|
|
İLKER SARIER
Vakıf üniversiteleri
Her gencin umudu "nitelikli bir lisans öğrenimi" elde etmek. Ailelerin derdi de, evlatlarını çağdaş bir üniversiteye sokabilmek...
Türkiye'nin devlet üniversitelerini, "kaynak yetersizliği" ciddi biçimde örseledi, örselemeye devam ediyor.
Buna karşılık, son yıllarda çok hızlı bir gelişme kaydeden "vakıf üniversiteleri", hatırı sayılır bir "alternatif" ortaya koydular.
Vakıf üniversiteleri de, YÖK Yasası'na tabi ve akademik kurallar içinde çalışıyorlar. Akademik yeterlilik ve disiplin bakımından bir eksikleri yok.
Ayrıca, "özel işletmecilik" ve "verimli yönetim" dinamiklerinden yararlandıkları için öğrenciye daha çağdaş ve nitelikli bir eğitim ortamı sunabiliyorlar. Ayrıca, burada görev yapan öğretim üyeleri "göreli olarak" daha tatminkâr ücretlerle çalıştıkları için, "verimlilik" ve "çalışma ortamı" da beraberinde tatminkârlık kazanıyor, Çıta yükseliyor.
Vakıf üniversitelerinde, "başarı" ve "ihtiyaca" paralel "burs imkanları" da çok geniş...
Hülasa, Türkiye'nin vakıf üniversiteleri son birkaç yıl içinde çok önemli bir boşluğu kapatma başarısını ortaya koymuş görünüyorlar. Ailelere ve öğrencilere yol gösterir düşüncesiyle, aşağıya birkaç sayı alıyorum
1984 yılında kurulan Bilkent Üniversitesi, bugün 11.000 öğrenci okuturken, 12 yıl sonra kurulan Yeditepe Üniversitesi 11.249 öğrencisi ile Bilkent'i geçmiş vaziyette.
Bu rakamlar hem "performansı" hem de karşılanan ihtiyacı gösteriyor. Bilkent Üniversitesi bu yıl 4000, Yeditepe ise 2880 öğrenci daha alacak.
Diğer belli başlı vakıf üniversitelerinin mevcut öğrenci sayıları şöyle
Bilgi Üniversitesi- 7687. Bu yıl alacağı öğrenci sayısı 1977.
Başkent Üniversitesi - 5117. Bu yıl alacağı öğrenci sayısı 2160.
İstanbul Kültür Üniversitesi 2702. bu yıl alacağı öğrenci sayısı 1889.
Fatih Üniversitesi 2552. Bu yıl alacağı öğrenci sayısı 912.
Beykent Üniversitesi 2500. Bu yıl alacağı öğrenci sayısı 2044.
Koç Üniversitesi 2056. Bu yıl alacağı öğrenci sayısı 650.
Doğuş Üniversitesi- 1637. Bu yıl alacağı öğrenci sayısı 525.
Sabancı Üniversitesi 1493. bu yıl alacağı öğrenci sayısı 550.
Vakıf üniversiteleri hem kaliteleri ile hem de çabaları ile ülkenin kültürel aydınlanmasına servis veriyorlar.
Dr Kelly, kirli savaş kurbanı
İngiltere'de Savunma Bakanlığı danışmanı Dr. Kelly'nin ölü bulunması işleri iyice arapsaçına çevirdi. İngiltere'de demokrasi var, bu karanlık ve kirli denklem mutlaka aydınlanacaktır. Peki bize çıkan ders ne
Tony Blair, Bush'un dümensuyunda hiç düşünmeden kirli bir savaşa balıklama daldı. Bu kirlilik, çabuk deşifre oldu ve İngiliz basını, "ülkeyi sebepsiz savaşa sürüklediği iddiası" ile başbakana yüklenmeye başladı.
Bu noktada Dr. Kelly'e, "haber sızdırma" ve "köstebeklik görevi" düştü. BBC de bunu kullandı. Halbuki, bu da kirli bir işti. Dr Kelly ortaya çıkıp, meseleleri kamuoyuna açıklamak yerine "kirli" bir yol izledi. Kirlilikten yeni bir kirlilik ve bir "kurban" çıktı.
Sadece Blair hükümeti değil, "köstebek" kullanan BBC de zor duruma girdi.
"Şeffaflığın" olmadığı her yerde, pislik ve karanlık hesaplar vardır.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|