EKONOMİYİ tehdit edecek gelişmelerin ise ekonomi dışı alanlarda patlak vereceği konuşuluyor. Mayınlı sahada neler görünüyor?
* Yerel Seçimler: Hükümetin, iyi niyetli söylemlerine rağmen, seçim harcamaları bir şekilde yapılıyor. Yeni İhale Kanunu'ndaki engellerden kurtulmak isteyen belediyeler önemli ihaleleri daha geçen yıl tamamladı. Müteahhitler Birliği Başkanı Nihat Özdemir sadece Ankara ve İstanbul Belediyeleri'nce ihale edilen işlerin 3 milyar doları bulduğunu söyledi. Belediyeler ve bağlı şirketlerinin vadesi geldiği halde Hazine'ye ödemedikleri borçlar 4.2 milyar dolar. AK Parti'nin muhtemel yerel seçim zaferi, belediye borçlarına müdahale etmeyi gerektirecek. Kamu bankalarında yıllarca üstü örtülen açıklar, bu kez yerel yönetimlerin faturası olarak karşımıza çıkacak. Bu borçlar ya konsolide edilecek ya da yeni vergi salınması gerekecek.
* AB Çapası: Hükümet, siyasi ve ekonomik reformları için AB'yi çapa haline getirdi. Askerlerin, cumhuriyeti koruma ve kollama rolü, sistemdeki geleneksel ağırlığı AB'ye uyum kapsamında azaltılmaya çalışıldı. 2004 yılından sonra IMF'nin yerini AB'nin alacağı, önemli miktarda dış kaynak geleceği söylendi. Kıbrıs sorunu çözülmez, kamuoyunu tatmin edici bir ara formül bulunmazsa, geleceğin güvencesi olarak görülen AB, bir anda kaygı kaynağı olabilir. Siyaset dışı güçler harekete geçebilir, hükümet sorgulanabilir.
* Sürpriz Paket: Seçim süreci, hükümetin acı reçete uygulama kapasitesinde zafiyet yaratabilir. Bu durumda, yeni ekonomik paketlerin açılması gündeme gelebilir. Devlet Bakanı Babacan'ın, "Tedbir alma gereği ne zaman ortaya çıkarsa o tedbirler alınacak" sözü, içimizi rahatlatsa da hükümetin tedbir almayı gerektirecek ortamlar yaratması, ekonomik dalgaları kabartacak.
* Özerk Kurullar: Hükümetin, "Davul bizim sırtımızda, tokmak başkalarının elinde" sözleriyle tanımladığı özerk kurullarda ayıklama dönemi başlayacak. Türkiye, yarı özerk sisteme ayak uydurmak zorunda kalacak. Özellikle, BDDK'nın araştırılması için TBMM'de kurulan komisyon, bankaların yeniden sermayelendirilmesi gerçeğini gün ışığına çıkardığında tartışmalar alevlenecek. El konulan bankaların eski sahiplerine iade edilmesine ilişkin yargı kararları ise Hazine'ye ilave yükler getirecek. Borç yönetiminin nefesi daralacak.