YEREL seçim öncesi, adaylar kadar, AKP'nin Türkiye genelinde yüzde kaç oy alacağı da tartışılıyor.. Kimine göre yüzde 50'yi aşar.. Kimine göre de 3 Kasım'da zaten tavan yaptı.. Yapmadıysa bile en fazla birkaç puan daha artırır.. Peki AKP yüzde 50'yi geçerse ne olur? Bu noktada da iki görüş var.. Birinci görüşe göre AKP sertleşir.. Seçmenden aldığı yüzde 50'nin üzerindeki destekle bazı konuların üzerine daha rahat gider.. Örneğin YÖK'e istediğini kabul ettirir.. Türban konusunda adım atar.. Bürokrasinin direncini kırar.. Ülke genelinde kendisine karşı çıkacak muhalif ses bırakmaz.. AKP içindeki radikal unsurlar da taleplerini daha rahat iletirler.. Türkiye tek parti yönetiminden tek adam yönetimine doğru kayar.. Karşımıza çok farklı bir Tayyip Erdoğan portresi çıkar.. Eski söylemine döner.. Dayatmacı olur.. Kurumlar arası çatışmalara, gerginliklere daha fazla tanık oluruz.. Tam tersini savunanlar da var.. Erdoğan tabanından istemediği desteği seçmenden bulursa çok rahatlar.. AKP'yi daha hızla, daha rahat merkez partisi haline getirir.. Buna karşı çıkan il, ilçe örgütlerinin üzerine rahat gider.. Kadrosunu yeniler.. Siyasi cemaat diye tanımladığı unsurları partisinden temizler.. Biri bardağa boş diğeri dolu tarafından bakan iki görüş.. Ortak noktaları AKP'nin yüzde 50'yi bulacağı.. Bir de "AKP yüzde 35'in biraz üzerine çıkar ama 40'ı bulamaz" diyenler var.. Onlara göre AKP dışındaki blok ne olursa olsun AKP'ye gitmez.. Kerhen de olsa 'AKP'nin karşısında durmak' adına başka adaylara oy verirler.. AKP belediye başkanlıklarının ezici çoğunluğunu kazanabilir ama oy oranını yukarılara, yüzde 50'nin üzerine taşıyamaz.. Bunların dışında temennide bulunanlar grubu da var.. Onların yaklaşımı biraz farklı.. Onlar durum tesbiti yaptıklarında AKP'nin yüzde 50'lere yaklaştığını görüyorlar ama yaklaşmamasını temenni ediyorlar.. Neden mi? 'Demokrasi tehlikeye girer' diyorlar.. Savları da şu; AKP dışındaki siyasal örgütlenmeler zaten büyük bir kriz içinde.. Bu sonuç, krizi depreme çevirir.. Parlamento içindeki tek muhalif güç olan CHP de çok büyük oranda oy kaybederse ülke muhalefetsiz bir döneme girer.. Parlamento içi muhalefet daha da zayıflarsa.. Parlamento dışı muhalefet bu boşluğu doldurur.. Bu da artık siyaset kurumunun içinde siyasal bir zeminde yapılmaz.. Çünkü ortada üzerinde durulacak siyasi zemin kalmaz.. 3 Kasım'da oy vermeyen 9 milyondan fazla seçmen, temenniciler grubunun hem umudu hem de korkulu rüyası.. Umudu; çünkü onlar sandığa gider ve AKP dışına oy verirlerse AKP yine birinci parti olur ama yüzde 50'yi bulamaz.. Korkusu; çünkü sandığa gitmeyen seçmen sayısı daha da artabilir.. Bu da en çok AKP'nin işine yarar.. Oy oranını yükseltir.. Seçim öncesi işte bunlar konuşuluyor, bunlar tartışılıyor..
