|
|
Sıra defileyi aşan gösterilere geldi
Yıldırım Mayruk kendisini 'terzi', Barbaros Şansal ise 'terzi yamağı' olarak tanıtıyor. Şansal, 12 Nisan'da gerçekleştireceği ve hocasına ithaf edeceği 'on&off!' isimli defilesinde yeni bir formatla ortaya çıkacağını söylüyor. Çünkü defilede bel 55, kalça 110, göğüs 85 cm olacak.
Yıldırım Mayruk markası, 30 kişilik ekibiyle, 26 yıldır ve bir yılda iki kez defileler düzenliyor. Ünlü modacı, yaptığı işi 'terzilik' olarak tanımlıyor. İşte Barbaros Şansal da tam burada devreye giriyor. Şansal, 14 yıldır Mayruk ile birlikte çalışıyor. Ve 'ustam' dediği Yıldırım Mayruk, onun hayatta en değer verdiği insan. Daha önce Vakko, Barış Küce- Limon gibi kurumların kreasyon bölümlerinde çalışan Şansal, şimdi Yıldırım Mayruk Moda Tasarım Ltd.'nin ortağı. Kendini 'terzi yamağı' olarak lanse ediyor ve Yıldırım Mayruk markasının tasarım, broderie, yönetim, ithalat, ihracat ve uluslararası ilişkilerini sürdürüyor. 12 Nisan'da düzenleyeceği 2023'e hikayeler serisinin onuncusu olan "on&off!" defilesini hocasına ithaf edecek olan Barbaros Şansal, bu defileyle birlikte yepyeni bir dönemi başlatacaklarını söylüyor.
* En az Yıldırım Mayruk kadar tanınıyorsunuz. İşlerin büyük bir kısmını üstleniyorsunuz. Tam olarak ne yapıyorsunuz? Terzi yamağıyım. Ve bir terzi yamağı, ustası ne derse onu yapar. Eğer yeterli altyapısı varsa, ustasına öneri götürür. Barbaros Şansal da, Yıldırım Mayruk Moda Tasarım'ın şirket ortağıdır, genel müdürüdür, ithalat, ihracat, basın ve halkla ilişkilerini yapan, ayrıca zaman zaman elbise tasarlayan, işleme yapan biridir.
* Kendi markanızı oluşturabilecek donanımdasınız. Neden tek başınıza devam etmiyorsunuz? Çünkü ben Yıldırım Mayruk markasının, isminin ortağıyım. Böyleyken Yıldırım Kavruk diye bir isim çıkarır mıyım ortaya? Benim adım hakettiğinden fazlasıyla önde zaten.
* Yıldırım Mayruk'un tasarımlarının tarzı nedir? Erotik ama müstehcen değildir. İnce bir çizgidir. Ama en erotik fotoğraflar, en biçimsiz açılardan yayımlanıyor. 80 parçalık koleksiyondan iki dekolte Türk medyasında geçiyor. Ne tayyörler, mantolar var oysa...
* Tasarlanan kıyafetlerde hata olabilir mi? Türk podyumlarında "iş kazaları" na sık rastlıyoruz da... İş kazası olmaz. Bir manken ya kasten açar, ya da elbise yanlış dikilmiştir.
* Sizin defilelerinizde yanlış dikim yüzünden iş kazası olabilir mi? Yıldırım Mayruk defilelerinde hiç iş kazası olmadı. Bir kere Buket Saygı'nın dönerken, 10 saniye bile değil, göğüs hizasından elbisesi kaydı ve hemen eliyle düzeltti. O iş kazası değildi. Uzun bir aradan sonra podyuma yeni çıkıyordu, heyecanlıydı. O, mankenin tam profesyonel olmamasından kaynaklanıyor. Bir kere de, defilelerimizde bir kez kullandığımız Ebru Güzel'in göğsü açıldı. Ama o elbiseyi Tülin Şahin çok daha küçük göğüsleri olmasına rağmen giydi ve dans etti, buna rağmen açılmadı elbise! Biz, ismi mesleğinden büyük kadınlara elbise giydirmiyoruz! Ben saten eldiveni, bulaşık eldiveni gibi çıkarmayana manken derim. Sema Şimşek'in her defilede olmasının sebebi, profesyonelliği, nezaketi ve disiplinidir.
* Yerli mankenlerden başka kimlerle çalışıyorsunuz? Bu yıl 50 yerli mankenle çalıştık. Bizde baş manken yoktur, hepsi elbise askısıdır. Elbisemizi teşhir ederler, satmaya çalışırlar. Ama askının kadife kaplı olanı, tel olanı, plastik, bir de tahta olanı vardır. Bu da benim ustamın lafıdır; Türk mankenler göğüsleriyle, Avrupalı omuzlarıyla yürüyor. Elbiseyi kadının omuzu taşır. Sema Şimşek bu anlamda Mayruk kadınını iyi temsil ediyor.
VECİHE ASLAN
|