kapat
30.11.2001
 SON DAKİKA
 EDİTÖR
 YAZARLAR
 HABER İNDEKS
banner
 EKONOMİ
 FİNANS
 MARKET
 RAMAZAN
 TÜRKİYE
 DÜNYA
 POLİTİKA
 SPOR
 MAGAZİN
 SAĞLIK
 KAMPÜS
 İSTANBUL
 HYDEPARK
 ANKETLER
 ŞAMDAN
 GOOOOL
 DİYET
 TATLILAR
 SAMANYOLU
 CİNSELLİK
 TELE ŞAMDAN
 WEEKEND
 MELODİ
 ASTROLOJİ
 SARI SAYFA
 CANLI
 METEO
 TRAFİK
 ŞANS&OYUN
 ACİL TEL
 KÜNYE
 WEB REKLAM
 ARŞİV
 
Önemli bir "popülizm" sorunu!

Ben hukuka, yasalara saygılı bir vatandaşım. Yasalar karşısında siyasetçinin de, ordunun da, toplumun da ve tabii ki herkesten önce Cumhurbaşkanı'nın da yasalara saygılı olması gerektiğine inanırım. Olmayan, her kim olursa olsun hesabını eşit şekilde vermek zorundadır.. Demokrasilerde kimse özel haklara sahip değildir.

Önce bunu not edelim; 1) Demokrasilerde, kimse cumhurbaşkanı da olsa özel haklara sahip değildir. Ve 2) Meclis milleti temsil eder. Kimse milletin iradesine karşı çıkma hakkına da sahip değildir. Bizim vatandaş olarak Meclis'imizi tenkide, ikaza, beğenmeye veya beğenmemeye hakkımız var ama cumhurbaşkanının böyle bir hakkı yoktur. O, milletle (yani TBMM ile) uyum içinde olmak zorundadır. Nedenini hemen açıklayalım;

Anayasa'nın 104. maddesinin 1. Fıkrası şöyle diyor;

"Cumhurbaşkanı devletin başıdır. Bu sıfatla Türkiye Cumhuriyeti'nin ve Türk milletinin birliğini temsil eder. Anayasa'nın uygulanmasını, devlet örgütlerinin düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir."

Anayasa böyle diyor ve Cumhurbaşkanı göreve başlarken "Anayasaya ve hukukun üstünlüğüne bağlı kalacağına.." yemin ediyor. Namusu ve şerefi üzerine..

Şimdi gelelim Cumhurbaşkanı Necdet Sezer'e;

Acaba kendisi Anayasa'nın, devletin düzenli ve uyumlu çalışmasını sağlama şartına uyduğuna inanıyor mu?

Geldiğinden beri ortalık toz, duman.. Bırakın -yasaları filan bir yana, ülkenin en sıkıntılı günlerinde, konuşması, güveni ve birliği sağlayıcı bir etki yaratması gereken hiçbir anda ortada yok. Köşesine çekilmiş, sus pus oturuyor. Ne 11 Eylül olayında, ne krizde sesini kimse duymadı. Çankaya sanki huzur evi.. Geç köşke, hayatını yaşa.. Sesini sadece 'veto'larla duyur.

Yasama ile kavgalı..
Gelelim veto meselesine.. Cumhurbaşkanı Sezer, Anayasa'nın kendisine verdiği veto hakkını, geldiği günden bu yana kullanmak için hiç bir fırsatı kaçırmadı. Kararlarının doğruluğu veya yanlışlığı başka mesele.. Olayın temelinde yanlış var..

Anayasa'ya göre, kanun Meclis'ten çıkıp kendisine gönderildikten sonra 15 gün içinde inceleyip kararını vermesi gerekmekte. İstese birkaç gün içinde bunu yapması mümkün ama o her seferinde son günü bekliyor.

Böylece hem otoritesi hissedilir, hem de kendisinden sürekli söz edilerek popülaritesi artar diye mi düşünür bilinmez ama sonuçta kanunların yürürlüğe girmesini her fırsatta en azından geciktiriyor. Böylece Meclis'in "Yasama yetkisi"ni sekteye uğratıyor.

Aslında yapması gereken "Anayasaya aykırılık görüyorsa" kanunu Anayasa Mahkemesi'ne havale etmek. İptal davası açmak. Böyle bir hakkı var ama o bu hakkı şimdiye kadar hiç kullanmadı. Anayasa mahkemesini yok farzetti. Her şeyden çok istikrara ihtiyacı olan Türkiye'de, Meclis'in ve hükümetin içindeki çekişmeler yetmiyormuş gibi, Cumhurbaşkanı'nın da meclisle sık sık karşı karşıya geldiği bir tablo oluşuyor.

Anket mi yaptırdı?
Benim bir kaygım daha var; Acaba Sezer kendini halâ Anayasa mahkemesi başkanı mı sanıyor?

Eğer öyle sanıyorsa hatırlatmak lâzım; artık değil ayrıca başkan iken yanında tartışabileceği, birlikte değerlendirebileceği birçok üye vardı. Şimdi kim var? Ülkeye zaman kaybettirip, gelen her kanuna tek başına "Anayasaya aykırı" veya "kamu vicdanına aykırı" değerlendirmesi yaparken kimlere danışıyor? Öyle ya, bunlar çok çok önemli kararlar?

Örneğin; son olarak reddettiği "Ekonomik suçları DGM'lerin kapsamından çıkaran" yasanın "Kamu vicdanına aykırı" olduğunu nasıl anladı? Bir anket yaptırdı da biz mi duymadık?

Yoksa acaba Anayasa'ya uyum, istikrar gibi zorunluluklar popülariteden daha mı az önemli?

DEVAMI YARIN



<< Geri dön Yazıcıya yolla Favorilere Ekle Ana Sayfa Yap
Superbahis
HAFTANIN SOYLEŞİSİ
Nuriye Akman'ın bu haftaki söyleşisi için tıklayınız

Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır