Vergi rekortmenlerine bakıp, ağlayalım mı?

Vergi rekortmenleri listesi, batı ülkelerindeki benzer listelerle karşılaştırılsa, 'ne kadar fakir bir ülke' olduğumuza hükmedilebilir.
Gerçek bu mu?
Elbette değil. Eğer öyle olsa, bu ülkede bu kadar lüks otomobil satılır mı? Fakir bir ülkeysek, neden her gün gazetelerde milyon dolar etiketli yüzlerce daire ilanı var?
Sizce zenginliğin göstergesi yaşanan ev, kullanılan otomobil, yemek yenilen lokanta, üye olunan kulüp mü, yoksa devlete ödenen vergi mi?
Vergi, insanların kendisini zengin eden topluma ödemek zorunda olduğu bir bedel. Bu bedel doğrudan verilmeli ki, adil olsun. Vergi listeleri, devletin doğrudan vergi toplayamadığını, kayıtdışı ekonominin büyüklüğünü gösteren en önemli belge. Geçen yıl, 50 bin doların üzerinde değere sahip kaç otomobil satılmıştır?
Üşenmedik, hesapladık. 2003 yılında satılan 227 bin adet otomobilin yüzde 4'ü lüks otomobil.
Toplam değeri 1 milyar 100 milyon dolar olan BMW, Mercedes, Porsche Cayenne, Audi v.s gibi markalı 10 bin 400 otomobil satın alınmış (Ortalama fiyatı 105 bin dolar). Devlet, bu satıştan yaklaşık (Bir otomobilin fiyatının yüzde 55'i vergiye gidiyor) 600 milyon dolar vergi almış.
Peki, İstanbul'da rekortmen ilk 100 kişinin ödeyeceği toplam vergi ne kadar? Sadece 107 milyon dolar. Bu karşılaştırma bile durumun ne kadar komik olduğunu gösteriyor. Yani adil vergi toplanmıyor. İnsanların gücüne ve zenginliğine göre vergi ödemesi gerekiyor. Bu bir Anayasa emri.
Listelere baktığımızda Anayasa hükmünün işletilemediği ortaya çıkıyor. Devlet onları yakalayamıyor.
Maliye yetersiz kalınca, otomobilden, benzinden, ekmekten, ölen adamdan, kolu kesilen hastadan anormal vergi alınıyor.
Diyeceksiniz ki, 'kaçak yakalansa vergi gelirlerimiz artacak mı?' Bana göre hayır. Çünkü bu ülkede toplamda yeterin ötesinde vergi elde ediliyor. Gayri Safi Milli Hasıla'nın neredeyse yüzde 30'unu vergi olarak (doğrudan ve dolaylı) ödüyoruz.
Amerika'da bu oran, yanlış bilmiyorsam yüzde 25 civarında. Yani zenginden vergi almaya başladığınızda ülkede satılacak otomobil sayısı düşecek. Adam, vergi ödeyeceğine kendisine lüks otomobil, lüks konut alıyor.
Sorun şu; zenginden alınamayan vergi nedeniyle oluşan açık, tüm topluma ağır bir bedel ödetilmesine sebep oluyor. Düzeltilmesi gereken nokta burası. Zengin, adam gibi vergisini ödesin, isterse parasını sokaklara saçsın.. Kim ne diyebilir ki?