Köşebent yazar tipleri
Emin Çölaşan geçenlerde köşe yazarı kriterlerini belirlemişti. Çölaşan'ın yazısından vazife çıkararak köşe yazarı tiplerini irdeledik. Hayat dayatıyor işte ne yaparsınız ÖNEMLİ NOT: Aşağıda adı geçmeyen kişi ve kurum isimleri tamamen gerçek olup doğacak alınganlıklar 'yarası olan gocunur' şeklinde karşılanacaktır. Kıllananlara önemle duyurulur!
RESMEN KÖŞE YAZARLARI: Bunlar köşe yazarlarının 'koala' kolundan olup biraz tembeldirler. Bu tembellikleri yüzünden haftada bir gün fazla bile yazmak istemezler. Öyle tembeldirler ki, 'etkilenmemek bahanesi'yle ne kitap, ne dergi ne de gazete okurlar. Biri telefonla arayıp malumat vermezse çuvalladıklarının resmidir.
KÖŞE OLMUŞ KÖŞE YAZARLARI: 'Sınıf Bilinci'ni diline pelesenk ederken kendini birden bire sınıf atlamaya çalışırken bulan komik insanlardır. Diğer adları 'yazarkasa'dır. Yemekten yemeğe koşmaktan yazı yazmaya zamanları kalmaz. Bu yüzden de yemeğe para vermezler. O paraları biriktirerek çeşitli kooperatiflerde hisse satın alırlar. Hayatta en övündükleri şey 'kaç kooperatif hissesine sahip oldukları'dır.
TİKLİ TİLKİ KÖŞE YAZARLARI: Bu tiplere 'takıntılı' demek daha doğru olur. 3-5 tane konuları vardır, çevirip çevirip onları yazarlar. Başka konulardan anlamadıkları gibi 3-5 konunun da yaza yaza cılkını çıkarırlar. 'Bilirkişi' havalarıyla 'önyargılı infaz' yapmaya bayılırlar. Misal 'laiklik' hastası bir zatsa köşe yazarımız, yemek konulu yazarken bile İmambayıldı'yla Kemalpaşa Tatlısı arasında yaptığı tercihten dem vurur.
ÇAYLAK KÖŞE YAZARLARI: Gazeteler tarafından 'draft' edildikten sonra yazmaya başlarlar. Herkesin gözü üstlerinde olduğu için ilk başlarda tedirgin olsalar da zaman geçtikçe 'kaşarlaşma süreci' de işlemeye başlar. Çaylak oldukları zaman herkesten önce yazılarını yazarlar ve hatta bir gün, iki gün sonrasının yazısının telaşına düşerler. "Usta ne düşünüyorsun bu hususta" köşe yazarları tarafından kabul edilmeleri çok zordur. Yılmayan tipleri de mevcuttur.
MAL BULMUŞ MAĞRİBİ KÖŞE YAZARLARI: Kendilerini fasulye gibi nimetten sayarlar. Kazara yazıları biri tarafından kullanılacak olursa ortalığı ayağa kaldırırlar, haftalarca bu konuyu yazarlar. 'Yavrularının insanlar tarafından çalınacağını sanan anne kedi' kıvamındadırlar. Köşelerine alarm taktıran modelleri bile vardır.
KULİSMENLER: Onlardan habersiz siyaset dünyasında hiçbir şeyin olamayacağına inanırlar. Devamlı suretle kulislerde dolaşırlar. Kim, nerede ne yapmış öğrenmeye çalışırlar. Bir kulisi rakip köşede gördükleri zaman sinir krizi geçirip debelenmeye başlarlar. Hemen o politikacıyı arayıp kıskançlık krizi geçiren aldatılmaya müsait kadınlar gibi "Söyle çabuk kimdi o kadın?" diye çemkirirler.
POLEMİKÇİLER: "Biri bana sataşsa da neşemizi bulsak" diye kıvranan, polemikle beslenen köşe yazarlarıdır. Bu tiplerin bir diğer tali kolu ise 'iki köşe yazarı birbirine girse de havamızı bulsak'çılardır.
BU TİP YAZILARDAN MEDET UMAN KÖŞE YAZARLARI: Sık sık böyle yazılar yazarak ses getirdiklerini, millete medyanın içini dışını ispiyonlayarak başlarının göğe erdiğini zannederler. Oysa ki bu tipler, yazılarının Görevimiz Tehlike'deki CD gibi kendi kendini 5 saniye içinde imha ettiğini bilmezler.
|