Gül: Irak, daha çok su kaldırır
Başbakan Yardımcısı, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Sincan mitinginden yeni dönmüş. Gördüğü ilgiden çok memnun. "Yenimahalle'den sonra Sincan'da moral bulmuş olabileceğini" söylediğimizde, "Orası da fena değildi" diyor. Sözü iç politikadan, dış politikaya taşıyoruz. Önce, Irak Geçici Anayasası ile ilgili konuyu açıyoruz. Irak Geçici Yönetimi Dış İlişkiler Sorumlusu Ronald Neuman ile yapılan görüşmelerin nasıl gittiğini sorunca Gül şu yanıtı veriyor: "Bize gelip hiç kimseye bir garanti vermediklerini söyledi. Orada olanları anlattı. Daha çok da ekonomik meseleler üzerinde durdu." Geçici Anayasa'nın, bir süre sonra kalıcı hale geleceği ve Kerkük'ün durumunun ilerde daha kötü bir noktaya gideceğine dönük endişeleri aktardığımızda şu yanıtı veriyor: "Orada kabul edelim ki bir geçiş süreci yaşanıyor. Herkesin bir arada yaşayabileceği bir ortam yaratılmaya çalışılıyor. Herkesin, çok daha dikkatli olması gereken bir dönem yaşanıyor."
Köprünün altı Gül, çok rahat bir ifadeyle iki Atasözüne atıfta bulunarak şöyle devam ediyor: "Irak'ta köprülerin altından daha çok sular akar. Irak da daha çok su kaldırır..." Bunları söyledikten sonra seçim propagandası çalışmalarına tekrar dönüyor. Ankara'nın Çankaya, Mamak ilçeleri ile Kırıkkale'de seçim gezisine çıkacağını belirterek, "Yarın gel birlikte gezelim" diyor. Gül ile dün sabah AKP Çankaya İlçe Merkezi'nin önünde buluşuyoruz. Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın, "Seçim Çankaya'da geçecek" dediği ilçe merkezinin önünde partililer birbirleri ile iddiaya giriyor; Biri yüzde 55, diğeri yüzde 45 oranında oy alacaklarını söylüyor. Bir süre sonra Gül seçim otobüsünün yanına geliyor ve gezi başlıyor. Şurasını belirtmek gerekir ki, partililerin iddia ettiği oranları sokakta göremiyoruz. İlgi daha çok Gül'e oluyor. Özellikle de kadınlar, parti otobüsüne aldırmadan, doğrudan Gül'e el sallıyor, onunla diyaloga giriyor. Gül de bu duruma dikkat çekiyor. Bakkal, manav partinin seçim şarkısını duyunca tezgahını bırakıp dışarı çıkmıyor. Sadece dışarıda olanlar el sallayıp yürüyor. Tabii, bu arada AKP'ye oy vereceğini belli edenler de tavrını açıkça ortaya koyuyor, canhıraş bir şekilde el sallıyor. Özellikle de giyim kuşamından dar gelirli olduğu gözlenenler, simitçiler, ayakkabı boyacıları, taksi şoförlerinde bu durum çok daha fazla göze çarpıyor.
Kaynak merkeze alındı Seçim otobüsü, Büyükesat'tan Türközü'ne doğru Bademlidere'den yol alırken Gül ile sohbete başlıyoruz. Irak konusunu yeniden açıyoruz. Gül, Kürt devletinin kurulmasına olanak sağlayacak bir gelişmenin olmayacağını söylüyor; bir kaygısının olmadığını kayda geçiriyor. Nedenini de şöyle açıklıyor: "Orada önemli olan ekonomik kaynaklardır. Petrolün işletmesi ve gelirlerinin kullanımı merkezi idareye alındı. Kuzey Irak'taki petrolün tüm kontrolü de merkezi idarede. Onun için kaygı duyulacak bir gelişme olmaz..."
Kıbrıs gecikir Kıbrıs'ta müzakerelerin tıkandığını anımsattığımızda ise işin Türkiye ve Yunanistan'ın katılımı ile gerçekleşecek görüşmelere kaldığını kendisi de kabul ediyor. Hatta, dörtlü müzakereden de fazla bir sonuç beklemiyor. İşin sonunda Annan'a kalacağına inanıyor. Türkiye ve Yunanistan'ın da katılımı ile Zürih'te gerçekleşecek görüşmelerin ne zaman başlayacağı konusunda Gül şu ilginç açıklamada bulunuyor: "24 Mart'ta müzakerelerin başlaması yönünde bir görüş var. Ancak Yunan tarafından henüz bir yanıt gelmiş değil. Biraz daha gecikebilir." Seçim sonrasına kalıp kalmayacağı sorumuza da şu yanıtı veriyor: "Zannetmiyorum, o kadar gecikmez. BM Genel Sekreteri kararlı. Görüşmelere önce ben katılacağım, daha sonra Başbakan katılacak."
Eski dönemler bitti Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nın İstanbul'daki biriminin fişleme yapması konusunda fazla konuşmak istemiyor. "Artık eski dönemlerin bittiğini anlamak istemiyorlar. Bitti o dönemler" diyor. Seçim otobüsü Kurtuluş semtine geldiğinde, bir polis otosu caddeyi kapatmış bir şekilde bekliyor. Gül'ün korumaları caddeyi açtırmak istediğinde, otonun içindeki polis, "Öğrenci eylemi var" diyerek itiraz ediyor. Seçim otobüsünün ve Gül'ün bölgeye girmesinin sakıncalı olacağını söylüyor. Ara sokaklardan Kurtuluş Meydanı'na ulaşıldığında seçim otobüsü, bu kez sürekli dökülen asfaltın boyunu kısalttığı demiryolu köprüsüne takılıyor. Makam otomobili ile gittiği Mamak'ta, Çankaya'dan daha fazla ilgi görünce Gül'ün yüzü gülüyor.
|