Gül'den Powell'a Irak uyarısı
Irak'ta son günlerde tehlikeli bir şekle dönüşen çatışmalar, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile ABD Dışişleri Bakanı Colin Powell'ın önceki günkü telefon görüşmesinin önemli bir bölümünü tutuyor. Gül ile dün telefon sohbetimizde Powell'a ne mesaj verdiği sorusunu yöneltiyoruz. Gül, Irak'taki gelişmeleri detaylı görüşme olanağı bulduğunu, bazı uyarılarının olduğunu söyledi. Aktardığına göre Gül Powell'a işin daha tehlikeli bir noktaya gidebileceğini belirtmiş. Gül, dün Powall'a da söylediğini belirttiği görüşlerini şöyle aktardı: "Bir an önce ateşin kesilmesi gerekir. Bunun formülünün bulunması lazım. Bu herkesin lehine olan bir durum. Bu çatışmalar Irak'ta yönetimin Irak halkına bırakılmasına ilişkin takvimi de etkilememeli." Bakan Gül, bu aşamada bir uyarıda da bulundu: "Amerikalılar da biraz dikkat etmeli..."
BOP hayata geçmez ABD'nin dikkat etmesi gerektiği uyarısını yaptığı konu ise önceki gün Irak'ta bir camiye yapılan bombalı saldırı sonucu birçok sivilin hayatını kaybetmiş olması. Gül, ABD askerinin Irak'ta bu tür davranışlar içine girmesi halinde ileride çok daha sıkıntılı sonuçların ortaya çıkabileceğini vurguladı. Aynı vurguyu Powell'a da yaptığını belirtip ekledi: "ABD bir yandan Büyük Ortadoğu Projesini hayata geçirmek için uğraş veriyor. Eğer bu tür olaylar devam ederse BOP çalışmaz. Arap alemini ABD karşısına alır, kendisinden uzaklaştırır. Irak'taki durum da çözülmez bir hal alır. Cami bombalaması kabul edilemez bir durum." Gül, Powell'ın bu uyarıları karşısında ne söylediği sorumuza ise şu karşılığı verdi: "ABD'nin olayları kontrol altına alma çabasından söz etti. Kendisi de tehlikeli bir gidişin olduğunu görüyor." Powell'ın görüşmede, Türk askerinin Irak'a gönderilmesine yönelik bir talebin gelip gelmediğini sorduk. Gül, "Kesinlikle böyle bir talep gelmedi" deyip ekledi: "Biz o süreci kapattık. Vaktiyle asker göndermek için izin aldık, ama olmadı. Bir daha da gündeme gelmez..." Powell'ın böyle bir talebinin olmadığını birkaç kez vurgulama gereği duydu.
Kıbrıs Türk'ü kaybeder Belirttiğine göre, Powell ile görüşmesinde Kıbrıs konusunu da ele almışlar. Gül, Rum kesiminden hayır oyu çıkacağı yönündeki gözlemlerini aktarmış. Powell da Gül'ün ortaya koyduğu gözlemlere katılmış ve her iki tarafın da Plan'a olumlu yaklaşması için kendisinin de çaba gösterdiğini bildirmiş. Gül, "Bu konuda zaten öteden beri onlar da gayret gösteriyorlar" dedi. Bakan Gül, AB'nin de Rum tarafına bazı mesajları vermesi gerektiğini belirtti. Bunların neler olabileceğini sorduğumuzda ise şö karşılığı verdi: "Rum tarafından hayır oyu çıkması durumunda, AB'nin KKTC devletini tanıyacağına yönelik bir mesajı bugünden vermesi gerekir. Rumlar'a da bazı şeylerin bugünden gösterilmesi lazım." Türk tarafının olumlu yaklaşımının, AB ilerleme raporu ve Türkiye'nin tam üyelik müzakerelerine başlamasına yönelik de pozitif etkisinin görülmesi gerektiğini de kaydetti. Gül, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın hayır oyu verilmesi yönündeki propaganda çalışmasıyla ilgili olarak da konuşmaktan kaçındı. Doğrudan Denktaş'ı hedef almak yerine şunları söyledi: "Kıbrıs'ta her iki tarafın halkı karar verecek. Herkes Plan'ı iyi incelesin analizini iyi yapsın. Bunu iç politika malzemesi yapmasın. Yoksa kaybeden Kıbrıs Türkler'i olur..." Gül'e, MGK bildirisi ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in bu konudaki görüşlerinin ne olduğunu da sorduk. Sezer'in de bazı kaygıları bulunmakla birlikte çözümü istediğini söyledi. "Ben Sayın Cumhurbaşkanı ile sürekli konuşuyorum ve kendisini bilgilendiriyoruz" dedi. New York'taki müzakereler sırasında Cumhurbaşkanı Sezer'in dörtlü toplantının yapılması için gönderdiği "olur kriptosu"nun farklı yönde kullanıldığına ilişkin iddialarla ilgili olarak da şunları söyledi: "Böyle bir duyumum olmadı. Sayın Cumhurbaşkanı da bana böyle bir konudan söz etmedi." Gül, Kıbrıs'ta nasıl bir sonuç çıkacağı konusunda bugünden yorumda bulunmak istemiyor. Irak'ta olduğu gibi Kıbrıs'ta da bazı kaygılarının olduğunu da gizleme gereği duymuyor.
|