Basınç altında sakin kalmak
Bundan kısa bir süre önceydi... Garanti Bankası'nın Murahhas Üyesi Akın Öngör'le Türkiye'nin yakın geleceği üzerine laflıyorduk...
Bir ara Öngör'e, Türkiye gibi kaygan bir zeminde nasıl ayakta kalmayı başardıklarını sordum... Öngör hiç aklımdan çıkmayan şu sözleri söyledi:
"Türkiye gibi kaygan bir zeminde ayakta kalmayı spora düşkünlüğüme borçluyum. Basketbol oynadığım yıllarda çok şeyler öğrendim. Ekip çalışmasını orada gördüm. Bu çok önemli, çünkü basketbol bir ekip çalışmasını gerektiriyor. Ankara Koleji takımında basketbol oynarken ABD'den bir hoca getirdiler. Adı Hank Vaugn'du. Bize öğrettiği ilk ve en önemli şey, 'Basınç altında sakin kalmak!'tı. Son dakikaya kadar, bıkmadan, usanmadan mücadele etmeyi öğretti."
Akın Öngör'ün bu saptaması çok önemli...
Ülkenin kaosa sürüklenmemesi için bu şart!.. Paniklemeden, sabırla gemi sakin bir limana yanaşana dek beklemeliyiz.
LALE DEVRİ
Ki... 1990 ile 2000 yılları arasında yaşanan "Lale devri"nin devam edeceğini sananlarsa yanılıyor...
Çünkü, üretmeden tüketmenin, borçla büyümenin sürdürülebilir bir tarafı yok! Bir dönem Arjantin mucizesinden bahsediyorlardı...
Şimdi ise o mucize kâbusa dönüştü... Sokakta inekleri parçalıyorlar...
CHP'nin hazırladığı Arjantin dosyasını okudum... Arjantin mucizesi IMF'in verdiği 40 milyar dolar borç ile başlıyor...
Nakit akışının kesildiği gün ise sona eriyor...
Bu yüzden kalıcı bir başarı ya da mucize aranıyorsa, öncelikle "Mevzuat hazretleri"nin değiştirilmesi şart!
Üretimin, insanları işsiz bırakan sistemin değiştirilmesi şart!
Sonra da rüya görmeye gerek yok...
Çok çalışmamız, ama çok çalışmamız şart!
Ayrıca son yıllarda Türkiye çok görgüsüz ve çok hoşgörüsüz bir hal aldı... Titreyip kendimize gelmemizin tam zamanı...
Ama...
Basınç altında çözülmeden, milli değerlerimize, işimize, ailemize, vatanımıza, milletimize sahip çıkarak...
Yavuz nasıl Fenerli oldu?
Mesut Yılmaz, hepimizin bildiği gibi ağır Cimbomlu... Yani Avrupa Şampiyonu bir takımın taraftarı... Peki, büyük oğlu Yavuz nasıl Fenerli oldu?
Geçen gün bir aile dostu anlattı... Gülmekten karnımıza ağrılar girdi...
Aynen aktarıyorum...
Yılmaz taze bir babadır... Fakat yeni dünyaya gelen oğlunun, kardeşi Turgut Yılmaz gibi Fenerli olmasından endişe etmektedir... O yüzden hep bir sebep yaratıp, başını oğlunun odasından içeri uzatır... "En büyük Cimbom" diye bağırır... Odaya Galatasaray bayrağını fırlatıp kaçar... Bunu yıllarca tekrarlar... Sonuç; Yavuz fanatik Fenerli olur...
Aradan yıllar geçer... Hasan dünyaya gelir... Galatasaraylı aile dostları bu defa "Mesut, sakın Hasan'a da öyle yapma, yoksa bu çocuk da Fenerli olacak!" diye uyarırlar...
Yılmaz uyarıyı dinler... Hiç karışmaz...
Hasan'ı kendi haline bırakır.
Sonuç ortada: Hasan hepimizin bildiği o fanatik Cimbom'lu olup çıkar...
POLEMİK
Tarkan'ın özgür kızı
Filmin adı: "She's all that boys and girls!" Keyifli bir gençlik filmi.
Film bir üniversite kampusunda geçiyor. Filmin sonlarına doğru, başroldeki kız, sevgilisini terk edip uçağa binmek için yola çıkar. Tam köprünün üstünden geçerken, ayrıldığı sevgilisine ne kadar aşık olduğunu düşünüp, minübüsten iner. Tam o sahnede, devreye telefondan Tarkan'ın şarkı söylediği, bizim "Hazırkartçı" kız girer. Başında kovboy şapkası, sırtında çantası, ayağında çizmesi ile... Bir tek şarkısı eksik...
Denk gelirse izleyin. İzlesin diye 6 ay önce Mehmet Tezkan'a vermiştim. O kadar beğenmiş olmalı ki, filmi geri getirmedi! Şimdi bunlardan hangisi, daha önce çekilmiş diye sormayın!..
Tabii ki özgür kızınki!..
HYDE PARK
Büyük hizmet
Bor, ülkemiz için çok önemli bir maden. Bu konuda kamuoyunun bilinçlenmesine yardımcı olmanızı istiyorum. Ülkemiz adına yapabileceğiniz en büyük hizmet bu olacaktır. Cengiz Mutler
Yeter!
Fazıl Say olayını daha ne kadar uzatmayı düşünüyorsunuz? Ona gelene kadar bu ülkede ne pislikler var. Yapmış bir hata. Bu kadar abartmaya gerek yok. Böyle sanatçılar bu ülkeye az geliyor. Necla Karataş/İst.
Konuş Yılmaz
Terör örgütü PKK'nın isim değiştirmesiyle ilgili olarak herkes konuştu. ABD bile adını değiştirse de terör örgütüdür dedi. Peki Yılmaz neden konuşmuyor? Neden bir yorum yapmıyor? Cevap bekliyorum.Şeref Yazıcı/Ankara
Tatilya faciası
Nuri Cıngıllıoğlu Lisesi öğretmeniyim. Okul olarak Tatilya'ya gezi ve eğlence düzenledik. Organizasyonu düzenleyen Murat Subaşıoğlu, aynı anda 15 okulu çağırmış. Öğrenciler üst üste yığıldı. Kandırıldık. Ezilme tehlikesi atlattık. Hesap sorulsun. Fevzi Erdem/İst.
Eksrim
Benim sözüm SABAH'a. Amatör sporlara gösterdiğiniz ilgi hoş ancak yetersiz. Sayfada eksrimle ilgili haberleri de görmek istiyoruz. 1-8 Nisan'da Antalya'da yapılacak olan Dünya Şampiyonası'nın tanıtımı yapılsın. Tüm dünya ülkelerinden 1700 civarında sporcu katılıyor. Yıldız Çil/İst.
|