kapat
10.02.2002
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
banner
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 GALOP
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPUS
 HYDEPARK
 İNANÇ
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 DİYET
 TATLILAR
 CİNSELLİK
 PAZAR SABAH
 KİTAP
 SİNEMA
 SANAT
 RENKLER
 GURME
 TARİH
 SUNNY
 HİGH-TECH
 YAT&TEKNE
 NET YORUM
 NET GÜNDEM
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 

Çok geç anladılar!

Türkiye'de kötü bir rüzgâr estirilmek istendi ve hatta bir süre de estirildi; servet düşmanlığı... Yanlış anlamayın; vergi dışı kazançtan veya kaynağı belli olmayan kara paradan değil, çalışılıp kazanılarak helal yoldan elde edilen vergilendirilmiş paradan söz ediyorum...

Ama öyle bir hava yaratıldı ki; bırakın dev tesisler kuran, insanlara iş, ekonomiye katma değer, Hazine'ye vergi sağlayan işadamlarını, yıllarca kazanıp biriktirdiği para ile bir kat, bir araba alanlara bile "soyguncu, hortumcu" gözü ile bakıldı...

Bu süreç, bütün dünyası almayı düşlediği 100 metrekarelik dairesi ve bütün rüyası emekli ikramiyesi olan dar kafalı birkaç bürokratın siyasi kimlik kazanmasıyla başladı...

Çünkü onların sığ kafalarına, kalibresiz akıllarına göre bir insanın fabrika kurması, 3-5 bin kişiye iş imkânı sağlaması, son model Mercedes alması mümkün değildi.. Bu insan ya hırsızdı, ya dolandırıcı...

İşte; estirilen bu rüzgâr yüzünden sermaye ürktü, kabuğuna çekildi... Yatırımlar durdu, ekonomi küçüldü... Ve sonuçta Türkiye tarihinde görülmemiş bir krizin içine girdi...Emin olabilirsiniz ki bu krizin miladı Sezer'in Ecevit'e Anayasa kitapçığını fırlattığı an değildi...

Bu krizin başlangıcı esnafı potansiyel vergi kaçakçısı gören, saygın işadamlarının bileklerine kelepçe geçiren kadronun Maliye'de ve Emniyet'te yönetimi ele geçirmesiydi...

Ama o günler geride kaldı...

Eminim ki; o sığ kafalar bile ülkeye verdikleri zararı gördükten sonra ekonominin ancak ekonomik kurallarla ve kararlarla yönetilebileceğini anladı...

Ve en önemlisi; istihdam sağlayan, katma değer yaratan ve devlete vergisini yatıranların ellerinin tutulması değil, sıkılması gerektiğini kavradı..

Bodyguard!
Sezen Aksu'nun petrolcü sevgilisi Önder Fırat, Hürriyet'in foto muhabiri Cenker Tezel'i tekme tokat dövüp makinesini kırıyor...

Sebep?

Cenker'in işini yapmak istemesi, yani Sezen Aksu gibi topluma malolmuş ünlü bir sanatçıyla sevgilisinin fotoğraflarını çekmesi...

Vay sen misin bunu yapan?

Önder Bey fırlıyor, gazeteciyi yakalayıp tekme tokat dövüyor... Yetmiyor; makinesini alıp kırıyor... Yine de sakinleşemiyor; bildiği küfürlerin tümünü sıralıyor...

***
İnsanların özel yaşamlarına saygı gösterilmesi gerektiğini hep savundum, savunuyorum... Paparazzilerin işin suyunu çıkardığını görüyorum...

Ama bir gerçeği de biliyorum; fotoğraflarının çekilmesi, haberlerinin yazılması için kiminle nerede hangi saatte birlikte olacağını ve ne yapacağını telefonla gazetecilere bildiren yalaka şöhret budalaları olduğunu...

Hürriyet muhabiri Cenker Tezel herhalde Sezen Aksu'nun sevgilisi Önder Fırat'ı da o yalakalardan zannetti ki fotoğrafını çekti... Bütün suçu işte bu...

