|
 |
|
YAVUZ SEMERCİ
Erdoğan'ın tavrı asimetrik oldu
Başbakan Tayyip Erdoğan, TBMM Grup Toplantısı'nda yüksek ses tonu eşliğinde anlatıyor
"Türk Telekom'la GSM şirketleri arasındaki asimetrik anlaşmaları, simetrik hale getirdik. Bununla 600 trilyon lira kazanıldı. Bu kazanım millete dönecek."
İnsanın kanı donuyor. Sanıyorsunuz ki, asimetrik anlaşmalarla, GSM şirketleri devleti kazıklamış. AKP iktidara gelince, durumu çakmış ve gereğini yapmış. Ama bahsedilen şeyin arka planı şaşırtıcı, altı çizilmesi gereken çarpıcı ve sarsıcı tespitlerle dolu...
Kamu çıkarlarını gözetmenin anlamı, sadece kamu kuruluşlarının çıkarlarını gözetmek midir?
Yani özel sektör firmalarının kamusal faydaları yok mu? Milyarlarca dolar ihracat yapan, vergisini ödeyen, binlerce kişi çalıştıran, yatırım yapan, ekonomiyi büyüten bu firmalar değil mi? Tartı, özel firmaları her durumda ve daima, kamu kuruluşları karşısında hafif mi gösterir?
Hukuki sürecin devam ettiği olayın özeti şöyle
GSM hatları ile Türk Telekom (TT) hatları arasında sorunsuz görüşmenin yapılabilmesi için bir ara bağlantı sözleşmesi yapılması gerekiyor. Son sözleşme 24.04.1998 tarihinde yapılmış. Buna göre görüşmenin sonlanma yeri GSM ise, TT gelirin yüzde 70'ini GSM operatörüne ödüyor. Elektrik Mühendisleri Odası, Ankara 9. İdare Mahkemesi'ne konuyu götürüyor ve TT'nin yaptığı bu anlaşmanın kamu yararına olmadığını ileri sürüyor. Mahkeme nihayetinde adı "Şebekelerarası İrtibat ve İşbirliği Sözleşmesinin Çağrı Sonlama Ücretleri" olan gelir paylaşımının ilgili bölümünü iptal ediyor. TT bu karar üzerine aynı mahkemeye bu kararın nasıl uygulanacağını soruyor. Mahkeme de iptal kararının taraflarca müzakere edilmesini ve tesis edecekleri yeni sözleşmelerle uygulanmış sayılacağını belirtiyor. Görüşmeler sektörün üst kurulu Telekomünikasyon Kurulu'nun hakemliğinde devam ederken, Türk Telekom, GSM şirketlerinin gelirine el koyduğunu açıklıyor. GSM şirketleri ise bunun hukuksuz olduğunu ileri sürüyor. Bu noktada kimin haklı, kimin haksız olduğunu tespit etme çabası anlamsız. Konu son derece teknik.
Ama Başbakan'ın tavrı garip.
Başbakan Erdoğan, tamamen ticari bir anlaşmazlıkta, Türk Telekom'un arkasına siyasi iradesini koyarak, GSM şirketlerini daraltacak bir süreç başlatıyor.
Simetrinin sözlük anlamı şu Eksen olarak alınan bir doğrudan veya merkez olarak alınan bir noktadan karşılıklı noktaları eşit uzaklıkta iki benzer parçanın birbirine göre durumu... Asimetrik yani bakışımsızlık ise simetriğin karşı anlamı. Yani parçalar eşit değil.
Ticari anlaşmalarda iki tarafın da çıkarlarının korunması temeldir. Yani simetri burada aranır. Sonucun asitmetrik gibi göründüğü durumlar, hakkaniyete uygun olabilir. Çünkü anlaşmaya imza koyanların ticari konumları, pozisyonları, yatırımları, avantajları birbirinden farklı olabilir. Mahkemelerin "Simetrik anlaşma yapın" demesi, "Geliri eşit paylaşın" anlamına gelebilir mi?
Bir ülkenin başbakanı, herkesin ve her kurumun başbakanı olmalı. Tayyip Erdoğan'ın tüm kişi ve kurumlara eşit yakınlıkta durması gerekmiyor mu? Yani duruşu simetrik olmalı. Ama Başbakan siyasi prim yapma adına, biraz da Uzan'ın Telsim'ini dövme adına asimetrik davrandı.
Ayrıca Erdoğan, taraf tutarak, Türk Telekom'un yıllarca birlikte çalışacağı GSM şirketleriyle müzakere edebilmesinin yolunu da tıkadı.
Haberleri gazete sayfası görüntüsünde okumak için
SABAH e-Medya"ya
tıklayın
|
|
|
|
