Eskiden "1 Mayıs" vardı. Nisanın son haftasında sinirler gerilmeye başlar, "olay" beklenmeye geçilirdi. 1 Mayıs'ı kutlamak isteyenler gerilir, yetkililer gerilir, güvenlik güçleri gerilir, halk gerilir. Ve her seferinde küçük gruplar, olay çıkmasının kutlamadan daha önemli olduğuna inananlar, 1 Mayıs'ın olaylı geçmesini sağlardı.

Bir süredir 1 Mayıs geriliminin yerini Nevruz gerilimi aldı. Olayın "tarafları" yine değişmedi. Kutlama yapmak isteyenler var, olay çıkartmak isteyenler var, olay çıkmasını önleyemeyen ya da "nasıl olsa olay çıkacak" diye davrananlar var.

Nevruz, çok eskilere dayanan; Ortadoğu ve Asya'nın bir bölümünde yüzyıllardır kutlanan bir "bayram". Kışın ağır koşullarından kurtulmanın, güneşe ve sıcağa kavuşmanın kutlaması. Yüzyıllar içinde her halk; değişik bölgelerde, ek anlamlar yükleyerek bu kutlamayı yapıyor. Sadece bir tek halka özgü, bir tek halka ait bir bayram değil ve hiç öyle olmamış.

Yasaklama neye yarıyor
Ama bu bayram sadece Türkiye'de "siyasi anlam" katılarak kutlanmaya çalışılıyor. Bir taraftan "isteyen istediği siyasi anlamı yüklesin ve öyle kutlasın" denilebilir ve denilmelidir. Tabii ki bu kutlama yasalar çerçevesinde olmak durumundadır. Belirlenmiş gösteri güzergâh ve alanlarında isteyen, istediği şekilde kutlar.

Bu yıl da Nevruz gerilim kaynağı oldu. Birkaç yerde yine küçük gruplar "olay" çıkmasını sağlayarak bu bayrama farklı bir anlam yükleme çabalarında "kısmen" başarılı oldular.

Bunun yanına bazı anlamsız yasaklamalar da eklendiği zaman Türkiye sanki bir savaş alanıymış görüntüsü, bir anda beyaz camlardan dünyaya yayıldı.

Diğer kutlamalara da bakıldığı zaman aslında olayların "münferit" kaldığı bile söylenebilir. Belli noktalarda "kararlı" grupların provokasyonları tutmuştur, ama kutlamaların çoğunluğunda Nevruz'un gerçek anlamı egemen olmuştur.

Yasaklamanın, sonuçta olay çıkarmak ve provokasyon yapmak konusunda "kararlı" grupçukların işine yaradığını bunca deneye rağmen bir kez daha görmüş ve yaşamış olduk.

Olay çıkarmanın faydası?
Yasalar çerçevesinde gösteri yapmak, istediği konuda istediği gibi kutlama yapmak Türkiye'de serbesttir. Anlamsız tedirginliklerin yol açtığı anlamsız tepkiler de sonuçta hep ters ve istenmeyen sonuçlara ulaşır.

Türkiye her 1 Mayıs'ta, olaylar nedeniyle akşam haberlerinin ön sırasına yerleşirdi. Dün de Nevruz nedeniyle bir kez daha aynı şey oldu.

1 Mayıs'larda olay çıkaranlar, bu bayramın siyasi anlamına ilgi ve sempati sağlayamadılar. Nevruz'da olay çıkaranların da bu bayrama kazandırmak istedikleri "siyasi anlam"a sempati sağlamaları mümkün değildir.

Ancak bu kışkırtmalara bahane sağlamamak, Türkiye'de yaygın bir yasakçılık varmış izlenimi vermemek de meselenin diğer tarafıdır.

Nevruz'un hiçbir olayın yaşanmadığı, çatışma görüntülerinin hafızalardan silindiği bir kutlama günü olması için bir yıl daha bekleyeceğiz.