Nedenler, niçinler!
Ligin son haftaları yaklaştığında şampiyonluk yarışındaki takımların oynadıkları futboldan çok maçları nasıl kazandığını ön plana çıkarmaya başladık. Türk futbolunun son 8 yıldaki değişmez tartışmaları, yeniden gündeme oturdu. Hakem kararları, sonuçlar üzerine direkt etki yapmaya başlayınca herkes feryat etmeye başladı. Öncelikle şunu belirtelim, aynı hakemlerle şampiyon olan takımların, aynı federasyon üyeleri görevde olduğu halde, maç sonuçlarını şaibeli bulmaları tutarlı değil. Kimse hakemin hata yapabileceğine inanmıyor. Her yanlış kararın arkasında başka şeyler aranıyor. Böyle bir fikre sabitlenmenin tek bir nedeni olabilir... Kendileri de bir zamanlar, bu işlerin içine girdiler ve lehlerine yapılan hakem yanlışları futbolun doğasından değil, arka plandaki zorlamalardan kaynaklandı. Şimdi aleyhlerine olunca "Hakem hata yaptı" diyemiyorlar, "Şer güçler işbaşında" yorumuyla olayları karşılıyorlar. Yöneticiler tam içinde Bugünkü MHK ve federasyon yönetiminin son 8 yıldaki tartışmaların içinde doğrudan yer alması ligimizin kara talihidir. Nasıl koca kulüp başkanları çıkıp, tereddütlerini sert biçimde açıklıyorlarsa, önümüzdeki sezon da aynı beyanatlar Türk futbolunu yönetenler görevde kaldığı sürece arşivlerde tozlanmadan tekrar önümüze çıkacaktır. Kurtuluş; güven erozyonuna uğramamış yeni ekiplerin göreve gelmesindedir. Bu işi kimsenin günahını almadan anlatmanın en açık şekli de budur. Ankara'da F.Bahçe'nin G.Birliği'ni 1-0 yendiği maç sonrasında Fatih Akyel ile sohbet ettik. Kendisine 45 dakika boyunca F.Bahçe'nin sahasında kalmasının nedenini sorduk. Çünkü Fatih, risk almak pahasına, sahasını terk edip hücum prese katılıyor, arkadaşlarını da arkasından gelmeye zorluyordu. Ama sorumuza verdiği yanıt çok garip oldu. Kuddusi Müftüoğlu'nun sert faullere düdük çalmaması nedeniyle takım olarak sindiklerini, ileride top tutamadıklarını ve hakem ters bir karar verir düşüncesiyle korktuklarını söyledi. Temizlik zamanı geldi Düşünsenize, bir hafta boyunca maça hazırlanıyor, planlar yapıyorsunuz ama hakemin korkusuyla futbol oynamaktan vazgeçiyorsunuz. Son G.Saray-Beşiktaş maçındaki olayları yorumlayan bir F.Bahçe yöneticisi Ali Aydın'ın kararlarını "Sosyal faşist" olarak nitelendirdi. Azınlığın (Beşiktaş), çoğunluğa (G.Saray, F.Bahçe ve Trabzonspor) tahakkümü anlamını taşıyan bu nitelendirme, gelecekteki felaketin habercisi gibi. Aslında güzel şeylerden bahsetmek, halkın futbolun estetiğine ilgi duymasını sağlamak gerekiyor. Tuncay'ın A.Sebat karşısındaki resitali yerine Yasin'in artistlik atlayışı bizi daha çok cezbediyor. Hagi'nin oyuncu değişikliklerindeki hatalarını bırakıp, penaltı kararlarının peşinde koşuyoruz. Ve bunları bize yaptıran, böyle düşünmemize neden olanlar... Artık bağırsakları temizlemenin zamanı geldi.
|