|
|
|
|
|
|
Cem'i kaybettikten üç gün sonra mal tesbiti istediler
Cem Karaca'nın beşinci eşi İlkim Hanım, "Bu hayat onunla bitmeliydi" diyor. "Bundan sonra benim giyeceğim tek renk siyah" diyen İlkim Hanım, eşinin ölümünün üzerinden henüz üç gün geçtikten sonra üçüncü eşi ve oğlunun mal tesbiti için kapısına dayandıklarını söylüyor.
O sadece hayat arkadaşını kaybeden acılı bir eş değil, yaşarken "Tahtım yok ki varisim olsun" diyen Cem Karaca'nın tahtını, ondan geriye kalanları korumaya çalışan sıkı bir hayranı. Karaca'nın üçüncü eşi Feride Balkan ile oğlu Emrah Karaca'nın kocasına ait iki evi satmak istemesi üzerine zor günler geçiriyor.
İlkim Hanım, "Ben hakkımdan feragat etmeye razıyım. Yeter ki o evler satılmasın ve Cem'in anısına içindeki eşyayı koruyarak muhafaza edilsin. Onun kıyafetleri, şapkaları saklanmalı ya da sergilenmeli" diye dert yanıyor. Cem Karaca'nın ölümünün üzerinden tam bir ay geçti. 'Okyanus gözlüm' dediği dediği ve kendinden 15 yaş küçük olan eşi İlkim Karaca onun yokluğuna alışmaya çalışıyor. Cem Karaca'nın kolyesi ve evlilik yüzüğünü bir an olsun parmağından çıkarmıyor. Telefonu bile "Ben bir cevizağacıyım" ile çalıyor...
'HAYATIM ONUNLA BİTSEYDİ' Dolabındaki bütün renkli kıyafetleri attığını, kendisi için tek rengin bundan sonra siyah olacağını belirten İlkim Hanım, hissettiklerini şöyle anlatıyor: "Daha önce rengarenk kıyafetler giyerdim. Cem bana çok yakıştırırdı ama benim için artık tek renk sadece siyah. Hayatın diğer renkleri beni hiç ilgilendirmiyor. O istemezdi ama ölünceye kadar böyle olacak. Onun son nefes alışlarını gördüm. Bu hayatı onunla çok sevdim ve onunla bitmesini isterdim. Kadıköy'deki İran Mezarlığı'na babasının üstüne gömülen Cem Karaca'nın mezarına istediği gibi sadece pembe yonca dikilecek. Mezarının üstüne ise "Sanat yapan muhtar Cem Karaca" diye yazılacak. İlkim Karaca, "Ölüm tarihinin de yazılmasını istememişti. Mezar taşının üzerinde film şeridi olacak. Babası tiyatrocu olduğu için tiyatro maskı da istemişti. İstediği yoncaları ancak nisan ayında ekebileceğim.
KAHIR İÇİNDE ÖLDÜ Cenazesinin o kadar kalabalık olacağını tahmin etmediğini ifade eden İlkim Hanım, eşinin kahır içinde öldüğünü kaydederek, ona yapılan haksızları şöyle anlatıyor: "'Eski Marksist Cem Karaca ezan okudu' dediler. Kim kanıtlayabilir bunu. Cem ezana çok saygılıydı, çünkü Allah'a inanıyordu. 'Solcu Allah'a inanmaz' diye birşey yok. '10. Köye Doğru' diye bir albüm hazırlamak istiyordu. Kalan Müzik'ten Hasan Saltık ona sen satmazsın, yeni şeyler yapmıyoruz demişti. Şaşırdığında 'vay beee' derdi. Daha sonra Erkan Oğur'a kaset yaptığını görünce çok yaralanmıştı. 'Vay beee' dedi. Erkan Oğur'u çok severdi ama ona yapmıyoruz deyip başkasına yapınca çok üzülmüştü."
EVİMDE BANA SALDIRDILAR İlkim Karaca, eşini kaybettiğinden beri Rumelihisarı'nda annesinin evinde kalıyor. Bunun nedeni ise Cem Karaca'nın üçüncü eşi Feride Balkan ile oğlu Emrah'la yaşadığı sorunlar. Karaca'nın öldüğü ilk günün sabahında Emrah ve annesi tarafından evinde saldırıya uğradığını dile getiren İlkim Karaca, yaşadıklarını şöyle anlatıyor: "Cem'in anne ve babasından kalan iki daire var Bakırköy'de. Birinde biz diğerinde Feride Balkan oturuyordu. Cem evin tahliye edilmesi için dava açmıştı. Bunun üzerine Feride Balkan bana sokak ortasında saldırmıştı. Bu olay yüzünden geceleri kabus görmeye başladım. Doğal olarak ölüm haberini ben değil de başka birinin aracılığıyla verdim. Oğlu haberi aldığında telefon açtı. Neden annesine benim haber vermediğimi sorup bağırıp küfretti. Ben de telefonu kapattım. Ardından kapıma geldiler. Küfredip beni dövmeye yeltendiler. Kapıyı zor kapattım. Kadın beni öldüreceğini söylüyordu.
OTURDUĞUMUZ EV SATILACAK Kendini güvende hissetmediği için eski eşi ve oğlu hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağını belirten Karaca, "Onlardan zarar gördüm. Cem oğluna yazdığı mektuplarda ne kendisini ne de annesini mezarında görmek istemediğini yazmıştı. Bu mektupları oğluna vereceğim. Babası ölür ölmez üç gün içinde mal tespiti istediler ve veraset ilamı çıkardılar bir hafta içinde. Çocuk avukatıma paraya ihtiyacı olduğunu, her şeyin satılmasını ve aramızda bölüşülmesini istediğini söylemiş. Onlar için Cem'in anısının önemi yok" şeklinde konuşuyor. Tek amacının eşiyle oturduğu evi eşyasıyla birlikte korumak olduğunu söyleyen Karaca, Cem'in yaşadığı evi korumak, müze ya da vakfa dönüştürmek istediğini söylüyor.
PERVİN METİN MERKEZ
|
|
|
|
|
|
|
|
|