kapat
11.10.2003
YAZARLAR
ATV
EKONOMİ
limasollu
TÜRKİYE
DÜNYA
POLİTİKA
SPOR
MEDYA
SERİ İLANLAR
METEO
TRAFİK
ŞANS&OYUN
ACİL TEL



GREENCARD

İmar Bankası için bir öneri

Her gün elektronik posta kutumuza yağan yüzlerce feryada rağmen İmar Bankası ve Uzan Grubu dosyasından ısrarla uzak durduk.

Ne söyleyecektik ki? Ya vıcık vıcık popülizm yapıp "İmar Bankası'ndaki mevduat devlet güvencesindeydi, ödeyin insanlara paralarını" diyecektik. Ya da "Riski seven sonucuna katlanır" gaddarlığına demir atmak zorunda kalacaktık.

O nedenle çözüm arayışları belli bir noktaya gelinceye kadar izlemekle yetinmeyi uygun bulduk. Bugün birtakım formüller tartışıldığına göre -ihtiyatlı adımlarla- konuya girebiliriz.

Önce birkaç tespit Uzanlar, İmar Bankası'na yatırılan paraları piyasaya kredi olarak vermediler. Hatta "Bizim batık kredimiz yok" diyerek bunu örnek başarı öyküsü olarak anlatıyorlardı. Ya ne yaptılar? Yatırımlarına aktardılar. 2 milyar dolara mal olan Berke Barajı, İmar Bankası mudilerinin paralarıyla gerçekleşti. Hatırlayın; Kemal Uzan, barajın açılışında "Beş kuruş dış kaynak olmadan bu eseri Türkiye'ye kazandırdık" diye övünmüştü. 9 katrilyon lira dolaylarında tahmin edilen mevduatın geri kalan bölümü de, büyük ölçüde özelleştirilen çimento fabrikalarına, ÇEAŞ ve Kepez'in yatırımlarına, Telsim'e gitti.

İmar'daki hesapların sırrı
İkinci gözlem İmar Bankası'nda 9 katrilyon liralık mevduatın hepsi ana para değil. Bunların çok önemli bir bölümü dokunulmadığı için bileşik faizle kar topu gibi büyümüş hesaplar. İmar Bankası 15 yıl boyunca "En yüksek faizi biz veririz" diye reklam yapmıştı. İnceleyin; mevduatın büyük çoğunluğu yıllarca dokunulmayan, her çekilmek istendiğinde faiz bir-iki puan daha artırılarak ikna edilen, en azından ana paraya dokunulmaması sağlanan hesaplardan oluşuyor. Anlamı İmar Bankası mudilerinin çoğunun -kızmasınlar ama- o paraya acil ihtiyaçları yok.

Şimdi bir de gerçekleri sıralayalım. Birincisi, devlet 9 katrilyon lirayı bir defada çıkarıp ödeyemez. Çünkü öyle bir kaynak yok. İmar Bankası olayı patlak verdiğinde, Dışişleri Bakanı Gül açık konuşmuştu "Havuza öyle bir taş düştü ki, hiç su bırakmadı..." Haklı; ABD'nin Irak'a asker gönderme karşılığı Türkiye'ye 5 yıllık sürede vereceği krediye eşit bir kambur söz konusu.

İkincisi, bir an için devletin böyle bir kaynağı bulduğunu varsaysak bile, yine de 9 katrilyon lirayı ödeyemez. Çünkü piyasaya o büyüklükte para enjekte etmek, enflasyonun raydan çıkıp "hiper" boyutlara zıplaması demek. Piyasadaki banknotun toplamı 19.5 katrilyon lira. İmar Bankası'nın faturası, bunun yarısına eşit!

Özal-Kahveci formülü
Gelelim çözüm arayışlarına katkı önerimize...

Rahmetli Turgut Özal ve Adnan Kahveci'nin başarılı sonuç vermiş "enstrüman"ları neden düşünülmüyor ki?

Devletin el koyduğu Uzan şirketlerinin çoğu tıkır tıkır para kazanıyor Berke Barajı, ÇEAŞ, Kepez Elektrik, Telsim, çimento fabrikaları...

Bunları bir sepette toplayıp, kârlarına dayalı gelir ortaklığı senedi çıkarmaya ve İmar Bankası mudilerine vermeye ne dersiniz?

Mudilerin bir bölümü başta sızlanabilir ama "şüpheli" ya da "tahsil tarihi belirsiz" alacak yerine istediği zaman nakde çevirebileceği (borsada işlem görecek) bir kağıt onların da işine gelir.

Böylece bir taşla birçok kuş vurulmuş olur Devlet kaynak arayışından kurtulur. Enflasyonu azdırma riski ortadan kalkar. Sermayenin tabana yayılması hedefine doğru irice bir adım atılmış olur. Borsaya derinlik gelir... Bir bankacı dostumuza sorduk, "Böyle bir kağıdı teminat kabul eder misiniz" diye. "Balıklama atlarız" dedi.

Öneri bizden, tartışmak uzmanlardan...

Mesajlarınız için: esafak@sabah.com.tr


Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya tıklayın

<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
hibe destekler

Sarı Sayfalar
GreenCard
TEMA

Copyright © 2003, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır