EKONOMİ, her zaman ihtiyatlı olmayı gerektiren bir alan. Kırılganlığın fazla, borçluluğun ve işsizliğin yüksek olduğu bir tabloyla karşı karşıyayız. "Sigorta" olduğu söylenen dalgalı kur politikasına rağmen dış ticaret açığı giderek artıyor. Bankaların faiz yarışına, tüketici kredisi çılgınlığı eşlik ediyor. Bu gidişat her zaman ani kur sıçramasını, faiz tırmanışını ve ek önlem paketini beraberinde getirdi. Kaygı duyulması gereken uyarı sinyallerine rağmen, hükümetin talihi ile konjonktürün getirdiği avantajlar birleşince neredeyse sorun kalmıyor. IMF, dış ticaret açığını, tüketim artışını endişe verici bulmuyor. Krizden çıkmış bir ekonominin olağan genişleme sınırlarında olduğunu düşünüyor.
TOZ PEMBE TABLO Kıbrıs havası, turizm pastası, yüzmeye devam eden ihracat gemisi ile hükümet, bizdeki kadar soru işareti taşımıyor. Yılın ikinci yarısında IMF ile yeni ilişkinin adının konulması, son çeyrekte ise AB ile tam üyelik müzakereleri için tarih alınması olasılığı ağır basıyor. Ortalık toz pembeye bürünüyor.