|
 |
|
YAVUZ SEMERCİ
İmarzedenin katrilyonları 4 yılda, taksitle ödenecek
Detayları henüz bilmiyorum. Ama Bakanlar Kurulu'na İmar Bankası mağdurları için bir ödeme planı sunulmuş.
Büyük bir sıkıntı yaratacağa benzeyen plan şöyle işleyecek Mevduatlar müşteri bazında küçükten büyüğe göre tasnif edilecek. Belirlenen en düşük limit dahilinde herkese ödeme yapılacak. Kalanlar ise paralarını, 48 aylık vadeye uzanan zaman diliminde taksit taksit, nakit olarak alacak. Yani bono filan verilmeyecek. Taksitlendirilen miktar için faiz işletilmesi ise şimdilik düşünülmüyor.
BDDK, savcılığa, İmar Bankası'nda kayıtlı mevduat ile kayıtdışı mevduat arasında 3.2 katrilyon liralık bir fark bulduklarını belirterek (bono hariç), banka sahip ve yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Faturanın 8-9 katrilyon liraya çıktığı da konuşuluyor.
Bilgi bu. Yoruma gelince;
Otorite (BDDK), İmar Bankası'nın bankacılık yapma iznini kaldırdı ve tasfiye sürecine soktu. Fon'a devredilen diğer 21 banka gibi İmar'da hakim hissedarlarının hisselerine el konulmadı. Başka bir deyişle BDDK, mevduat sahiplerinin garanti kapsamında bulunan mevduatını ödemeyi üstlendi.
İlgili kanun, ödemenin nasıl yapılacağını açıklamıyor. Hukukçulara sordum. Pek çoğu, kanunu "sigorta kapsamındaki mevduatının bir seferde ve hemen ödenmesi" şeklinde yorumluyor...
Ancak makro ekonomik dengeler açısından katrilyonlarca liralık ödemenin yapılması da imkansız gibi görülüyor.
Yani uygulama karakolluk!
Eğer mudi, ödeme planını kabul ederse sorun yok. Kabul etmeyenler ise paralarına hemen kavuşmak için Bakanlar Kurulu'nun kararını idari yargıya götürebilir.
İdari yargının bir davaya bakabilmesi için, davacının "hak düşürücü süre" içinde başvurması önemli. İmar Bankası mevduat sahibi BDDK'nın çağrısı ile başvurularını yaptı. Ama bono sahipleri için durum farklı. 60 günlük yasal sürenin bitmesine iki gün kaldı. Bono sahiplerinin TSMF'ye noter kanalı ile başvurması gerektiğini söyleyenler var. Doğru mu bilemiyorum. Önemli gördüğüm için bu ayrıntıyı da yazıma ekledim.
İnsansız büyüme!
Büyüme rakamları açıklandı. Konuyu ekonomistler tartışacak. Rakamları olumlu bulan, "iyiye gidiyoruz" diyen çok. Ama bu işte terslik var. Çevremde bulunan işsizlerin pek çoğu iş bulamadı. Tartışmalara katkı yapmak için birkaç veriyi ileteyim
1) Türkiye İşsizlik Kurumu Genel Müdürlüğü'nün (İŞKUR) işsizlik sigortası rakamları dikkat çekici. Bu kurumdan işsizlik sigortası alanların sayısı ocak ayında 42 bin kişiydi. Nisan ayında 60 binlere çıktı. Temmuz ayında 58 bine düştü. Ağustos ayında ise 62 bin kişiye tırmandı. Yani işsizlerin sayısı artıyor.
2) DİE'nin istihdam rakamlarına göre bir önceki yıl 21 milyon 975 bin kişi olan istihdam, veri tarihinde 21 milyon 696 bin kişiye düştü. İstihdam rakamı 261 bin azaldı.
3) 2003 yılında aktif olarak iş arama kanallarına başvuranların sayısı 2 milyon 418 bin kişi. Bu sayı giderek azalıyor. Nedeni ise istihdam artmadığına göre, iş bulma ümidi tükenen insanların iş aramayı bırakmasından kaynaklanıyor olmalı.
Bu veriler, sanayicilerin artık daha az insanla işlerini sürdürme eğiliminde olduğunu gösteriyor. O nedenle insansız büyüyoruz.
Büyüme, işsizlerimize henüz çare olmuyor.
İstikrarın korunması, büyümenin devamı ile bu sorunu aşabileceğimizi umalım...
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