Ama ya Önder Bey'in suçu?

Küfreden, yumruklarıyla gazeteci döven, kısacası zontavari kişilik sergileyen birinin en büyük suçu Sezen Aksu gibi bir sanatçıyla birlikte olması ve bunun ağırlığını taşıyamaması...

Liyakat mı sadakat mı?
Bir gazetenin manşeti; "İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne Bursa Emniyet Müdürü getiriliyor!..." Peki neden? Hangi gerekçe ile?

Vali kadrosu ile Hasan Özdemir'i İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne getiren siyasi güç, bugün neden görevden alsın?

Eğer; "Kazım Abanoz'u hangi gerekçe ile görevden aldıysa" derseniz eyvah!

Desenize yine eski hastalığımız depreşti; yani liyakat değil, sadakat ön plana geçti... Desenize yine "Görev yapmasına değil, benim adamım olmasına bakarım" sözü ilk tercih nedeni haline geldi...

Günaydınlar!
Milliyet gazetesi dün elinde reçeteyle 4 gündür SSK hastanelerini dolaşan muhabirinin izlenimlerini manşetine taşımış... Diyor ki; "Saatlerce kuyrukta bekledi, hakaret gördü!"

Günaydın!

Milyonlar bu eziyeti yıllardır çekiyor... Yıllardır horlanıyor, kapılardan kovalanıyor... Ameliyat için 2 yıl, röntgen için 6 ay sonraya gün alıyor... Ve o günü göremeden ölüyor...

İşte; bu rezaletleri yaşayanlar da böyle manşetleri görünce haklı olarak "Medya halktan kopuk" diyor...

Kompleksi bırakın komplekse bakın!
Rakiplerinden birkaç puan geride kaldığı için yönetime küsen hatta veryansın eden Fenerbahçe taraftarları asıl alkışlamaları gereken mucizeyi görmezden geliyorlar; Rüştü Saracoğlu Stadyumu'ndaki değişimi...

Stadların, çevresinde tribünlerin yükseldiği yer olmanın ötesinde bir kompleks olduğunu göstermek için çabalayan Aziz Yıldırım ve ekibinin neler başardığına boşveriyorlar... 2002 yılı Eylül ayında tamamen bitirilecek proje ile 62 bin kişilik bir dev spor kompleksine kavuşacak olmanın heyecanını yüreklerinde hissetmiyorlar... Kısacası; bu yıl ligde geride kalmanın yarattığı kompleks yüzünden, asıl alkışmaları gereken Saracoğlu kompleksini görmüyorlar...

Fenerbahçe camiası düşünmeli; bir yanda yıllardır ellerinde proje 3 başkan değiştirip Ali Sami Yen'e kazma bile vuramayan Galatasaraylılar, diğer yanda bir anda karar verip büyük bir değişimi başlatan yönetime sahip olan Sarı Kanaryalar...

Hay ağzını öpeyim!
Kamu işçileri memurdan 2.5 kat fazla maaş alıyor. Memurların grev ve toplu sözleşme talepleri de bu dengesizlikten kaynaklanıyor. (Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler)

Pazar fıkrası

Takdir
İki kumarbaz, bütün paralarını kaybedip, sokağa çıkmışlar... Biri donla, öbüründe o da yok... Çırılçıplak olan, donla kalana dönerek hayranlığını dile getirmiş:

- Seni çok takdir ediyorum... Kumarda nerede duracağını çok iyi biliyorsun!

BAK ŞU KONUŞANA
Hakkında fıkra üretilen herkesin DYP'ye gelmesini memnuniyetle kabul ederiz... Tüm Temel ve Dursun'ları da bekeriz... (DYP'li Turhan Güven)

ALKIŞ
"Ermeniler'den özür dileyin" diyen küstah Fransız genci, üstelik Fransızca konuşarak, "Bu konuyu tarihçilere bırakın" deyip susturan Kamer Genç'e...

DOĞRU SÖZ
Tasasız baş yalnız bostan korkuluğunda bulunur...



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap

Copyright © 2002, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır