| |
|
|
Genç seçmen Usta seçmen
Bugün 21 Mart 2004. Bir hafta sonra yerel seçimler var. Cümbüş fena değil. Adaylar çok şevkli, çok heyecanlı... Fakat seçmende benzer bir heyecan yok. Türkiye seçmeni, "sinirleri alınmış" gibi bakıyor bütün partilere... Sanki hafif bir narkotik durum var... Bir hastalığa yakalanmış da, ağır ilaçlarla zor bela tedavi edilmiş gibi seçmenler... Yurttaşlar, o kadar uzun yıllar o kadar kandırık vaadlerle "haplanmışlar" ki, seçim propagandası amacıyla caddeleri süsleyen bayraklara ve birbirinden fiyakalı aday resimlerine, boş boş bakıyorlar. AKP oyların yüzde 50'den fazlasını süpürecekmiş ya ünlü düşünürler bu değişimi açıklamaya çalışıyorlar. Laik Türkiye halkının, ekonomik kriz yüzünden imanı gevremiş... Ne ekonomik yaşamda ciddi bir kıpırdanma mevcut, ne sosyal yaşamda bir yükseliş... Enflasyon düşüyor, ortadirekte çarşıya çıkacak mecal kalmadı da ondan. Sabit gelirlilerin "reel kazançları" dibe vurdu, orada öylece duruyor. Evet, geçmiş 10 yılın balon kazançları tabii ki devam etmeyecekti ama bu kadarı da olmaz ki, böyle de yapılmaz ki! İşsizlik korkunç boyutlarda. Gelecek endişesi artıyor. Öyle yaka silkmiş ki seçmen, adayların ne programlarına bakıyor ne de ilgileniyor. Zaten ortada bir çağdaş program veya proje kavgası da yok. Daha ziyade seçmeni kafeslemeye yönelik vaadler uçuşuyor havada... Genç seçmen, zaten eskiyi pek bilmiyor, bilmek de istemiyor. Yeniye bakıyor. Onun için yeni olan da AKP! Genç seçmen için, AKP'nin politik söylem ve formasyonu da önemli değil. Onun için, tutunacak yeni bir parti olması yeter. Usta seçmen ise şaşkın! Eskiyi biliyor usta seçmen ama Yeni'den de çekiniyor. CHP ile AKP arasında sıkışmış hissediyor kendini... AKP'nin ne kadar "laik" kalacağından emin değil, CHP'nin ise ne kadar "yenilikçi" olacağından emin değil... Genç seçmenlerin kafası daha rahat... Daha çok oy kullanmaya vakitleri olacak zaten... Usta seçmenler ise oy ullanmaktan yorgun görünüyorlar.
|