|
|
Yerel çapta tarih bilinci
Ülkemiz gençleri, eğitimde aldıkları resmi ve gayriresmi "tarih" bilgileri ile şanlı tarihimize ait kahramanlık anlatımlarından oluşan bir zihinsel donanıma sahip olur. Buna karşın yerleşim bölgelerimizde bulunan tarihi eserlerin korunmasının bir yurttaşlık sorumluluğu olduğunu pek kavramazlar.
Tarihi eser ve bulguların, zar zor müzeleştirildiği, ama bu müzelere bekçi bulunmasında zorlanıldığı ülkemizde, önünden geçerken gözümüze ilişen (veya ilişmeyen) tarihi harabelerin, kültür mirası olarak korunmasını, gençlerimize bu eserlerin korunmasının sorumluluğunu getirecek şöyle bir düzenlemeyle sağlayamaz mıyız? Diyelim ki "Tarihi Eserler"i korumakla yükümlü kuruluşlar, bu eserlerin envanteri ile künyelendirdiği birtakım bilgileri muhtarlara bildirsin. Muhtar da, kayıtlı nüfustan (diyelim ki sekiz-on sekiz yaş) grubunda olduğunu saptadığı çocuk veya gençlere bu tarihi eseri korumanın sorumluluğunun kendilerine düştüğünü hatırlatan bir organizasyon kurulmasına yardımcı olmak görevinin üstlenmesi sağlansın.
Böyle bir örgütlenme toplumda tarih bilincinin oluşturulması ve yükseltilmesi açısından gerçekten çok yararlı olabilir. Günümüzün gerçek milliyetçilik anlayışı, yurttaşın ülke coğrafyasında yaşanmış kültürlerden bugüne kalanları yarınlara aktarmak için koruma bilincine ulaşmak biçiminde olmalıdır.
Bu uygulamada çıkacak pürüzlere çözümler bulunması epey çaba gerektirecek gibi gözükse de, mahalleli çocuk ve gençlerin, en yakın çevrelerindeki tarihi eserlerin korunması sorumluluğunu üstlenecekleri böyle bir düzenlemenin yapılması bütün güçlüklere karşın denemeye değer bir çaba olarak görülmektedir. SEVGİ ÖZKAN (YÖRET Gönüllüsü) - İSTANBUL
|