|
 |
|
İşportadan koleje
Altı yaşından beri Adana'da kağıt mendil ve su satarak çalışan Onur Buğdaycı, TED'in sınavını kazanıp 150 şanslı öğrenciden biri oldu. Hayalleri değişti, Oxford'ta okuyup Cumhurbaşkanı olmak istiyor
GİRİŞ
Türkiye'nin dört bir yanından seçilen fakir ama başarılı 150 öğrenci bu yıl kolejli oldu. Türk Eğitim Derneği'nin (TED) açtığı sınavları kazanan bu öğrencilere verilen burs, onların hayatını sihirli bir değnek gibi aniden değiştirdi.
Tatlı satarak ailesine bakan minik öğrenciler, hayatlarında yer yatağı dışında ilk kez rahat bir yatakta uyumanın tadını çıkaranlar, işportacı annesini geride bırakarak yeni bir hayata adım atanlar yarının yöneticileri olmak üzere karşılıksız burs aldılar.
Tam Eğitim Bursu Projesi'nin mucidi kendisi de TED'li olan Türk Eğitim Derneği'nin en genç başkanı Selçuk Pehlivanoğlu. Ortaöğretim 6. sınıf ve lise hazırlık düzeyinde gençlerin faydalandığı burs öğrencilere karşılıksız olarak veriliyor. Pehlivanoğlu, burs sisteminin her türlü ayrıntısıyla özel olarak ilgileniyor. Öğrencilerin kitap defterlerinden, günlük kıyafetlerine kadar her türlü ihtiyaçları haftalık 10 milyon liralık cep harçlığı olan bursla karşılanıyor. Hayatlarının büyük bölümünde parasızlık çeken bu öğrenciler bursu kazandıkları andan itibaren bu sorunlarından kurtuluyorlar.
Yapılan sınav ve ön eleme sonucu belirlenen bu öğrenciler, TED'de başlayan yeni hayatlarına hazırlanmak için özel bir dönemden geçirildiler. Onlara bu geçiş döneminde psikologlar ve rehberlik uzmanları destek verdi. Uyum sağlamaları için eksik oldukları konularda özel eğitimler aldılar. Sofrada nasıl oturulacağından diksyon derslerine kadar pek çok konuda destek gördüler.
165 Onur Buğdaycı. Onun adını akılda tutmakta, hatta unutmamakta fayda var, çünkü bu genç adamın çok büyük planları var. Önce Oxford'a gitmek istiyor. Eğitimini dünyanın en iyi üniversitelerinden birinde tamamladıktan sonra Türkiye'ye dönüp cumhurbaşkanı olmayı hayal ediyor.
Ona bu hayalleri TED Polatlı Koleji'nde geçirdiği son birkaç ay kazandırdı. Daha önce kardeşine ve annesiyle ay sonunu getirebilmeyi, istediği kitabı alabilmek için küçük harçlığından aylarca para biriktirmeyi hayal edebiliyordu.
Şimdi hayatıyla birlikte hayalleri de değişti.
Onur Buğdaycı, kendisi gibi başarılı arkadaşlarıyla birlikte kurduğu hayatta, akşamüstü basket oynayabiliyor, kütüphaneden istediği kitabı bulabiliyor ve hocalarından istediği anda destek görüyor. 150 burslu öğrenci arasında en iddialılardan biri. İlk notlarına bakılırsa öğretmenleri onun bu iddialarının hiç de yere basmaz hayaller olmadığını düşünüyorlar.
SIRADA KARDEŞİ VAR
İki çocuklu bir ailenin hayata biraz şanssız başlamış büyük oğlu olan Onur, babasını üç yaşında kaybetmiş. Annesi, kardeşine ve ona pazarlarda t-shirt satarak bakmış. Onur, altı yaşından beri şeker, kağıt mendil, su satarak ailesine yardımcı olduğunu söylüyor. Yaşadığı hayatı biraz yüzü buruşarak anlatıyor. Annesinin onun için büyük anlamı olduğunu anlatırken, "Akşamları hep birlikte kitap okurduk. Annem bizim her zaman eğitim görmemizi istedi" diyor. Sırada kardeşi olduğunu düşünüyor. Onun da burs sınavlarına katılarak TED'liler arasına katılmasını istiyor.
