Muhafazakar AKP'den sola: Değişime ayak uydurun

Yerel seçime 40 gün kaldı.. Peki neden hala seçim havası yok?
AKP ve CHP İstanbul, Ankara gibi kritik yerlerdeki adaylarını açıklamadığı için mi?
Toplumu geren, polemik yaratan konular raflarda tutulduğu için mi?
Türkiye, normalleşme sürecine girdiği için mi?
Muhalefet etkisiz kaldığı için mi?
Seçmenin AKP'ye verdiği desteğin bu seçimde de süreceği, geniş kitle tarafından öngörüldüğü için mi?
Kavgacı siyaset insanları bıktırdığı için mi?
Yoksa tümü mü?
İster tümü deyin, ister bunlardan birini seçin, ister başka bir gerekçe bulun; ortada kabul etmemiz gereken bir gerçek var.. Bu seçim çok farklı olacak..
Yerel seçim gibi yerel seçim olacak..
Bu, şu demek..
Yerel unsurlar, yerel konular ön plana çıkacak.. Genel seçim havasını yaşamayacağız..
Bunun da birkaç nedeni var..
AKP iktidarının kalıcı görülmesi önemli bir faktör.. Sokağa tam olarak yansımasa bile ekonomideki düzelme, siyasal istikrarın sürmesi talebini de güçlendiriyor.. Bu da seçmenin iktidar partisine yönelmesine neden oluyor..
AKP, 1.5 yıldır iktidarda.. Irak politikası dışında başarılı bir grafik çizdiği, kabul edilmesi gereken bir gerçek.. Yani AKP'nin Türkiye'yi tam anlamıyla düzlüğe çıkaracağına yönelik beklenti sürüyor..
Umutlar tükendiği anda Kıbrıs'ın çözüm sürecine girmesi de AKP'nin kazanç hanesine küçümsenmeyecek miktarda puan yazdırdı..
Çünkü toplum, AKP iktidarının aynı performansı aralık ayında da göstereceğine, AB yolunu açağına inanıyor..
Bu da seçimin sert bir iklimde geçmesini engelliyor.. Hatta daha da ötesi, toplumu seçim havasına bile sokmuyor..
Bir başka unsur daha var tabii.. AKP, türban gibi, imam-hatipler gibi gerginlik yaratacak, bölünmeye neden olacak konuları gündemden çekti.. Buzdolabına kaldırdı.. Tartışma zemini yaratmadı..
Peki gündemde ne var?
Kıbrıs.. O da sadece Meclis çatısı altında tartışılıyor.. Toplum pek ilgilenmiyor.. Çünkü süreç belli.. Kıbrıs artık Kıbrıslı Türkler'in iç meselesi oldu.. Türkiye yapacağını yaptı, Kıbrıs'ı, sonu çözüm olan geri dönülmez bir yola soktu.. Kıbrıs, seçim malzemesi olmaktan çıktı..
Şöyle bir düşünün; geriye ne kalıyor?
Gündemde ortalığı kasıp kavuracak, ciddi tartışmalar yaratacak, partileri birbirine düşürecek ciddi bir sorun yok..
Olmadığı için de alıştığımız seçim havası yok..
Belki normali budur.. Yerel seçim böyle yapılır.. Daha önce yaşamadığımız için yadırgıyoruz.. Neden seçim havasına bir türlü girilmedi diye hayıflanıyoruz..
Sisteme yönelik sert tartışmaların yaşanmamasında önemli bir faktör daha var.. Kavramlar, tanımlar o kadar iç içe girdi ki, seçmen çözmekte zorlanıyor..
Örnek mi?
Muhafazakık temeline oturduğunu ilan eden AKP'nin Genel Başkanı, sosyal demokrat bir kimlik taşıyan, taşıdığı kimlikten dolayı değişimin öncüsü olması gereken CHP'ye 'Değişime ayak uydurun' çağrısı yaptı..
Haydi çıkın işin içinden..
Gelin eski kavramlarla yeni siyaseti yorumlamaya çalışın..