Alt alta
Burası bir yorum köşesi ama izninizle bugün sadece bazı haberleri alt alta sıralamakla yetineceğim.
Son haftanın haberleri bunlar:
Ve yoruma gerek bırakmayacak kadar da açık.
***
İnsani gelişmişlik, ekonomi, kağıt tüketimi gibi birçok konuda en gerilerde yer alan Türkiye, bir alanda dünya birincisi.
Nüfusuna oranla dünyada en çok askeri harcama yapan ülkeyiz.
Harcama oranı Avrupa Birliği ülkelerinde ortalama yüzde 2-3 iken, bizde yüzde 5'e yükseliyor.
(NATO VE ABD Savunma Bakanlığı kaynaklarından aktaran Güngör Uras)
***
Bizi izleyen Arap ülkelerinde erkekler birbirlerine "Anneni dün akşam Türk televizyonunda gördüm" diyerek hakaret ediyormuş. Bu söz üzerine namus kavgaları çıkıyormuş.
***
"Türkiye'nin en iyi ihraç ürünü ordusudur."
Söyleyen, finans devi George Soros.
***
Florida Atlantik Üniversitesi'nde devlet yüz binlerce dolar ödedi ve bir Türk'ün adını taşıyan kürsü kurdurdu.
Bu talihli Türk kimdir acaba?
Hoşgörü ışığıyla çağları aydınlatan ulu Yunus Emre ya da büyük Mevlânâ mı?
UNESCO'nun 100. doğum yıldönümünü bütün dünyada kutladığı Nazım Hikmet mi?
Ozan mı, bilim adamı mı; Muhteşem Süleyman mı, Fatih mi, devlet kurucusu Mustafa Kemal mi?
Hayır; Kenan Evren!
Yani bir darbe lideri.
Yunanistan'daki Papadopulos gibi darbe yapmış bir subay.
Ayrıca Picasso sergisinde "Bu da neymiş, ben daha iyi yaparım" diyen, demokrat aydınları "vatan haini" olarak niteleyen bir kişi.
(Yorum yok dedim ama dayanamıyorum: Batı üniversitelerinde Einstein kürsüsü olur, Newton kürsüsü olur ama Pinochet, Franco, Mussolini kürsüsü olmaz. Devletin bu tercihi, Türkiye karşıtı lobilere büyük koz vermiş oldu. Siz şimdi seyredin gümbürtüyü ve yarın birgün Amerikan gazetelerinde "Meğer tarih boyunca Türklerin en değerli insanı bir darbe lideriymiş" diye yazılar görünce sinirlenmeyin. Çünkü suç bizde.)
***
IMF Avrupa Direktörü demiş ki: "Yılda en az yüzde 9,3 büyümeyi sağlamanız koşuluyla 2023 yılında Yunanistan'ı yakayabilirsiniz."
Yılda yüzde 9,3 büyümeyi sağlayamayacağımıza ve bu arada AB üyesi Yunanistan da boş durmayacağına göre demek ki aradaki fark daha da açılacak.
***
İşte yöneticilerimizin bizi getirdiği nokta bu.
Şimdi ne yapmalı da bu açmazdan kurtulmalı?.
Ay yıldızlı kırmızı giysilere bürünsek ve vakur bir edayla (müziği İsrail'den alınma) "Bir başkadır benim memleketim!" şarkısını söylesek, yukarıdaki olumsuzlukları yenebilir miyiz dersiniz?
|