kapat
04.07.2001
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi

www.sahibinden.com
Dünyadan
Spor

Magazin
Astroloji

Para Durumu
Hava Durumu

Bizim City
Sizinkiler

Sarı Sayfalar
İstanbul

Cumartesi Eki
Pazar Eki

Künye
E-Posta
Reklam
Arşiv

A T V

Win-Türkçe
ASCII

 


Döndürene bak

Elindeki Avrupa üçüncüsü Efes Pilsen şansını uyumsuzluğu, medya ve insani ilişkiler özürlülüğü nedeniyle elinin tersiyle silerek heba eden ve niyazi noktasına gelen Ergin Ataman muhteşem bir geri dönüş şansı yakaladı. İtalyan Ligi'nin başaltı takımı Montepaschi di Siena play-off'lara kadar yükselebilen, hırs dolu bir kasaba takımı. Durum Fatih Terim'in Çizme'ye girişiyle benzeşiyor. Futbol ile tatlı bir rekabet içerisindeki basketbolumuz için bu yönüyle de çok önemli Ataman'ın başarısı.

Hedefini mükemmel İtalyancası ile İtalya Ligi ve Saporta Kupası şampiyonluğu olarak koyan Ataman'a şimdiden "Basketbolun Terimi" diyen İtalyan basını ile bizdekinden daha iyi ilişkiler kurmasını, Terim'in zor toparladığı Gori benzeri restleşmelere girmemesini, cosa nostra'nın anavatanında kulüp iflas ettirmenin her babayiğidin harcı olmadığının bilincinde olmasını, "Akıllı olmak bir şey değil; önemli olan o aklı yerinde kullanmaktır" diyen Descartes'ı yol gösterici bellemesini salık veriyor ve kutluyorum.

Bu olay menajerlerin önemini bir kez daha, çağdışılıkta ısrarlı kalın kafalara vuruyor. Ataman alınmasın ama piyasa için ölmüş eşek konumuna gelmiş bir malı Nur Gencer'den başkası da pazarlayamazdı Avrupa'ya. Düzeltiyorum. Bir de İbrahim ve Hidayet ile harikalar yaratan Tolga Tuğsavul var. Nur ve Tolga, kıskananlar çatlasın ve ne derlerse desinler, basketbolumuzun büyümesi için profesyonelliğin doğal gereğini mükemmel yapan, hiper derecede hareketli, doğru zamanda doğru işler yapan, hâlâ amatörlükten kurtulamayan, oyuncuları ucuza kapatma devrinin çoktan geçtiğinin ayırdına varamayan tatlı su kahramanı yöneticilere pabuç bırakmayan, basketbolun olmazsa olmaz unsurları. İyi ki varlar.

Diyorlar ki

İnceleyip değerlendirenlerin yalancısıyım... İsmet Badem'in büyük fedakarlıklarla çıkardığı Fanatik Basketbol'dan iki nahoş haber. Batur Ağabey'e göre (Altyapı Milli Takımları Danışmanı Mehmet Baturalp) Yıldız Milli Takım henüz Avrupa Şampiyonası'na katılmanın rehavetini üzerinden atamamış ve kamp çalışmaları sırasında, sahadaki mücadeleleri ve savunma organizasyonlarıyla onu hayal kırıklığına uğratmışlar.

Hayal kırıklığına uğrayan bir başkası Çarli (İ.Mehmet Palabıyık). Onunki çok daha önemli ve bizi yakından ilgilendiriyor. 32. Avrupa Şampiyonası'na evsahipliği yapacak tesisler ASKİ, ANFAŞ ve Abdi İpekçi Spor Salonları'nda henüz çivi çakılmamış.

11 Temmuz'da Letonya'da Avrupa Şampiyonası oynayacak yıldızların motivasyonunu Batur Ağabey bir şekilde çözer de, tesislerin savsaklanmasının telafisi mümkün olmayabilir.

Ege'nin öte yakası

Panathinaikos Galatasaray'a, Olympiakos Fenerbahçe'ye, AEK Beşiktaş'a taraftar profili, dünya görüşü, yaşam biçimi olarak çok benzer. Çok önemli bir noktada ise ayrışırlar bizim ortancalardan: Basketbol şubeleri futboldan tamamen ayrı ve özerktir. Neredeyse başkanları bile ayrıdır. Panathinaikos Suproleague ve Yunan Ligi Şampiyonu. Olympiakos Saporta Şampiyonu ve lig ikincisi. İbrahim Kutluay'ın eski takımı (Yabancısız oynama kararı alan Beşiktaş'a benzeyen) AEK ise ULEB'de final-four oynadı, Yunan Kupası şampiyonu.

"Kızım sana söylüyorum, gelinim sen işit" derken, tüm esen barış rüzgarlarına rağmen komşudan örnekleme yapmak içimi burkmuyor da değil hani...


Copyright © 2001, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır