kapat
28.02.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
Limasollu
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 DİYET
 TATLILAR
 CİNSELLİK
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
"Devletizm" ile nereye?

Şahane gidiyoruz. Çok güzel tartışıyoruz. Krizden ayağında pantolonu kalmamış Türkiye, öyle derin tartışıyor ki, dünyanın en "politik" ve en "ideolojik ülkesi" olmak şerefi ile uzanacak yatağına ve karnı aç olsa da başını yastığa müsterih olarak koyup, mışıl mışıl uyumaya devam edecek...

Aslında, gelirin 2 bin doların da altına düşmesiyle, politikleşmek, ideolojikleşmek ve bittabi marjinalleşmek doğru orantılıdır ya, neyse...

Fakat izninizle...

"İkinci cumhuriyetçileri bugün de çok fena dövdüm" diye düşünüp, aptalca ellerini oğuşturan "devletçiler"in artık kabak tadı verdiğini anlatmaya çalışacağım.

Siyasette de bir sürüsü, halka önder olmaya aday adayı yazılmasa, açıp ağzımı tek laf etmezdim, onu da bilin...

Çoğunluğun "saplantılarına" dayanmanın verdiği cesaretle, bir diplomatla mesleki ilişki kurdu diye kimi gazetecileri "vatan haini" olarak damgalamak sadece ucuz değil kalitesiz bir çizgidir, "eleştiri" değildir, fikir mücadelesi hiç değildir, üstelik çok tanıdık bir yöntemdir.

İttihatçılık'tan bunca yıl sonra hâlâ, "vatanseverlik-Atatürkçülük veya devrimcilik" çıkarmaya çalışmak da, beyhude bir çabadır.

Mamafih, karşı taraftaki ikinci cumhuriyetçiler, okumuş yazmış orta sınıf için bile kabul görmesi imkansız "teorik" saplantıları, hayattan kopuk bir kendini beğenmişlik ve "rahatsız ego" içinde sunarak, düşman kazanmaya devam etmeyi sanat haline getirmişlerse de, bu vaziyet, "Devletizm"in tükenmişliğini ve çürümüşlüğünü değiştirmez.

Teorik olarak çoğu zaman doğru analizler yapan ikinci cumhuriyet ekibinin bence ülkeye verdiği en büyük zarar, izlediği üslup ile "devletizm"in güçlenmesine yardımcı olmasıdır.

Bakın bu çok önemli... İkinci cumhuriyet liberalleri, psikolojik olarak kendilerine "tapıyor" olmasalardı, bu söylediğimi samimiyetle düşünürlerdi.

İnternet ortamında 50 yıl öncesini aşamamış "kuvâ-i milliye" türünden "oluşum"ların türemesi, herhalde bir şeyler anlatmaktadır.

Devletizm'in bindirdiği Karen Fogg "mektupları" çevresinde kopan fırtınanın da gösterdiği gibi, ikinci cumhuriyetçilerin özensiz tutumu, "devletizm" akımını bir miktar daha güçlendirmekten başka halta yaramamıştır.

Benim için "tayin edici" bir nokta olamaz ama bu memlekette kök salmış şu iki gözü kör İttihatçılığı bile bile, bir diplomat dahi olsa, bir yabancı ile ne gerek vardı, öyle içli dışlı, enseye tokat yazışmalara, öptüm seni ara beni muhabbetlerine...

Ne gerek var?

Gazetecisin, elbet görüşeceksin ama "resmi görüşme" yetmez mi?

Evet!..

Devletizm'in temsilcileri, temel sorunları bilemiyorlar. Faşizme yakın duruyorlar. Fikir hayatını ve özgürlükleri bastırarak Türkiye'nin idare edilebileceğini sanıyorlar. Ülkenin sorunlarına çözüm üretmeleri mümkün değil...

Tam tersi, her türlü açılımın, piyasa ekonomisinin, özelleştirmenin, demokratik reformların, dünya demokrasisi ve ekonomisi ile entegrasyonun önünde temel engel oluşturuyorlar.

Kesinlikle söylüyorum:

Devletizm ile artık hiçbir yere varılamaz...

Ama liberal ikinci cumhuriyetçilerle, çok "dikkatli" olmak kaydıyla demokrasiye ve özgürlüklere gidilebilir.

Dikkatli olmak kaydıyla dedim, çünkü "güven" vermiyorlar.

Çizgileri güven vermiyor.

Tarih ortada!

Bunların selefleri, İran'ı mollaların eline altın tepside sunmuştu.

Halefleri de, yıllardır Türkiye'de şeriatçılarla flört ediyor.

Hayattan çok kopuk oluşları da, her an yanlış bir şey yapacaklarmış hissini kuvvetlendiriyor.

Sonuç olarak:

Devletizm'den uzak duralım.

Liberal entelektüelleri de "hayat"a davet edelim.



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır