Muhteşem tören

Bütün dünyada lig şampiyonu olmak çok önemli bir başarıdır. Çünkü uzun, yorucu, stresli bir maraton sonunda ipi göğüslemek kolay iş değildir. Fenerbahçe bu başarıyı tüm taraftarı ile birlikte, kendi evinde kutladı. Dün gece Kadıköy'deki kupa töreni muhteşemdi. Ayrıca maç öncesi takımın sahaya çıkarken taşıdığı
"Şehit analarına tüm yıldızlar feda olsun" pankartı çok anlamlıydı. Statta bulunanlara ve ekran başındakilere duygulu anlar yaşattı. Yönetimi, teknik direktör Daum'u, yardımcılarını ve de futbolcularını kutluyorum.
F.Bahçe'nin şampiyonluk rehaveti içinde olacağı, Malatyaspor'un da 55 bin seyirci önünde şampiyondan, puan alabilmek için yüksek motivasyonla mücadele edeceği beklenen bir olaydı. Bu tablo sahaya yansıdı. Fenerbahçe erken skor dezavantajına düştü, ardından karşı alanda baskı kurdu. Ama sezon başından beri alışılmış orta alandaki organizasyon sıkıntısı ve pres rahatsızlığı açıkça gündemdeydi.
Malatyaspor'un futbolu bilen orta sahası, pres engeli ile de karşılaşmayınca kolayca Fenerbahçe defans blokunun üstüne yaklaşıyor, forveti ile işbirliği kuruyordu. Bu görüntüde fark ikiye çıktı. Pozisyon bulamayan Fenerbahçe ise duran toptan farkı bire indirdi.
İkinci yarıda Fenerbahçe daha arzuluydu. İlk yarıya oranla ataklar daha tehlikeli gelişiyordu. Ama Daum'un yanlış Rebrov-Aurelio değişikliği saha içi dengelerini yine Malatyaspor lehine değiştirdi. Zaten Serhat ve Tuncay geriye hiç gelmiyorlardı. İki kişilik orta sahada bir tek koşan ve rakibe basan oyuncu Aurelio'ydu. O da çıkınca Malatyaspor bu bölgeyi elini kolunu sallayarak geçip, arka arkaya pozisyonlar buldu. Bunların çoğunu da değerlendiremedi. Ama yine de iki gol daha atmayı ve 3 puanı almayı başardılar.