PERŞEMBE gecesi Cüneyt Özdemir'in sunduğu 5N1K programında, feminist yazar Ayşe Düzkan ve Bilgi Üniversitesi hocalarından Esra Arsan ile "Aydınlar 'reality show'lara nasıl yaklaşmalı" konusunu tartıştık. Laf arasında, "Arabesk müzik doğuşundan ancak 20 yıl sonra doğru dürüst incelendi, akademi açısından bu bir skandaldır" dedim. Tabii itirazlar geldi: "Yapılmadığını nereden biliyorsun?"
***
Dün Gaziantep Meslek Yüksek Okulu Radyo-TV Yayımcılığı'ndan Dr. Nüket Elpeze'nin mesajını aldım. Bizim programı izleyen Elpeze yakınıyor: "Türk tüketicisinin reklamlara niye kuşkuyla baktığını araştırdım. Ayrıca ABD-Irak Savaşı'nın haberlerde ne şekilde izleyiciye sunulduğunu inceledim... Şu anda iki çalışmam da basılmayı bekliyor. Eğer basılmazlarsa sizin haberiniz olmayacak ve dolayısıyla bu konularda araştırma yapılmadığını sanacaksınız." Haklı bir itiraz bu. Yine de karanlığa küfretmek yerine bir mum bulup yakmaya çalışmalıyız.
Şöyle: Türkiye'de birçok master ve doktora tezi hazırlanıyor.Ancak medyanın bunları takip etmesi zor. Çünkü çok sayıda üniversite var. Ayrıca piyasanın, yani yayıncıların gündemi de farklı olabiliyor, ilgi göstermiyorlar. O halde ilişkiyi tersine çevirmeliyiz. Nasıl mı? Basit! Hatırlarsanız bu köşede Hacettepe Üniversitesi hocalarından Prof. Zafer Durusoy'un 'ölümlü trafik kazaları'nı konu edinen bir çalışmasını yayınlamıştım. (5 Aralık 2003) Prof. Durusoy çok akıllıca davranmıştı. Çalışmasını kısa tutmuş ve kolay anlaşılır bir dille kaleme almıştı. Sonra da bu araştırmayı e-posta ile gazetecilere göndermişti.
Sonuç: Benim ilgimi çekti ve buraya aldım. Aynı şeyi niye diğer akademisyenler yapmasın? Elinizde bir tez mi var? Gazetecilerin ya da yayıncıların sizi keşfetmesini beklemeyin! 4-5 sayfalık bir özet çıkarıp gönderin. Eğer gündemle ilgiliyse ve ilginçse mutlaka bir yerlerde haber yapılacaktır.
