|
 |
|
ÖMER ÜRÜNDÜL
Kartal'ın tek eksiği santrfor
Kore'deki turnuva, Beşiktaş için çok yararlı oldu. Saat farkına alışmadan, rutubetli bir ortamda ikişer gün arayla oynanan üç karşılaşmada genel görüntü olumluydu. Oyun disiplini, kontrollu anlayış, topa mümkün olduğunca fazla sahip olmak, savunma güvencesine özen göstermek, rakiplerin gücüne, maçların gidişatına ve skoruna göre tempoyu gerektiği zamanlarda zorlamak, Lucescu'nun temel prensipleri.
Kartal'ın sistemi hazır
Kore'deki turnuva açıkça gösterdi ki, Beşiktaş'ın oturmuş bir düzeni var. Kollektif yapı da her geçen gün aşama gösteriyor. Yeni transferlerle elde bol alternatifli bir kadro var. Ronaldo, Zago ve Ahmet Yıldırım birbirlerini tamamlayan, iyi yer parselleyen, topu olumlu kullanan son derece uyumlu bir defans bloku. Emre ve Gökhan alternatifler. Orta sahadaki yenilerden Ahmed Hassan'ın yetenekleri belli. Üçüncü maçta görev yapan Ümit'i de beğendim. Hem pres yapıyor hem de top kullanabiliyor ayrıca yabancılık da çekmedi. Önemli yeteneklere sahip Okan, sağ kulvarda kendisine güvenliydi. Sinan'ın adaptasyon dönemi hızlı gelişiyor. Bilhassa rakiplerin baskı kurdukları dönemlerde geniş alanda her an gole gidebilecek bir forvet. Böyle bir uç adamına takımın ihtiyacı vardı. Ama Sinan'ın bazı temel eksikleri var. Başarılı başlayan varyasyonlarının sonunu genelde iyi getiremiyor. Bu da zaman içinde gelişecek.
Alışkanlıklar değişmeli
Lucescu'nun kafasında düşündüklerini istediği biçimde sahaya yansıtması için iki faktör var. Birincisi; Ahmed Hassan ve Okan'ı kendi düzenine alıştırması. Her iki futbolcu da G.Birliği'nde Ersun Yanal'ın stratejisiyle tempoyu sürekli zorluyorlardı. Bu anlayış Beşiktaş'ın yapısına ters gelir. Bu yüzden Ahmed Hassan ve Okan'ın mecburen kılık değiştirmeleri gerekiyor. Ahmed Hassan kontrollu futbolla çabuk varyasyonlarını bütünleştirecek, Okan da dengeli ofansif girişimlere çıkıp, asli defansif görevini ihmal etmeyecek. İkincisi ise günümüz futbolunun istediği özelliklere sahip, kuvvetli, dengeli bir forvetin transferi.
Terim artık bir karar vermeli
G.Saray hazırlık maçlarını sürdürüyor. Fatih Terim'in inandığı bir oyun modeli var. Dar alan presine dayalı, yüksek tempolu bir anlayış. G.Saray'daki ilk 4 senelik döneminde ve geçen sezonun ortasına kadar Terim birkaç maç dışında 4'lü defans uygulattı. Son bölümde ise kaydırmalı 3'lü defansa geçti. De Boer'in transferi ile geri dörtlünün ortasında kaptan Bülent ile birlikte çizgi defans uygulamasını iyi bilen tam bir tecrübe ikilisi oluştu. Fatih Terim'i en çok sevindiren olaylardan biri de De Boer'in geriden oyun kurma becerisidir. Hakan Şükür'ün görev almasıyla ileri uç ve orta sahanın katkısı mutlaka artacaktır. Şu andaki en büyük sorun orta sahada. Çok oyuncu var ama istikrar yok. Geçen seneki sıkıntının odak noktası da orta sahadaydı. Bu bölgedeki sürekli değişik isimlerin görevlendirilmesi, kollektif yapıyı olumsuz etkiledi. Organizasyon sıkıntısı hücum zenginliğini engellerken, fazla top kayıpları da sistemi arızaya uğrattı. Çünkü Terim'in istediği etki, dar alan presi böyle bir ortamda oluşamazdı. İşte bütün bunları gözönüne alarak Fatih Terim'in bir an önce elindeki malzemeyle nasıl bir orta saha kuracağına karar vermesi gerekiyor. Sürekli taşlarla oynamak fayda getirmeyecektir. Amsterdam'daki ciddi turnuvadaki iki ciddi maçta bu işin net biçimde açıklığa kavuşması lazım.
