|
 |


Nafile dava
Yargıtay Altıncı Ceza Dairesi bugün "yapılmış seçimin davası" için toplanacak... Dosyayı inceleyecek... Savunmayı dinleyecek... Ve savunmanın talebini de dikkate alarak "kararını daha ileri bir tarihe" bırakacak.
Yani...
"Bir bardak suda fırtına davası" bir süre daha konuşulacak.
Keşke dava bugün sonuçlansa.
Zira "uzatmanın" kimseye yararı yok.
Ama "uzatmak için strateji üreten" çok.
****
Salı akşamı Kültür ve Turizm Bakanı Erkan Mumcu'nun evindeki davetteydik.
Adalet Bakanı Cemil Çiçek de vardı.
- Cemil bey... Yargıtay... Yüksek Seçim Kurulu... Seçimin yenilenmesi tartışmaları... Ne diyorsunuz?
Adalet Bakanı'nın yanıtı aynen şöyle
****
Biz iktidara mahkeme kararıyla gelmedik.
Milletin kararıyla geldik.
Türkiye şu anda bu neviden tartışmaları kaldıracak bir durumda değil.
Ekonomi hala bıçak sırtında.
Dış politikada önemli gelişmelerin ve kararların arefesindeyiz.
Tekrar içe dönük konuları tartışmaya başlar ve iç mücadeleye girersek, faturası ağır olur.
Seçimde yüzde 35 oy aldık, yarın yüzde 40'la, 50'yle geliriz ama... Türkiye zaman kaybeder.
Toplumsal barış yakalanmış ve siyasi istikrar sağlanmışken, AKP'nin sebep olmadığı birtakım işlemlerden dolayı Türkiye'yi belirsizliğe sürüklemek büyük vebal.
Bunu herkesin değerlendireceğini sanıyorum.
Türkiye önünü görmeye başladı.
Eski hastalıklar nüksetmesin.
Ülkenin önü tıkanmasın.
****
Dün öğle yemeğinde DYP'li Eyüp Aşık'la birlikteydik.
Aşık, atv'nin Ankara Temsilcisi Murat İde ile bize bir "değerlendirme" yaptı.
Onun penceresinden görünenler de şöyle
****
Seçimin iptali söz konusu değil.
İstikrarın bozulması söz konusu değil.
Bu hükümetin gitmesi mümkün değil.
Çıkan kanunların iptal edilmesi mümkün değil. Milletvekillerinin maaşlarının geri alınması mümkün değil.
****
Aşık bütün bunlardan sonra "bir şey daha" söyledi
- Ama ortada devlete karşı işlenmiş bir sahtecilik suçu var... Devlet, kendisine karşı yapılmış sahteciliği yok sayamaz.
"Yani" dedik.
Aldığımız yanıt şu istikamette
- DYP'nin TBMM'ye girmesi için bir kapı aralanabilir mi?.. Aralanırsa da iyi olur... Zira merkez sağın zayıflığı demokrasinin zaafıdır... Bu zaafı ancak DYP giderir... Hele DYP Meclis'te olursa, iktidarın alternatifi haline gelir.
****
Konunun "iki boyutu" var
Birincisi "seçimlerin iptali."
Bu mümkün değil.
AKP'yi "halk getirdi."
Başarılı olamazsa yine "halk götürür."
İkincisi "DYP, Meclis'e girecek mi?"
DYP ve hatta ANAP keşke bu konuyu "seçimden önce" gündemlerine alsalardı, evlenselerdi, seçime tek parti olarak girselerdi.
Kendi içlerindeki değişimi gerçekleştirselerdi. Bunu beceremediler.
Atı alan Tayyip bey Üsküdar'ı geçtikten sonra şimdi "derin yorumların" peşindeler.
****
Hazır, DYP ile ANAP'ın "geçmişte beceremedikleri evlilik" konusuna girmişken...
"Güncel bir gözlemimizi de" ekleyelim.
Yurdu gezip, gördük ki...
DYP ile ANAP "bu saatten sonra" evlenseler ne olur?
"Olur olmasına da artık bu evlilikten çocuk olmaz."
****
Neyse, Yargıtay "kararını" bir an önce versin de konu artık kapansın.
Ve bundan sonra "siyaset sınıfı kendi göbeğini kendisi kessin.
Yargıdan medet ummasın.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|