|
|
|
|
G 14 ve UEFA
KEMAL DİNÇER Kulüplerin yaşadığı ekonomik krizlerin ve kaynak arayışlarının son günlerde gazetelerde bolca yer almasıyla birlikte kafamızı kaldırıp bu konuda Avrupa'daki gelişmelere de bakmak lazım. Yaşanan ekonomik krizler önemli bir sebep olsa da, spor kulüplerinin gelir artışı arayışlarında Avrupa da bizden farklı değil. Bir Rus işadamının gelip önemli miktarda borcu bulunan Chelsea'yı alması, Parma'nın sponsorunun iflası ve sahibinin hapse girmesi, kulüplerin hisse senetlerinin değer kaybı gibi örnekler bu konudaki değişik örneklerden bazıları. 1998 yılında kurulan ve G 14 diye adlandırılan bir grup var. Kurucuları R.Madrid, Juventus, Barcelona, B.Munih, M.United, Inter gibi Avrupa'nın zengin ve köklü kulüpleri. Brüksel'de merkezleri, ayrıca genel sekreterleri ve de idari kadrolarıyla çok ciddi bir çalışma içerisindeler. Kendilerini de "kulüplerin sesi" olarak tanımlamaktalar. Düşüşe geçen TV ve gişe gelirlerinin kendileri için önemli bir tehdit olduğunu tespit eden G 14'ün UEFA'dan değişik talepleri var. Öncelikli hedef ise Şampiyonlar Ligi pastasından daha çok pay almak. Şampiyonlar Ligi'ne küçük ülke takımlarının katılmasına engel olunup İtalya, İspanya, İngiltere gibi futbolu ve ekonomisi güçlü ülkelerden daha çok takımın alınmasını istiyorlar. Bu yolla kendi aralarında daha çok oynayacaklarını ve bu maçlara olacak yüksek talepten daha çok kazanç elde edeceklerini sav u n u y o r l a r . Şampiyonlar Ligi'nin pazarlama haklarını elinde bulunduran TEAM şirketinin sözleşmesinin de bu yıl sona ermesi ile birlikte yeni dönemde daha iyi ekonomik şartlara sahip olmayı beklemekteler. UEFA ise G 14'ü tanımıyor ve taleplerine karşı da son derece soğuk yaklaşıyor. UEFA'ya göre Şampiyonlar Ligi çok başarılı bir organizasyon ve asıl amaç küçük bir azınlığın değil, genelin imkanlarının iyileştirilmesi olmalı. G 14'ün son zamanlarda çok ısrarcı olduğu bir başka konu da milli takımlara gönderdikleri oyuncular için oyuncu başına günlük $ 6.000 ücretin kulüplere ödenmesi. Bunun yanısıra kulüp sezonlarının milli takım maçlarıyla kesilmemesini ve özellikle milli maçlar sayısının azaltılarak oyuncuların çok yıpranmasına mani olunmasını istiyorlar. Bu taleplerine olumlu cevap verilmemesi halinde de UEFA'yı mahkemeye vereceklerini açıkça belirtiyorlar. Avrupa futbolu ilginç gelişmelere gebe. Ülkemiz için düşünüldüğünde de kulüplerin zorluklarının ve taleplerinin arttığı bir dönemde üzerinde ciddi olarak düşünülmesi gereken konular bunlar. Futbol Federasyonu'nun kaynakları yaratmada ve de dağıtımda yeni boyutlar düşünmesi, dünya kulübü olmak hedefindeki kulüplerin de geleceği planlamaya daha fazla önem vermeleri gerekecek.
KEMAL DİNÇER
|
|
|
|
|
|
|
|
|