| |
|
|
Kaza kurşunu
Aydın Güngör "1968 kuşağından." O zamanlar hem "Ankara Hukuk"ta okuyordu ve hem de gazetecilik yapıyordu. (Eskişehir-İstikbal Gazetesi) Yıllar geçti aradan. Aydın yine o eski Aydın. Ama "kilo almış... Göbek bağlamış." "Neşesi" eskiden yerindeydi, yine yerinde. Fakat "kaza kurşununun acısını" henüz atamamış. Hukuk'u bitirince "İsmet İnönü imzalı bir görev yazısıyla" Eskişehir'in yolunu tutmuştu. Görevi "CHP, Eskişehir Gençlik Kolları Başkanlığıydı." Kendisini "herkese... Her kesime" sevdirdi. 1992-1998 arasında "Baro Başkanlığı" yaptı. Ve bu yerel seçimde, CHP yönetimi ona "sefer emri" çıkardı: - Büyükşehir Belediye Başkan adayımızsın. - Teşekkür ederim... Beni affedin. - Affetmeyiz... Kabul edeceksin... Zira herkes seni seviyor. Aydın Güngör "son dakikada" ikna edildi. Adaylığı açıklandı. Fakat, CHP örgütü, aday listesini "Seçim Kurulu'na zamanında yetiştiremeyince..." Güngör "kaza kurşununu" yemiş oldu. ooo - Geçmiş olsun... Kurşun yarası hâlâ acıtıyor mu? - Vurgunu yedim... Ama asıl particilik şimdi başlıyor... Gerçek partili böyle günde belli olur. - Neden böyle oldu? - Kasıt yok... Örgütün aymazlığı... Tembelliği. - Ama kimileri öküzün altında buzağı arıyor. - Evet... Eskişehir kamuoyu bu işin temiz bir iş olmadığını, aday listesinin gecikmesinin ardında başka şeyler olduğunu düşünüyor. Aydın Güngör "kaza kurşununu" ya da kendi tabiri ile "vurgunu" yedikten sonra, eşi demiş ki: - İyi oldu... Allahın şanslı kulusun... Allah seni cımbızla bu işin içinden çekti, çıkardı, kurtardı... Yat, kalk dua et. - Yenge neden böyle söyledi? - Bunca yıllık CHP'liyim... Hiç bu kadar kendi içinde kavgalı, kardeşlikten uzak, birbirini bir kaşık suda boğacak bir genel merkez görmemiştim.
|