atılırken ses çıkaracak bir vicdan sahibi bulmakta güçlük çektiler.
Ve "yeniden yargılama" sürecinde, her duruşmada, mensubu olduğum "ideolojik kamp"ın günahının bir parçasını taşıyan ben, utancımı gizleme çabası içine girdim.
Belki tahliye bir parça içimi rahatlatacaktı. Tamam, olayın "ülkemizin Avrupa Birliği'ne girmesi yolundaki küçük bir engelin daha ortadan kalkması" yönü vardı, bunun farkındaydım, bunu önemsiyordum ama bundan daha önemlisi daha kişiseldi.
Onların tahliyesi, geçmiş günahımın, benden bağımsız kefareti olacaktı. Ama olmadı. Direnç sürdü.
Benimse vicdanım kanamaya devam etti.

***

Ve dün..
Dün güzel bir gündü..
Devletin televizyonunda Kürtçe yayının başladığı bir günde, benim vicdanımı bir parça rahatlatacak tahliye kararı geldi.. Sevindim. Ama buruk bir sevinçti benimki!
Oysa bu karardan iki gün önce, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'le Kahire yolunda DEP davasını konuşmuştuk, hem de umutsuzca!
Bugün şundan eminim: Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne, rüyada görülse inanılmayacak kadar yaklaşmasında en büyük pay sahibi olan Dışişleri Bakanı da, tıpkı benim gibi sevinmiştir. Ve onun sevincinde de AB olayı kadar, bana özgü olan duygular rol oynamıştır.
Evet, bundan eminim..

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Mevleviler arasında meydan muharebesi   / 08-06-2004
 Misyonerlik neden Serbest olmalıdır?   / 07-06-2004
 Kürtçe   / 06-06-2004
 Üslup farkı   / 04-06-2004
 Amerikancı İslam   / 03-06-2004
 Adeta Evropa   / 01-06-2004
 Bir itiraf: Sezer, Demirel'i aratıyor   / 31-05-2004
 Çok matrak bir öneri: Irak'a Türk tipi laiklik!   / 30-05-2004
 Zeynep'in anıları Özal'ın kemikleri   / 28-05-2004
 'Vicdani ret' için bir umut doğdu!   / 27-05-2004
ERGUN BABAHAN
Avrupai adalet
Avrupa Birliği'nin, Türkiye insanının...
ERDAL ŞAFAK
Mayın kalmadı
Türkiye dün sonucu AB'ye uyum paketlerinin...
AHMET HAKAN COŞKUN
Güzel bir gün
Ogünü, yani milletin meclisinden...
MEHMET BARLAS
Güngör Uras nasıl öldürüldü ve sonra nasıl yeniden hayata...
ALİ KIRCA
On yıl önce...
1994 Şubat'ıydı...
Televizyon...
SAVAŞ AY
Maskeli çocuk yaşamları!..
Onlar, okuldan, evden,...
ÖMER LÜTFİ METE
Sevgisizliğin kahramanları
Altıncı sınıf öğrencisi kız...
HINCAL ULUÇ
Süreyya Ayhan gerçeği..
"Turgay Hocam" dedim.. "Süreyya...
5 Kuruşları Yok
5 Kuruşları Yok
Naklen yayından alınacak peşinat gelmeyince transfer bile...
Pancu ısrarı
Pancu ısrarı
Beşiktaş'tan ayrılırken tazminatını bile almadığını hatırlatıp...
80 yıllık tabu yıkıldı
80 yıllık tabu yıkıldı
TRT'de ilk kez Kürtçe yayın yapıldı. Kürtçe ilk yayın TRT Radyo 1'de...
Gül: Baykal kıskanıyor
Gül: Baykal kıskanıyor
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, anadilde yayın konusunda CHP lideri...
On yıllık süreç bir saatte bitti
On yıllık süreç bir saatte bitti
DEP eski milletvekilleri Meclis'te Kürtçe yemin kriziyle başlayan...
Zana: Yüreğim buruk bir yanım hâlâ acıyor
Zana: Yüreğim buruk bir yanım hâlâ acıyor
Tahliye olur olmaz DEHAP Genel Merkezi'nde basın toplantısı...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.