Bugün sizlere, iki kitaptan söz edeceğiz.. Beş yıl ara ile yazılmış ve birbirini tamamlayan iki kitap..
Birincisi, The Revenge of Bush Dynasty adını taşıyor. Yazarı Elizabeth Mitchell.. Diğeri ise, 1990'lı yılların başında İsrail Savunma Bakanlığı görevini yapan Moshe Arens'in yazdığı Broken Covenant..
Bush hanedanını anlatan birinci kitap, özellikle, Türk-ABD ilişkileri ile ilgili, başta bürokrasi olmak üzere, hemen herkesin okuması gereken bir eser..
Bu kitap, yeni Baskan George W. hakkında, daha çocukluk yıllarından başlayarak, bütün kişilik bilgilerini veriyor..
ABD Başkanları, bir konuğunu ilk defa kabul edecekse, o kişi hakkında bilgi notu konuyor önüne.. Bu sayede, konuğunun tüm özelliklerini biliyor.. Bu kitabı okuyanlar, Bülent Ecevit'in ilerde George W. ile yapacağı görüşme öncesi, Başbakan'ın önüne, yeni ABD Başkanı hakkında geniş bir bilgi notu koyarlarsa, çok yararlı olacaktır..
Örneğin George W. son derece zeki bir insan.. Ve müthiş esprili.. Ailesine son derece bağlı.. Aile değerleri onun için çok önemli.. Çok iyi bir eğitim görmüş.. Baba Bush için defalarca seçim kampanyalarında çalışmış.. Zaferler ve yenilgiler tatmış.. Siyaset deneyimi çok var.. Sabah çok erken işbaşı yapıyor.. Sporcu.. Arkadaşlarına çok bağlı.. Son derece ilginç bir kişilik.. İş dünyasını da iyi tanıyor.. Kaç kere batarken mucizelerin yardımı ile ayakta kalmış..
Kitabın bir başka özelliği, ABD seçimlerinde oynanan "kirli oyunlar.." Akıl almaz iğrençlikler sergileniyor seçim süresince.. Bunları örnekleri ile okuyabiliyorsunuz kitapta..
Kitap bittiği zaman George W. ve babası artık çok yakından tanıdığınız bir kişi haline geliyor..
Peki, bu kitabın, Moshe Arens'in 1995 yılında yazdığı kitapla bağlantısı nedir?
1995 yılında bu kitap piyasaya çıktığı günlerde, biz, Washington'da idik. Hemen alıp okumuştuk.. Okumuştuk çünkü, ABD'de dış politika uygulamalarının nasıl işlediğini en iyi anlatan kitaplardan biri idi..
O kitabın kahramanlarından biri olan Dick Cheney, bugün de, George W. için çalışıyor.. Onun yardımcısı..
Kitap sizlere, ABD dış politikası ile ilgili müthiş ipuçları veriyor.. Beyaz Saray, Dışişleri ve Savunma Bakanları ile Ulusal Güvenlik Danışmanı dörtgeninin nasıl işlediğini açık açık gösteriyor..
ABD'nin en yakın müttefiklerinden biri olduğu su götürmez olan İsrail ile nasıl çatıştığını okuyorsunuz..
Öylesine ki bu çatışma, Arens'in, Beyaz Saray'da Başkan Bush ile yaptığı bir görüşmenin, ABD Dışişleri tarafından nasıl çarpıtılıp, The New York Times yazarı Thomas Friedman'a anlatıldığını öğreniyorsunuz.. Siz başka bir şey konuşuyorsunuz, ama konuştuklarınız gazeteye, bir ABD'li yetkiliye atfen, bambaşka bir içerikle yansıtılıyor.. Yani siz, A konusundan bahsediyorsunuz konuşmada, ama konuşma, B konusunda yapılmış gibi, gündeme taşınıyor..
Bunları bildiğiniz zaman, Amerikalı bürokratlar ile masaya oturduğunuzda, ona göre hazırlıklı olursunuz..
Broken Covenant, ABD yönetiminin hazırladığı dış politikaların, her zaman başarılı olmadığı hakkında da ipuçları veriyor okuyucuya..
Bizim Dışişleri bir tarihte, Karadeniz'le ilgili bir toplantıya, Deniz Kuvvetleri'nin eleman göndermeleri isteğine cevap bile vermediğini ve bu ciddiyetsizliğin, MGK'da Deniz Kuvvetleri Komutanı tarafindan gündeme getirildiğini bilen bir gazeteci olarak, pek umudumuz yok..
Bu arada, ABD, Washington'a atanan büyükelçi Faruk Loğoğlu'nun onayını da hâlâ göndermedi.. Ayıp oluyor..
Magazin
