|
|
|
|
|
|
Bu hayat bana hediye, herkesle paylaşmalıyım
Doğum yapmasının ardından ani kalp yetmezliği geçiren Hamide Akman vasiyetini hazırlarken, hayatı yeniden değişti. Trafik kazasında ölen genç bir kadının kalbi ile yaşama dönen Akman, anne olmanın mutluluğunu yeni kalbi ile yaşıyor
Hamide Akman, hayattaki en güzel günü kabusa dönüşen bir anne. Yaptığı doğumun hemen ardından oluşan kalp yetmezliği nedeniyle hastaneye kaldırılan Hamide Akman, kendine bağışlanan yeni kalbin ardından iki yıl sonra kızına sarılmanın mutluluğunu yakalayabildi. Trafik kazasında aniden ölen genç bir kadının kalbiyle tekrar yaşama bağlanan Akman'ın hikayesi, onun ardından kalp nakli olan insanlar için başarı hikayesi olarak kabul edildi. Hamide Akman, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde kalp nakli olan ilk hasta... Doğumun ardından çok nadir olarak görülen kalp yetmezliği gelişen Akman, o yıllarda henüz bir yıllık evliydi. Minik kızı Sabiha 40 günlük olduğunda, annesi kalp yetmezliği nedeniyle son anda hastaneye yetiştirildi. Sabiha'ya aile büyükleri tarafından bakılırken, Hamide Akman'ın ondan sonraki iki yılının çoğu hastane odasında geçti. Çoğu zaman kontrol altına alınıyor, ölümü zaman zaman kendine çok yakın buluyordu. "Doktorlar kalp nakli olmam gerektiğini söylediklerinde, ne olduğunu anlayamadım. Bir insanın kalbinin nasıl olup da değişebileceğini aklım kabul etmiyordu" diye anlatıyor, kalp nakli konusundaki ilk tepkilerini... Eşi Osman Akman da "Sürekli bana vasiyetini veriyordu. Hayatımızın çoğu hastanede geçiyordu" diye anlatıyor yaşadıklarını.
SON GÜNLERİM SANIYORDUM Çocuğunun ilk adımlarını, ilk sözcüklerini kaçırdığını, onu hep hastane odasındaki camın arkasından görebildiğini söylüyor Hamide Akman, o gün hayatı değişene kadar... 1 Ağustos onun yeni hayatının başlangıç noktası sayıldığı için her yıl ailece kutluyorlar. 24 yaşında trafik kazası sonucu hayatını kaybeden Feride Can'ın organları ailesi tarafından bağışlanınca, kalp nakli için Hamide Akman hastaneye çağrıldı. "Tüm aile birlikteydik. Ben nefes alamadığım için hiç uyuyamıyordum. Son günlerimin yaklaştığını biliyordum. Kalp nakli konusunda ise pek bir şey düşünemediğimden umudum yoktu. Hastaneden çağırdıklarında annem babam 'kızım gitme, olmaz böyle şey' diye beni çekiştirdiler" diyor Hamide Akman. Sonrası karaciğer, böbrek, kornea derken Feride Can'ın organları tam yedi kişiye hayat vermiş, kalbi ise Hamide Akman'a... Ameliyattan bir ay sonra yoğun bakımdan çıktığında, kendini tamamen yenilenmiş gibi hissettiğini anlatıyor Akman. Sonra ilk işinin, kızına doya doya sarılmak olduğunu söylüyor. Şimdi kızı Sabiha 10 yaşında, dördüncü sınıfa gidiyor. Anne kız birbirlerinden bir an olsun ayrılmıyorlar. Birbirlerinden ayrı geçen günleri, Sabiha pek hatırlamıyor, onun hafızasında hastane odaları çok puslu bir görüntü olarak kalmış, o annesini hep sağlıklı bir kadın olarak görüyor. Hamide ve Osman Akman'ın o günleri unutmaları çok zor. Kendilerine kalbi bağışlayan ailenin yeni bir hayat verdiğini biliyorlar. Her hafta hastaneye giderek, kalp nakli için bekleyen hastalarla konuşuyorlar. Hamide'nin dimdik görüntüsü, ölümü bekleyen insanlara yaşama sevinci veriyor, ameliyat olan hastalar içinse ilaç etkisi yapıyor. "Hastaları ve yakınlarını bahçemize davet ederim, hasta yakınlarına gözleme yaparım. Bu hayat bana hediye, herkesle paylaşmak hoşuma gidiyor" diyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|