Yanına ayran mı kola mı alırsınız?

Gözlem(e) lere, eylem(e)lere devam ediyoruz bizatihi ve kütübihi. Geçen haftakini hatmedip yutmadıysanız o sizin ihmalkarlığınız oldu. Hem arkanızdan ağlar da şimdi. Hadi fazla eziyet olmasın ipin ucunu vereyim tutun. N'aapmıştık geçen yazıda. Baktığımız ve bastığımız yerleri toprak diyerek geçmeyip tanımış, gözlem yeteneğimizin tozunu almıştık (atarız da istek olursa). Bugünkünün hamuru benden; içini siz doldurun. İştahınız bol olsun. Yeyin yeyin doymayın inşallah! Kaldığım yerden devam edecek olur isem: Gözlem(e) 5: Televizyon kuşunuz TV'den beslenmeye devam ediyor. Bayılır lüzumsuz şeyleri kovalamaya. TV kişilerinin konuşmalarına tikkat ediyor da yaratıcılık diz boyu inan olsun. Yeni yeni deyimler kazandırıyor bu içinde yaşayan ve artık ayrı bir ırk olduğuna inanılması gereken insan taifesi.

Misal: 'Dağ dağa küsmüş dağın haberi olmamış' diye bir deyim türemesine şahit oldu. Hatalar ne kadar bulaşıcı olmakta yarabbi. Tavşanın dağa küsmesi dağın haberi olmaması halini 'dağ dağa kavuşur insan insana kavuşmaz'la bir güzel mikis (Teodorakis!) yapmışlar ha babam sallıyorlar. Ahh! Ve dahi off! 'Türkçe off!'( Feyza Hepçilingirler hanım n'olucak bu memeleketin hali?) Ha keza; Hülyacığım (Avşar) da fazlasıyla yaratıcıdır. 'Ben ortadan kaybolunca muhabirler kendilerini sudan çıkmış kedi gibi hissediyorlar!' demişti bir seferinde. (Yazarkasa, lafın burasında, kedileri Adem'le Osman'ı (tan Erkır) minik şişme can simitleriyle hayal edip derin bir off daha çeker.)

'Akademi Türkiye'deki Jale ve Barış (the sakalı bıyığı kes, hık demiş benim hırsız eski yardımcı kız. Uyak şaaane oldu ama!) Akademi'yi kazanmalarıyla ilgili 'benim ilk gözyaşımdır burası' şeklinde bir abuklamaya ortak imza attılardı. Bak o da derinden etkilemiş yazarınız çizerinizi. Gözağrım diyecek hesapta.

Gözlem(e) Six: Yarışma işine bulaştık bi kerem (Alışık) ordan devam edeceğiz Allahın izniylen. Deniz Seki, Sezen Aksu gibi gülüyor ben de tikkat bol, edip edip (Cansever! Bugün de böyle!) dururum. Sezen okkadar çok şeyiyle taklit edilmiştir ki biliriz hep. Show TV dizisi 'Alacakaranlık'ta, Uğur'un daha önce bana teklif ettiği, Kenan'ın ablası rolünü oynayan Sezen'in vokalisti Nurcan da Sezen sesiyle konuşuyor dizide mesela. Vurgusu, hışırtısı, şusu busu bu kadar mı aynı olur. Deniz Seki'nin ciddi konuşayım sesi de Emel Müftüoğlu sesidir dikkat edin. İkisinin de 'okey, şimdi ciddi olalım' tonları aynı.

Olsun, ben severim 'Kolaj kızları'. Gülben Ergen'de kolajdır misal. Seren, Hülya, Ajda, Nükhet, ben. Sevdiklerinin iyi yanlarını gözlemler ve alır. Başarılıdır da. Perihan Mağden'in deyişiyle 'yaratıklandırır'. Bu arada Perihan hanım, Oya Germen Özyılmazel'i fena paralamışınız pazar günkü yazınızda. Yazık kıza. Oya benim çok eski dostumdur. Taa Mehmet'le (Teoman) evli olduğumuz zamandan. Birikimlerini deneyimlerini toplamış kitabı 'Ben güzelim sen?'de Yeni okumaya başladım; bence gayet faideli bir kitap. Okuyunuz, okutunuz. Gözlem(e) sevın: Beyazıt'ım çatalkaram çingenem'in dizisi 'Karım ve annem' çok matrak.

Benim eski koca da Beyaz'ın filmdeki eşi İdil Fırat'ın babasını oynuyor. Bence Minti minti mint Birol Bey, hayatının hatasını yapmış kast yaparken. Beyaz'ın karısı rolünü bana verecekti, ex zevcim Teo Bey de babam olacaktı! Hahay! Bugün de şakacılığım bir üzerimde demiyim gitsin. Şakaccı beniiii! Sekizinci gözlem(e)ye yer kalmadı. Yer öyle hazine arazisi gibi verilmiyor bizlere biliyonuz mu? Biz de iktisatlı kullanalım ozman. Biiri biiri birilerini ööper öper öper dururum. Muuucccckkk!