Fener'e beyin şart
F.Bahçe'nin Aachen ile yaptığı son hazırlık maçı Daum'un işinin hiç de kolay olmadığını gösterdi. Öncelikle Hooijdonk ve ilk defa forma giyen Luciano'yu analiz etmek istiyorum. Van Hooijdonk'un etkisiz görüntüsünün bir çok sebepleri var. Henüz fizik açıdan hazır değil. Arkadaşlarını daha tanımıyor. En önemlisi de orta sahada ciddi bir organizasyon sıkıntısı var. Van Hooijdonk'un kalitesi belli. Golcü, asistci ve de duran top ustası. Bunların yanında sırtı kaleye dönük, topla rakip arasına girip orta saha arkadaşlarına ofansif ortam için servis yapıyor. Bu özelliklerini Aachen karşısında da sergiledi. Eğer sakatlık problemi yaşamazsa, belli bir süre sonra Van Hooijdonk'un büyük katkıları görülecektir.
Luciano iyi seçim
Luciano yer seçimini iyi ayarlayan, deneylimli bir defans oyuncusu. Bir defans adamı için yeni bir takıma uyum sağlamak diğer görev yerlerinden daha kolaydır. Luciano da ilk maçında hiç yabancılık çekmedi. Topu riske etmeden akıllı kullanıyor, hava hakimiyeti yüksek ama manevralarda ağır.
F.Bahçe, Aachen karşısında orta sahada arızalar gösterdi. Daum, Tuncay'ı iki forvetin arkasında ofansif orta saha olarak görevlendiriyor. Tuncay'ın çabuk düşünce anlayışı yok. Pas zamanlamasını ayarlayamıyor. Bu yüzden Hooijdonk'un yanında ikinci forvet rolüne soyunması randımanını çok daha fazla arttıracaktır. Kemal iyi niyetli ama bal yapmayan arı gibi. Aurelio da benzer yapıda. Zaman zaman olumlu icraatlar yapıyor ama oyunu yönlendirmesi ve olumlu pasta devamlılığı yok.
Bu bölgede bir tek Selçuk dengeli çünkü ön libero özelliklerinin tümüne sahip. Böyle bir şablonda çok koşan orta saha ofansif ve defansif sorunlar yaşıyor. Aralarındaki organizasyon sıkıntısı forvetin verimini düşürüyor. Ayrıca kanat bindirmelerinin gündeme gelmesini engelliyor. İleri hızlı çıkışlardaki basit top kayıpları da rakibe atak şansı veriyor, yerleşme düzeni bozulduğundan çok sayıda sarı kartlık faul yapılıyor. Bunlar Aachen maçında açıkça görüldü. Rakip rekor sayıda duran top kazandı. Buna karşılık F.Bahçe ilk ve son frikiğini 70. dakikada buldu. Daum, Tuncay'ı ileri ikilide Van Hooijdonk'un yanında düşünmeli. Ayrıca forvet hattı için Serhat ve Semih var. Bence yeni bir Brezilyalı forvet yerine işi bilen, oyunu yönlendirecek, yaratıcı özelliklere sahip, forveti ile yakın işbirliğine girecek, zamanlamalı derin top kullanabilecek bir orta saha transferine ihtiyacı var.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
