kapat
14.02.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 DİYET
 TATLILAR
 CİNSELLİK
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Erdoğan'ın lisansı

Gazetelerin yazdığına göre Tayyip Erdoğan bir televizyon kanalında sorgulanırken iktidara gelmesi halinde içkiyi yasaklamak için referandum yapacağını açıkladı.

Eğer Erdoğan değiştiği konusunda herkesi ikna etmek için o kadar çok uğraşmamış olsaydı bu niyetinin üzerinde durulmaya değmezdi. Ama çok uğraştı.

Bunun için, içki konusundaki sözleri ile değiştiği konusundaki sözlerinin bir çelişki teşkil ettiğini konuşabiliriz. Değiştim demesinin seçim propagandası amaçlı olduğunu söyleyebiliriz.

Bir defa -konuyu iyice düşünecek olursak- Türkiye'de içkinin serbest olduğu doğru değildir.

İçki sadece içki içmek isteyenler için serbesttir. Dini nedenlerle içki içmeyenler için içki serbest değildir. Yasaktır.

Dini bütün Müslümanlar tam bir özgürlük içerisinde bu yasağı yaşıyorlar.

Türkiye'de bugüne kadar birçok özgürlük kısıtlandı veya kullanılamayacak kadar daraltıldı. Ama içki içmeme özgürlüğünün bunlardan biri olduğunu kimse savunamaz.

İçki içmemek isteyenlerin içki içmeme özgürlüğü belki de Türkiye'deki en tartışmasız, en sağlam ve en köklü özgürlüklerden biridir. Bu yasak, en tam yasaklardan biridir.

Dolayısıyla, onu teyit etmek için halk oyuna başvurmaya gerek yoktur.

Hal böyle iken içki yasağı konusunda referandum yapmak, içki yasağına uyanların iradesini bu yasağa uymayanlara zorla empoze etmekten başka bir şey değildir.

İçki içenler içmeyenlere zorla içki içirmeye kalkışmadıklarına göre içki içmeyenlerin de içenleri hür ve rahat bırakması lazım. Çünkü burada ideal bir denge ile karşı karşıyayız: isteyen içiyor, istemeyen içmiyor.

Erdoğan bu dengeyi dini inançlarından dolayı bozmak istiyor: İçkiyi, Kuran Müslümanlar'a yasakladı diye yasaklamak istiyor. Bugüne kadar var olan bu yasağa uyup uymama özgürlüğünü kaldırmak istiyor -onu zorla bütün Türkiye Müslümanlar'ına empoze etmek istiyor. Halk oyu ile Kuran'da bulunan bir yasağı ülkedeki herkese uygulamak, Kuran'ın yasağını devletin yasağı haline getirmek istiyor.

Bu mantıkla, Kuran'ın yasakladığı diğer hususların da teker teker referanduma sunulup devlet yasası haline getirilmemesi için hiçbir neden yoktur.

Peki ama, denebilir; referandum demokratik değil mi? Halk eğer Erdoğan'ı iktidara getirecekse demek ki içkinin yasaklanmasını da onaylıyordur. O zaman yasaklanmasında mahzur yoktur.

Hayır. Öyle görünüyor belki, ama değil. Referandum ile içki yasağı koymak ile referandum ile şeriat devleti kurmak arasındaki tek fark, boyut farkıdır.

Demokrasi bütün özgürlükleri ve inançları içinde barındırdığı için demokrasidir. Demokrasi, içki içenle içmeyen, Müslüman ile Allah'sız, liberal ile faşist, kömünist ile kapitalist arasında ayrım yapmadan, çocuklarını güzel çirkin, kız erkek, akıllı akılsız demeden bağrına basan bir anne gibi kucaklar.

İktidar geçici bir lisanstır. Demokrasi, din gibi, sonsuzdur.



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır