|
 |

SAVAÅ AY
SABAH ekibi "bereketli topraklar üzerinde"
İflâhsızın Yusuf, Pehlivan Ali, Köse Hasan... Büyük usta Orhan Kemal'in 'Bereketli Topraklar Üzerinde' adlı romanının üç kahramanıdır. İç Anadolu'daki köylerinden iş ve ekmek uğruna Çukurova'ya iner ve kâh fabrikalar, kâh inşaatlarda çalıştıktan sonra toprak ağalarının hükmettiği arazilerde çapacılık yaparlar. Çalışma koşulları fevkalade ağırdır. Fabrika pencerelerinde cam yerine çuval kullanılır örneğin. Soğuk iliklerine işler ve zatürree olurlar. Kaldıkları yer ona kezadır.
Fışkı kokan odalar
Mahalle muhtarının bir zamanlar hayvanlarını bağladığı, tabanı hâlâ gübre örtülü, genişçe bir ahırdır barındıkları yer. Atsinekleri vızıltılı daireler çizerek uçuşur, harap kerpiç duvarlar yarı bellerine kadar ıslaktır. Oda her daim ekşi ekşi fışkı kokmaktadır.
On yıllardır değişmeyen!..
Orhan Kemal o ağır koşulların hangi tarihte yaşadığını tam olarak anlatmaz romanında. Ancak on yıllardır değişen- değişmeyen şeyler kıskacında yine acı, zahmetli, meşakkatli iştir tarım işçiliği. Önümüzdeki günlerde kısmetse ekipler halinde "Bereketli Topraklara" konuk olacağız Sabah çalışanları olarak.
İlk durak
Karadeniz'den başlayıp "Hazinene Sahip Çık !" sloganıyla dere tepe düz gideceğiz. Tarlalara, harman- hasat yerlerine, silolara, meydanlara, köylere, kasabalara uğrayıp dertleşeceğiz yurttaşlarla. Ve başlangıcı yerüstü hazinelerimizin önde geleniyle; 'FINDIK'la yapacağız. Hepimize rast gele...
Özlenenler aradı
* "Özledik sizi" dediklerim arasından arayan arkadaşlar oldu.
* Mesela Mesut Yar kardeşim tee uzaklarda bir yerde tatil yapıp, kafa dinliyormuş azıcık.
* "Önüm tam net değil abi. Bakacağız bakalım" dedi.
* Ben de "Sen iyi adamsın koçum. İlaveten gelecek sizin" diyerekten,
* İçimden geçeni söyledim ona.
Teksoy tatilde
* Sonra Sadettin Teksoy aradı yine uzak bir köşeden.
* Bazı projelerinden bahsetti çok sevdim.
* Son olarak da Coşkun Aral'la konuştuk telefon vasıtasıylan.
* "Bir minibüs yaptırıp Siirt'ten başladım.
* Hasankeyf'de filan keyfini çıkardım fotoğrafçılığın" dedi.
Yine dolaÅŸacak ama
* Bu yıl sadece dış ülke belgesellerine değil;
* Macera sporları, kültür- tarih gezilerine de yer verecekmiş programlarında.
* Bir de seyredeniniz olmuÅŸtur belki,
* Yıldız Tilbe'nin konuğu oldum gecen gece.
* Orada bin yıllık arkadaşım Fatih Aksoy'la da dertleştik ayak üstü.
* Fatih çok umutlu yeni yıldızından.
* "Çok samimi, içten rahat bir kız Yıldız diyor."
* Sezona kadar iyice pişer- ısınır bence
* Ve çok iş yapar Yıldız fikrimce...
Vali Bey doÄŸru mu bunlar?
Sayın Åanlıurfa Valimize selam ve sevgilerimi sunuyor, virgülüne dokunmadan bana gelen bir e-maili paylaşıyorum. Elbette yanıtı da bekliyorum Sayın Validen "SavaÅŸ Bey; 11.07.2003 tarihinde GüneydoÄŸu'ya ailece yaptığımız gezi sonunda dönerken; yolumuzu uzatarak GAP'a uÄŸrayıp ülkemizin bu en önemli eserini yerinde görmek istemiÅŸtik. Bizi GAP'ın giriÅŸinde 4 güvenlik görevlisi karşıladı. GAP'a ziyaretlerin Sayın Urfa Valisi tarafından yasaklandığını söyleyerek bizi içeri almadılar.
Turistlere de yasak
Bizim gibi birçok insan ve GAP'ı görmeye gelmiş bir Fransız turist kafilesi de güvenlik nedeniyle geri çevrildi. Bu uygulamadaki mantıksızlığın ve bu gibi uygulamaların ülkemiz turizmine vereceği zararın anlaşılması için duyurulmasını istiyoruz.
Saygılar. Çiçek Åahin
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|