Dünkü rakamlardan sonra enflasyon hedefinin tutturulacağı artık iyice belirginleşti. Böylece 2 yıldır üst üste resmi enflasyon hedefine ulaşılmış olacak. Bu, daha önceleri görmeye alışmadığımız bir durum. 2002 ve 2003 hedeflerinin tutması, yüzde 12'lik 2004 hedefinin inandırıcılığını da artırıyor. Olumlu bir gelişme ancak ortada dikkatle izlenmesi gereken bazı riskler var. Bu riskler, Merkez Bankası'nın son Para Politikası Raporu'nda belirtiliyor. Önce olası gelişmelere bakalım: -İç talepte Merkez Bankası şu an itibariyle 2003 enflasyon hedefinin gerçekleşmesini riske sokacak bir baskı görmüyor. Ancak 2004 konusunda henüz emin görünmüyor. -Faizlerdeki gerileme karşısında tasarruf sahipleri tüketime yönelebilir. Öte yandan halkın gelir düzeyi birkaç yıldır enflasyon karşısında ciddi biçimde geriledi. Bu durum iç talepteki olası bir artışı sınırlayacaktır. Merkez Bankası özel tüketim harcamalarının 2004 hedefine katkısının 2003'e göre daha az olacağını düşünüyor. -Bu yılki ihracat performansı 2004'te de sürerse firmalar kapasite artırabilirler ve bu da özel sektörü yatırım harcaması yapmaya zorlayabilir. Kamunun tüketim ve yatırım harcamalarında ise program gereği artış hızının oldukça düşük olması bekleniyor. -Tarımda 2004'ün 'iyi yıl' olacağı beklentisiyle Merkez Bankası, tarımsal üretimin artmasını ve enflasyonu olumlu etkilemesini bekliyor. Sanayide ise üretim artışının motoru ihracat olacak. -Merkez Bankası'na göre bu yıl enflasyon düşüşünde önemli payı olan kurlar "mali ve parasal disiplin sürdükçe" sorun olmayacak. Nitekim dünkü rakamlar ekimdeki kur sıçramasının etkisinin hiç de korkulduğu kadar olmadığını gösterdi. -2004'te elektrik ve doğalgazda fiyat artışı olmayacağı açıklandı. Ham petrol fiyatları ve kurlarda olağan dışı sıçrama olmadığı sürece kamuda enflasyon hedefini tehlikeye atacak bir fiyatlama davranışı beklenmiyor. -Kamu kesiminde 2004 için ücret artışları enflasyon hedefiyle uyumlu belirlendi. Dolayısıyla buradan da sorun beklenmiyor. Gelelim risklere: -Merkez Bankası'na göre önemli bir bölümü dövize endeksli olan borç stokunun kırılgan yapısı hâlâ devam ediyor. Bu, gözardı edilmemesi gereken bir tespit. İşler ters gittiğinde enflasyon beklentilerini olumsuz etkiler. -Banka, yerel seçimler öncesinde kamu yatırımlarının artması olasılığına dikkat çekiyor. Bu aslında yaygın bir endişe. Programlananın ötesindeki kamu harcamaları enflasyon açısından ciddi bir risk olur. -Gıda ve turizm fiyat artışlarının düşük kalması 2003'teki enflasyon düşüşünde önemli rol oynamıştı. Ancakw bu eğilim 2004'te aynen devam etmeyebilir. -Eğitim ve sağlık gibi bazı sektörlerde geçmiş enflasyona endeksli fiyatlama alışkanlığı sürüyor. Bu alışkanlığın kırılması lazım. -Kamu 2004 ücret ve fiyat ayarlamalarını enflasyon hedefiyle uyumlu bir şekilde oluşturdu ancak hedefe ulaşabilmek için özel kesimin de aynı davranışı göstermesi gerekiyor.