Yoksa gizli ayaklarım mı var?
'Coupling' diye bir dizi var. Sürekli takip etmiyorum ama geçenlerde denk geldi, göz attım. Dikkatimi çeken sahne şöyleydi: Üç-dört erkek bir arada, kadınlar hakkında konuşup, -hafif atma tutma da diyebiliriz- duruyor. Bir tanesi yere eğilip, pembe kokoş bir terliği eline alıyor ve arkadaşlarına göstererek, "Kadınlar neden bu kadar çok ayakkabıya sahipler, bir türlü anlamıyorum, yoksa gizli ayakları var da biz mi bilmiyoruz" diyor. Diğerleri de bu düşünce tarihine altın harflerle geçecek, her duyana 'yaşasın söylendi' dedirtecek buluş fikre hayranlıkla hak veriyorlar. Devamı nasıl mı geliyor; kadınlar hakkında atıp tutmalar, bir türlü şekere katamamalar sürüp gidiyor.
*** Dizi bitti, gittim dolaplarımı açtım. Evet öyleydi, benim için de geçerliydi galiba görünmez ayaklarımın olabileceği iddiası. Sahip olduğum ayakkabı adedini söylemeyi uygun bulmam ama biraz fazlaca demek herhalde gerçeği yansıtır. İhtiyacı olanlara, yakınlara, uzaklara gitse de, yine de dolaplar kalanlarla doludur. Hepsini her an, her dakika kullanmasam da, yangında ilk kurtarılacak olarak tabii ki görmesem de, önemlidir ve gereklidir işte farklı renk ve biçimde ayakkabılar...
*** "Senin işinin bir parçası, ayakkabı da, elbise de, aksesuvar da. Herkesinkinden fazla olabilir, kafana takma" diyenler de olacaktır, sağolsunlar. Ama siz beni bilmezsiniz ki; çocukluğumdan beri böyleydim ben. Yani, "Esra ve ayakkabıları" gibi bir durumum vardı... Geçen yıllar, genç kızlık, evlilik, meslek hayatı, hepsi ayakkabıların neredeyse bölünerek çoğalması gibi bir sonuç doğurdu.
*** Daha önce de yazmıştım galiba. Bir gün bize gelen kuzenim, sevgili Gaye ablam "Herkesin evini su basar, seninkini ayakkabı basmış" demişti, üst üste yığılmış, evin çoğuna yayılmış kutuları görünce. Çok güldük ama, benim kadar değilse de, henüz evini basmamışlarsa da, kendisinin de bir ayakkabısever olduğunu biliyorum, laf aramızda.
*** Ne ilginç, ünlü, ünsüz, ev hanımı, çalışan, tanıdığım hemen hemen bütün kadınlar ayakkabı tutkunu. 'Neden?' sorusuna verdikleri yanıt genellikle aynı; "Çünkü kıyafeti en iyi tamamlayan şey ayakkabı, ayrıca ayakkabıları seviyorum."
*** Kendimce işin sırrına vardım. Bana baktım, diğer ayakkabı seven kadınlara baktım, kontrol ettim, kesinlikle görünmez ayaklarımız yok, ahtapotlarla, kırk ayaklarla falan bir akrabalığımız da yok, yani normaliz. Sadece ayakkabı sevgimizin sayısal ifadesini bulması biraz anormal. da neden, gene erkekler yüzünden... Erkekler aşık oldukları kadını kaybetmek istemiyor ama, çevrelerine dikkatli dikkatli bakmalarından anlıyoruz ki, o kadında başka kadınlar bulmak istiyorlar.
*** Kısa-orta boylara boy katmaya uzun ince topuklar, uzun, çok uzun olanları sevdiğine yaklaştırmaya düz tatlı babetler, çekici, çok çekici olmaya yüksek sivri burunlu, bacağı saran çizmeler, bakımlı ojeli ayakları ve iddialarını ortaya çıkarmaya da şık renkli terlikler yardımcı oluyor. Sonra ne oluyor? "Değiş tatlım" oluyor. Ayakkabılar, eşlerimizin, sevgililerimizin aradığı içimizdeki farklı kadınların dünyaya adım atmasını sağlıyor. Ve biz Sindirellalar da aradığımız her değişik modeli, rengi bulmamızla yine farklı oluyor, yine fark ediliyoruz.
|