|
|
|
|
|
Gençler... Cumhuriyet'in bekçileri
|
|
Gençler... Cumhuriyet'in bekçileri
Celal Değer "İstanbul'da yaşayan bir Siirtli." 3 kızı, 3 oğlu var. 3 kez beyin ameliyatı geçirmiş. Hayli de kilolu. Siirt'te kendi adını taşıyan bir İlköğretim Okulu yaptırdı. - Sizi tebrik ediyoruz Celal bey. - Sagolasin, varolasin sayin yazarim. Ben ne yapmişem ki? Dogdugim torpaga okul yapmişem. Biz okumamişez, yavrular okisin. Celal Değer'in oğlu Selami Değer yanımıza geldi. Ona "babanıza iyi bakın" dedik. - Gözümüz gibi bakırez... O okul yaptırdi, Siirtli'nin gönlünü fethetti... Ben de lise yaptirirem.
*** 3-A sınıfına girdik. Atatürk Köşesi, Yazı Köşesi, Resim Köşesi var. Resim Köşesi'nde "Anıtkabir" resmi. Duvarlarda da yazılar. Ve yazıların çoğu "elektrikle" ilgili. Bölgede elektrik öyle önemli ki... "Enerji tasarrufu" okullarda ders olmuş. Öğrencilerin arasına oturduk. Önlerinde "hikaye kitapları" vardı. "Minik Kuzular." "Karbeyaz." "Zıpkın ile Bıçkın." Çocuklarla biraz sohbet ettik. "Cin gibiler... Her şeyden haberleri var... Dersleri çok iyi."
*** Derken sınıfa Başbakan girdi. Çocuklara "Çikolata" dağıtmaya başladı. Bizi görünce, öğrencilere sordu: - Yavuz amcanıza da vereyim mi? Çocuklar "ver, ver" diye tempo tuttular. Tayyip bey de "olur" dedi. Çikolatayı "verecekmiş gibi" yapıp, sonra geri çekti. Ve bir kahkaha koptu.
*** Helikopterdeydik. Tayyip bey, yanında İçişleri Bakanı, onun yanında da biz. Abdülkadir Aksu önce sakız uzattı: - Sayın Başbakan'dan. Sonra da "bir sandviçin yarısını" verdi: - Diğer yarısını da sayın Başbakan yiyor. Tayyip bey "çikolatayı vermedik ama... Sandviç ve sakızla idare et" der gibi gülüyordu. Diyarbakırlı gazeteciler Siirt'teydiler. İçişleri Bakanı Aksu'ya "emniyet müdürünü" övdüler: - Bize bir iletişim hattı kurdu... Bilgiye ulaşmakta zorluk çekmiyoruz. Siirtliler "valileri Nuri Okutan'ı" övdüler: - Genç... Çalışkan... Eğitime büyük önem veriyor.
*** Bölge "genç idarecilerle" dolu. Ve hepsi de birer "ateş parçası." Halkla "iç içe." Başbakan'a dedik ki: - Büyük Atatürk, Cumhuriyet'i gençlere boşuna emanet etmemiş... Tecrübeden elbet yararlanacağız ama... Gençleri de görüyorsunuz... Nasıl başarılılar. Başbakan'ın yanıtı: - Doğru... Batman Valisi Efkan Ala'yı da bir tanıyın... O da öyle... Çevreyi derledi, topladı... Başarılı.
*** Siirt'te bir açılıştan, diğerine gidiyorduk. "Gençten biri" yaklaştı: - Ben Batman Valisi Efkan Ala... Her yeri geziyorsunuz, Batman'a da bekliyoruz.
|
|
|
|
|
|
|
|
|