ANNESİNİ ÇOK ÖZLEDİ
Annesiyle telefonla pek konuşamadığını, son iki aydır ailesini göremediğini söylüyor. Biraz içi buruk. Ancak geçtiğimiz hafta annesinden gelen mektubu özenle katlayıp koyduğu cebinden çıkartarak okumamızı istiyor. Bu son derece itinayla yazılmış mektup Adana'da pazarcılık yaparak t-shirt satarak çocuklarının geçimini sağlayan idealist annenin duygularını tüm netliği ile anlatıyor.
TED'de bulunan gençlerin çoğunun cebinde, aileleriyle aralarındaki bağı kuvvetlendirip onların güçlenmelerini sağlayan bu tip mektuplar bulunuyor.
AİLELER İHMAL EDİLMİYOR
Yeni hayatlarına uyum sağlamak için tek tek özel eğitim sürecinden geçirilen TED'in burslu öğrencilerinin aileleriyle, aralarındaki bağın kopmaması için de çaba harcanıyor. TED Genel Müdürü Selçuk Pehlivanoğlu, "Öğrencilerin zengin fakir ayrımını yaşamamaları için özellikle uğraş veriyoruz. Artık sorun yaşamıyorlar. Bunu yaparken aileleriyle de iletişimlerini korumaları konusunda çalıştık. İlk dönemde ailelerini göremediği için ağlayan öğrenciler oldu. Bazı ailelerin masraflarını karşılayarak Ankara'ya davet ediyoruz. Burada otelde kalıp çocuklarıyla diyalog kuruyorlar. Ancak Onur ve annesi arasındaki özel iletişim mektuplarla devam ediyor. Onların birbirleri için yazdığı mektuplar bizi de derinden etkiliyor" diyor.
ANNENİN MEKTUBU
Canım oğlum,
Seni ne kadar çok sevdiğimi ve benim için ne kadar çok değerli olduğunu bilemezsin. Hayatımın tek güzelliği kardeşin ve sensin.
Güzellik iyilikten doğar, iyiliklerde doğruluğun yanında oturur. Güzel, iyi ve doğru olan herşeyde sende var. Doğruluk her türlü şartlar altında meyve verir. Senin için saadet ümidi ancak doğrulukta vardır. Sakın doğruluktan ayrılma yavrum.
Oğlum, fırsatlar yaz bulutuna benzer. Büyük adamları da büyük fırsatlar yaratır. Okulunu kazanman senin için büyük bir fırsattır. Sen sağlam karakteri olan bir gençsin. Senin eline geçen bu fırsatı en iyi şekilde değerlendirmenden alıkoyacak hiçbir olay olamaz. Toplumumuzun "Paslanmaktansa yıpranalım" ilkesini edinmiş pekçok çalışkan, dürüst ve başarılı insanlara ihtiyacı var. Bunlardan biri neden sen olmayasın? Oğlum, aklın ve ilmin üç büyük düşmanı vardır; fenalık, cahillik, tembellik. Bunları kendine huy edinme. İnsan ne için yaşıyorsa, onun büyüklüğü ve önemi kadar yükselir.
Yavrum, öğretmenlerine ve okulda görev yapan büyüklerine karşı saygıda kusur etme. Tesekkür etmesini bil. Arkadaşlarınla ve çevrenle dost ol. Dostluk kanatsız sevgidir. Dost kazanmanın tek yolu da dost olabilmektir.
Canım oğlum, geçen her gün yaşadığın güzel bir gün, gelen her gün de yaşamakla bitmeyen; mutluluklarla, güzelliklerle, başarılarla dolu olsun.
Sevgilerimle
Annen
YARIN
* Projenin mucidi Selçuk Pehlivanoğlu sistemi anlatıyor.
* Tatlı satarak ailesine bakan Mardinli Nusrettin şimdi kolejli.
Esra TÜZÜN
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
